Hastanenin İç Hastalıkları Kliniği Eğitim ve İdari Sorumlusu Gemcioğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, genellikle yılbaşı akşamı karbonhidrat ve şekerden yoğun besinlerin bulunduğu, kalabalık sofraların kurulduğuna dikkati çekti.
Bu tip yiyeceklerin fazla tüketilmesinin sağlık sorunlarını da beraberinde getirdiğine işaret eden Gemcioğlu, "Yılbaşında çeşitli yiyecek ve içecekler bol miktarda tüketilebiliyor. Hiçbir kronik rahatsızlığı olmayan kişilerde bile yoğun miktarda yiyecek, içecek tüketimi hazımsızlık, reflü gibi mide şikayetlerine ve uyku problemlerine sebep olabiliyor." ifadesini kullandı.
Kronik hastalarda ise daha ciddi sağlık risklerinin bulunduğunu vurgulayan Gemcioğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Özellikle diyabet (şeker) hastaları, çeşit çeşit yiyeceklerin, içeceklerin bulunduğu yılbaşı sofralarına karşı dikkatli olmalı. Aksi halde yoğun yiyecek ve içecek tüketimi sonucu kan şekerlerinde ani yükselmelerle acil servislere başvurabiliyorlar. Yılbaşı akşamları diyabet hastalarının acil servis başvuru oranlarının da arttığını görüyoruz."
"Alkol tüketimini hiçbir kronik hastaya önermiyoruz"
Doç. Dr. Gemcioğlu, diyabet ve diğer kronik hastalıkları bulunan kişilerin alkol tüketiminden uzak durması gerektiğini belirterek, "Alkol tüketimini hiçbir kronik hastaya önermiyoruz. Alkol kalorili bir içecek olduğu için diyabet hastalarında kan şekerinde ani fırlamalara sebep olabiliyor. Aç karnına alkol alımında ise diyabet hastaları, kan şekeri düşüklüğüyle acil servislere başvurabiliyorlar. Diyabet hastalarımızın bu konuya çok dikkat etmesi gerekiyor." diye konuştu.
"Küçük porsiyonları tercih edin, bol su tüketin"
Diyabet hastalarına sofrada küçük porsiyonları tercih etmeleri, karbonhidrat ve şekerli besinlerden uzak durmalarını öneren Gemcioğlu, bol su tüketiminin de önem taşıdığını söyledi.
Türkiye'de yaklaşık 8 milyon diyabet hastası bulunduğunu bildiren Gemcioğlu, "Bu hastalarımızın bazıları düzenli doktor kontrollerini yaptırıyor, bu şekilde kan şekerlerini kontrol altında tutabiliyoruz. Ancak bazı hastalarımız maalesef buna dikkat etmiyor. Diyabetin kontrol altında tutulabilmesi, kalp krizi, inme, böbrek bozukluğu gibi ciddi sağlık risklerinin önüne geçilebilmesi açısından çok önemli." dedi.
"Hipertansiyon hastaları aşırı tuzlu yiyeceklerden uzak durmalı"
Doç. Dr. Gemcioğlu, hipertansiyon hastalarına da şu uyarılarda bulundu:
"Hipertansiyonu olan hastalar da kan basıncı yükselmelerine karşı aşırı tuzlu, kuruyemiş gibi yiyeceklerden uzak durmalı. Bu hastalarımızda aşırı tuz tüketimine bağlı 'hipertansif kriz' dediğimiz ciddi kan basıncı yükselmeleri ortaya çıkabiliyor. Bu hastalarımızın da yılbaşı akşamları acil servis başvurularının arttığını gözlemliyoruz. Kan basıncının çok ani yükselmesi hastalarda beyin kanaması, inme, kalp krizi gibi ölüme kadar gidebilecek sonuçlara yol açabiliyor."
Gemcioğlu, alkollü ve asitli içeceklerin gastrit, ülser gibi problemleri bulunan kişilerde ciddi mide yakınmalarının yanı sıra nadir de olsa mide kanaması gibi ağır tablolara da sebep olduğunu anlattı.
"Uyumadan 2-3 saat önce yeme- içme sonlandırılmalı"
Kronik hastalar ve tüm kişilere, dengeli beslenmeyi, bol su tüketimini, düzenli egzersiz yapmayı, sigara ve alkolden uzak durmayı öneren Gemcioğlu, şunları kaydetti:
"Yılbaşında uyumadan 2-3 saat önce yeme ve içme sonlandırılmalı. Ertesi gün güne hafif bir kahvaltıyla başlamak, o gün bol sıvı tüketilmesi, günün geri kalanında da hafif, dengeli bir beslenmenin tercih edilmesi önemli. Bunlar içerisinde en önemlisi de uykuyla, yeme içme arasında 2-3 saatlik vakit bırakılması."
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.