Bu gibi faktörler kişilerin gergin ve agresif tavırlar sergilemesine yol açabiliyor. Fakat bu problemin önüne geçmek mümkün. İç Hastalıkları Uzmanı Uzm. Dr. Ali Kemal Özkan, Ramazan’da oluşan agresif tavırları önlemenin yollarını anlatıyor.
Oruç, insanın bedenine ve nefsine hakim olma bilincinin güçlenmesine ve sınırlarını fark etmesine destek olmasıyla biliniyor. Ancak birçok kişi orucun etkileri nedeniyle Ramazan süresince agresif tutumlar sergileyebiliyor. Bu tavırların önüne geçebilmek için de bazı noktalara dikkat etmek gerekiyor.
Yeme, içme ve uyku düzenine özen göstermek sinirli olmayı önlemede etkilidir
Bilhassa yaz aylarına denk gelen ve uzun saatler aç kalınan Ramazan dönemlerinde oruç tutan kişilerde sinirli bir ruh hali gözlemleniyor. Bu ruh halini engellemek için öncelikle yeme, içme ve uyku düzenine özen gösterilmelidir. Bunun için de iftar ve sahurda mutlaka yeterli sıvı alınmasına ve doğru besinlerin tüketilmesine dikkat edilmelidir. Sahur vakitleri, uykunun bölünmesine yol açar. Bu da ertesi gün çalışmak zorunda olan kişilerin yorgunluk ve dikkat dağınıklığı yaşamalarına ve sinirli bir ruh haline bürünmelerine neden olur. Böyle psikolojik etkiler yaşamamak için akşam uykuları öne çekilmelidir. İş yoğunluğunun azaltılması ve zamana yayılması da mevcut sorunu çözmeye yardımcı olacaktır.
Ramazan’a yüklenen anlamın kişi üzerindeki etkisi büyüktür
Her şeyden önce Ramazan ayı açlık, susuzluk ya da uykusuzluk sebebi olarak düşünülmemelidir. Aksine dini bir görevi yerine getirmek, insanlarda huzur ve tatmin duygusu açısından değerlidir. İbadetini yerine getirmiş olmanın verdiği huzuru yaşamak, kişilerin kaygılarını azaltır, sinirini yatıştırır ve daha sabırlı olmasına yol açar.
Yetersiz sıvı tüketimi kişilerin oruçluyken gergin olmasına neden olabilir
Sıcak Ramazan günlerinde bol sıvı almak normale göre daha fazla önem taşır. Yetersiz su içmek veya çok tuzlu gıda tüketmek vücudun sıvı elektrolit dengesini bozar. Bu durum başta beyin, böbrekler, kalp ve dolaşım sisteminde önemli sorunlar doğurur. Susuzluk hissi huzursuzluğa ve gerginliğe de neden olacağından iftar ve sahur vakitleri arasında yeterli sıvı alımına dikkat edilmelidir. Kahve ve çay, diüretik (idrar söktürücü) etkisinden dolayı azaltılmalı, unlu yiyeceklerden de uzak durulmalıdır.
Oruçlu kişiler hipoglisemi kaynaklı hassasiyet, aşırı sinirlilik ve çarpıntı yaşayabilir
Uzun süreli açlıklar sebebiyle oluşan ve aşırı terleme, halsizlik ve hafif baygınlık gibi belirtiler veren hipoglisemi oruçlu kişileri olumsuz etkileyebiliyor. Kişinin oruçlu iken hipoglisemiye girmesi, beyin hücrelerinin glikoz ihtiyacının yeterince karşılanmamasına, adrenerjik sistemin devreye girmesine ve stres hormonlarının salgılanmasına neden olur. Bu durum hassasiyet, terleme, aşırı sinirlilik ve çarpıntıya yol açar. Oruç, şeker seviyesinin 50mg/dl altına düşmesi durumunda kesinlikle bozulmalıdır. Düzenli spor alışkanlığı olanların, egzersizlerini oruç saatleri yerine, iftardan 2-3 saat sonra yapmaları daha uygun olacaktır.
Kafein yoksunluğu gerginliği tetikleyebiliyor
Sigara, Alkol ve kafein bağımlılığı kişi oruçlu iken kafein yoksunluğu yaşamasına yol açıyor. Bu da dikkat düşmesi, dalgınlık, uykuya meyil, tahammülsüzlük, huzursuzluk ve gerginlik hallerine neden oluyor. Bu sebeple Ramazan öncesi, çay-kahve tüketimini azaltarak vücudu Ramazan’a hazırlamak gerekir. Kafein yoksunluğu ayrıca araç kullanımında dikkat dağınıklığı ve dalgınlığa sebep olacağından araç düşük hızda ve kısa sürelerle kullanılmalıdır.
Ramazan’dan önce sigarayı azaltmak sinirlilik sorununu çözebilir
Sigara bağımlısı kişilerde olayları tolere edebilme seviyesi de düşebiliyor. Bu durum, nikotinin sinir sistemi üzerindeki teskin edici etkisinin kalkması ile oluşuyor. Kişi böylece daha sinirli ve hiddetli oluyor. Ramazan öncesi sigarayı bırakmak veya azaltmak sorunu azaltabilir.
Ramazan’ı daha ılımlı geçirebilmek için;
• İftarda dengeli ve zamana yayarak beslenilmeli,
• Sahur öğünü atlanılmamalı,
• Yeteri miktarda sıvı tüketilmeli,
• Uyku düzeni yeterince sağlanmalı,
• Aşırı egzersiz ve yoğun tempolu çalışmalardan kaçınılmalıdır.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.