“Afrin’e Fırat’ın Doğusundan Bakmak”
Afrin harekatı aslanlarımızın beklenilen başarısıyla sonuçlandı. Şimdi bugüne gelen süreci iki aşamada değerlendireceğim.
“Sürecin 1. Evresi”
Her ikisinin de öncelikleri de farklıydı ama Putin ile Cumhurbaşkanı Erdoğan anlaştı. Buna göre, Türkiye, Afrin'de kendisine tehdit olan terör örgütlerine, Rusya destekli Suriye ise kendisine en yakın tehdit bölgesi Doğu Guta'ya operasyon yapmayı planlıyordu. Aynen Türkiye, Fırat Kalkanı Harekâtı'nı yaparken Rusya/Suriye'nin Halep bölgesini temizlediği örneğiyle bu durumu ifade edebiliriz.
Bu arada Türkiye İdlib'de kendisine biçilen rolleri ve görevleri de yerine getirecekti. Bu anlaşma nedeniyle Rus Devleti, Esad yönetiminin YPG ile anlaşıp Afrin'e girmesine izin vermedi.
YPG, bunu daha harekat başlamadan önce yani en baştan biliyordu. Ama pazarlıklarını yine de devam ettirdi. Nitekim anlaşma olabilir beklentisi içinde harekatın ilk başlarında direnmeye çalıştı. Hava şartlarının olumsuzluğu da YPG'nin lehine bir durum meydana getirdi.
TSK ve ÖSO ilerleme kaydedip belde merkezlerine yaklaştığında Esad yönetimiyle anlaşmasına Rusya'nın halen izin vermeyeceğini gören YPG ,Raco ve Cinderesi'nde meskun mahal çatışmalarında kayıp vermeden kaçıp Afrin merkezde direnmeyi seçti.
Bir ihtimal Afrin merkez için YPG-rejim anlaşmasına izin çıkar diye YPG bekledi ancak bu seçeneğinde gerçekleşmeyeeği iki hafta önce ortaya çıkmıştı. Hatta Suriye rejimine bağlı bazı silahlı unsurlar Afrin'e girişi denedi ancak devamını getiremedi. Çünkü Rusya buna izin vermedi. Bunun üzerine YPG, örtülü biçimde kenti terk etti.
Bunun karşılığında YPG ile Rusya arasında bir anlaşma yapılmış olması daha doğrusu YPG'ye bazı sözler verilmiş olması bir ihtimaldir. Çünkü Rusya, YPG'yi komple ABD'nin kucağına bırakmayacaktır. Bu süreçte ABD tarafı da Afrin'e desteğe gidiyorlar algısı yarattı. Ve o YPG'liler muhtemelen Menbic'e yığınak yaptı. Afrin'den kaçanların da buraya gelmiş olması büyük ihtimaldir. Burada önemli olan husus YPG/PKK'nın Afrin merkezden kaçarken korkulduğu derecede EYP, mayın tuzaklamamış olmasıdır. Bunun bir nedeninin hem ABD hem Rusya'nın telkiniyle TSK-ÖSO'da büyük kayıplara neden olacak tuzaklamaların Türkiye'nin kızgınlığını artırıp Afrin dışına da operasyonlarını genişletmesini önlemek amaçlı olduğunu söyleyebiliriz. Böylece Afrin'de YPG'nin nasıl davranacağını belirleyen ana etkenlerin ayrı ayrı yapmış olabilecekleri gibi Rus-Amerikan ortak yönlendirmesi olması büyük ihtimaldir.
“Sürecin 2. Evresi”
YPG/PKK'nın Afrin'de çekilmesi ya da kaçması meskun mahal çatışması yaşanmaması, sivil-asker kayıplarının olmaması açısından önemlidir. Ancak bu kaçma ya da çekilmeyi ifade ettiğimiz gibi başka alanlarda tahkimatta kullanmak bağlamında terör örgütü açısından çalışılmış bir hamle olduğunu görmek lazımdır.
Afrin'de Rus planı işliyor. Rusya'nın belirlediği sınırlar içinde gelişiyor ve sürüyor. Örneğin Afrin'de halen PKK/YPG kontrolünde olan bölgeler var. Minnigh havaalanı ve çevresi, Tel Rıfat, rejim kontrolündeki Zehra ve Nubul kuzeyindeki Afrin'e ait alanlar halen PKK/YPG kontrolünde gözüküyor. Bu bölgelere bazı rejim unsurlarının geldiği iddiaları olsa da resmen teyit edilmedi. Ama ilginç bir biçimde rejimin kontrol ettiği alanlarla TSK-ÖSO'nun kontrol ettiği alanda şimdilik PKK/YPG kontrolünde adeta bir tampon bölge oluştu. Her şey Putin'in belirlediği sınırlar içinde oluyor, ya bildiği ya da beklediği başka şeyler var.
Peki şimdi ne olacak? Yeni hedef ne olmalı? Cumhurbaşkanının açıklamasına bakılırsa harekat Menbic'le devam edecektir. Peki bu doğru ve öncelikli bir hedef mi? Bütün sınırları boyunca terör koridoru tehdidiyle karşı karşıya kalmış Türkiye'nin tehdidin ağırlık merkezine yönelmesi gerektiğini, aksi halde uzun bir sürece yayılacak, askeri, ekonomik, siyasi bedelleri çok olacak bir yola girmek zorunda kalacaktır. Ve Fırat'ın doğusunun ana tehdit merkezi olduğunu orada da Tel Abyad'ın iyi bir nokta olacaktır. ABD'nin tutumu bakımından değişen bir durum yoktur. ABD 'Menbic'ten çekilmeyeceğiz, SDG-YPG'ye desteğe devam edeceğiz' diyor. Sınırlarımızdan 20 km. aşağıda olan Menbic'te ABD ile karşıya karşıya gelip, taşeron oluşumlarla vakit kaybedeceğimize sınırın hemen dibindeki Tel Abyad'da ABD'nin duruşunu yıkmak ve tehdidin ana merkezini yok etmek terör koridorunu ortadan kaldırmanın en mantıklı stratejisidir.
Menbic yerine Tel Abyad'a odaklanmayı öne çıkaracak başka gelişmeler de vardır. Menbic için ABD ve Rusya ayrı ayrı YPG ile görüşmeler yapmaktadır. ABD ile Rusya arasında görüşmeler olması kaçınılmazdır. Menbic'te ABD’ye nazaran daha küçük ve az sayıda da olsa Rusya ve Suriye'ye ait askeri unsurların bulunduğu unutulmamalıdır. Yani Afrin gibi tek bir iradenin etki alanı değildir. Dolayısıyla muhtemel bir harekatın uluslararası ortamını hazırlamak bağlamında işler daha zordur. Diğer taraftan Menbic'e askeri bir operasyondan ziyade bazı örtülü faaliyetlerle durumu değiştirmek seçeneği de düşünülmelidir. Burada istihbari operayonlara büyük iş düşmektedir. Ancak mevcut istihbarat teşkilatıyla bunun üstesinden gelinip gelinemeyeceğinin değerlendirmesi iyi yapılmalıdır.
ABD'nin Fırat'ın doğusuna odaklandığını, orada PKK devletçiğini inşa etmekte olduğunu, Fırat'ın doğusunu etkilemeyen her türlü seçeneğin pazarlığa açık olduğu görülmeli, müteakip operasyonlar ona göre planlanmalıdır. Fırat'ın doğusunu öncelikli ve ana hedef alamayan kararlar şüphelidir ve arka planı iyi araştırılmalıdır.
Zira süreç Fırat’ın doğusunun aksi yönünde ne kadar uzarsa o kadar şaibe uyandıracaktır. Afrin harekatında kazanılan başarının bir devlet kurmuşçasına kamuoyuna allayıp pullanarak sunulmasının ve bu konuda zafer sarhoşluğu yaşatılmasının sebebinin dikkatleri Fırat’ın doğusundan çekmek amacıyla yapıldığı algısını ve seçeneğini güçlendirecektir.
Neyse şimdilik söyleyeceklerim bu kadardır.
Allah devletimize ve ordumuza zeval vermesin!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.