AKCAGÖZ’DEN VALİ’YE ÖVGÜ

“Yıllardır bu tersanenin, AKP’li siyasetçilerin ağzında bir siyaset malzemesi olduğunu söyler dururuz. Teşvik kapsamında olmayan bir alanda tersane için kimsenin yatırım yapmayacağını, bunun fiyasko ile sonuçlanacağını söyledik.” diye konuşan Akcagöz, “Onlarsa, seçim dönemlerinde vatandaştan kimlik fotokopileri topladılar. Milleti işe alacaklardı. Halkı, Samsun’da bir tersane açılacağına inandırdılar. Yazık, günah. Evet, Valimiz doğru söylüyor. Tersane ölü yatırımdır. Atıl vaziyette duruyor. Milletin parası, işte böyle heba ediliyor. Samsun'da 2002'deki genel seçimlerde Samsun’un gündemine gelen tersane için, 2007 yılına kadar zaten hiçbir adım atılmadı.  Sonra, ancak Ekim 2007 tarihinde Samsun Tekkeköy Mendirek ve Tersane Limanı inşaatının ihalesi yapıldı.  2008 yılında, mendirek ve liman inşaatına başlandı. Hani 17 bin işçiye istihdam sağlayacaktınız? Hani, nerde? “ diye sözlerine devam etti. 
            Tersane yatırımının maliyetinin 150 Milyon lirayı bulduğunu ifade eden CHP Samsun İl Başkanı Tufan Akcagöz, “Milletin 150 Milyon lirası havaya uçtu. 2002 yılında, bunu siyaset malzemesi yapanlar, neden konuşmuyor? AKP’li siyasetçileri, Samsun’un AKP’li Milletvekillerini yoksa birileri mi kandırmış? Samsun Valisi Osman Kaymak’ın doğru ve yerinde olan açıklamaları, aynı zamanda bir itiraf niteliğindedir. Aynı duyarlılığı, AKP’li Milletvekillerinden de bekliyoruz. Samsun Vali’si konuşuyor, AKP’li vekiller dut yemiş bülbül gibi. Samsun’un, seçilmiş yöneticileri nerede? Tersane vaadi, Samsun halkına atılan büyük bir kazıktır. Bu vaadle oy toplayanların yüzü kızarır mı bilmem ama bugün geldiğimiz noktada tersanenin atıl bir vaziyette kalmış olması, onların yüzündendir. Binlerce kişiden kimlik fotokopisi toplayanlar, çıkıp en azından bir açıklama yapmalıdır. Millet de bu kazığı, bu aldatmacayı görmelidir. 2002 yılında tersane vaadiyle oy toplayanların, bugün söyleyecekleri sözlerin inandırıcılığı da kalmamış demektir. Bu kandırmacanın içinde, Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz var, dönemin Bayındırlık ve İskan Bakanı Mustafa Demir var; yine dönemin Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım var. Bu kandırmacanın içinde AKP’li Milletvekilleri var. Hepsi, ortaya çıkan zararın ortak sorumlusudur. Olan, millete olmuştur.” diye konuştu.