Vatandaşın ekonomik sıkıntılarının her geçen gün daha da arttığını dile getiren Tufan Akcagöz, “İşçi hemşehrimizin sağlığının iyiye gittiğini öğrenmek oldukça sevindirici. Bir insanı, canına kıymaya sürükleyen süreci görmezden gelirsek, yaşanan bu olaylar sıradanlaşır. Bu olayın, ekonomik boyutunu görmezden gelemeyiz. İşsizlik demek, eve ekmek götürememek demek. İşsizlik demek, günün ekonomik koşulları nazara alındığında, büyük bir çaresizlik demek. İnsanların bu şekilde bunalıma girmesini anlamak mümkün. Çünkü ülke ekonomisinin durumu ortada. Asgari ücretli, açlık sınırının altında yaşıyor. Yaşadığı, hayat değil, adeta mahkumiyet. Türkiye’de asgari ücretli, adeta bedel ödüyor. Saray’da konfor içinde yaşayan, bin liralık su bardakları kullanan Tayyip Erdoğan, vatandaşın bu derdiyle dertlenmeyeli epey zaman oldu. Asgari ücretli bu şekilde ezilirken, işsiz olanın perişan halini anlatmaya sanırım kelimeler yetmez.” dedi.
Yüzde on bir olarak açıklanan ekonomik büyümenin, bir şehir efsanesi olduğunu söyleyen Tufan Akcagöz, “ Bir tarafta yüzde on birlik büyüme olacak, bir tarafta insanlar işsizlikten, çaresizlikten canına kıymaya kalkacak. Olacak iş mi? Bu ikisinin bir arada olması mümkün değil. İnsanın aklıyla alay ediyorlar. Başbakan yardımcısı Hakan Çavuşoğlu’na göre, asgari ücretli 42 ay maaşıyla bir araba alabiliyor. Örneklendirmeye bakın. 2001 yılında hatırlayın, bir yazar kasa hadisesi yaşamıştık. DSP hükümetinin sonunu, bu eylemin getirdiği söylenir. Şimdi nerde bu esnaf? Biliyorum ki kan ağlıyorlar. Ama 15 yılda öyle bir noktaya geldik ki, insanlar korkudan dışarı çıkamaz oldular. Belki de çoktan tepkilerini ortaya koyacaklar ama işin sonunda FETÖ’cü damgası yemek bile var. Böyle bir dönemden geçiyoruz. Aradan 17 sene geçmiş, yazar kasa eyleminden, insanların kendisini yaktığı eylemlere ilerlemişiz. Ancak, her nasılsa yaygın medya, bu son yaşanan olaya kulağını tıkamayı tercih etti. Sıtkı Aydın’a provokatör diyen bile var. Oysaki, borç gırtlakta, işsiz bir vatandaşımız. Ortaya çıkan bu tabloyu asla unutmayın. Ülke iyi idare edilmiyor. Memleket felakete sürükleniyor. O nedenle ülkenin acilen yeni, temiz, düzgün bir iktidar değişikliğine ihtiyacı var. Cumhuriyet Halk Partisi kadroları bunun için hazır. “ diye konuştu.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.