100 bin kişinin içerisinde bu hangi aday etrafında toplanabilir, burası benim kafamı biraz meşgul ediyor" dedi.
MHP Genel Başkanı Bahçeli, partisinin genel merkezindeki milletvekili aday adaylığı başvuru stantlarını gezdi.
Daha sonra basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Bahçeli, her sabah stantları gezdiğini anımsatarak, ilk defa bugün kalabalık bir grup ile karşılaştığını söyledi. Bu durumun 3 Mayıs ile ilişkili olduğunu kaydeden Bahçeli, partililerin 3 Mayıs şuuru ile hareket ederek başvurularını bugüne beklettiklerini ifade etti. Bahçeli, saat 17.00'den sonra hiçbir başvurunun kabul edilmeyeceğini bildirdi.
"İttifak protokolü ile ilgili çalışmalar bugün tamamlanır"
Bahçeli, MHP Meclis Grubu'nun dün cumhurbaşkanlığı seçimi için aday olarak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı belirlediğini anımsatarak, "Bu karar bugün AK Parti tarafından da gerçekleştirilecektir. Sonra cumhur ittifakını oluşturan partiler olarak Cuma günü saat 11.00'de Başbakan Binali Yıldırım ile birlikte YSK'ya başvuruda bulunacağız. Bu bir başlangıçtır. Her parti cumhur ittifakında kendi tüzel kişiliğini koruyarak meşru bir zeminde ittifak oluşturdu. Faaliyetlerimiz hedef birliği çerçevesinde değişik olabilir. Onu zaman gösterecektir. İttifak protokolü ile ilgili çalışmalar bugün tamamlanır zannediyorum. Yarın uygun hale gelirse beraber de verilebilir" diye konuştu.
100 imzada FETÖ'ye dikkat çekti
"Dün akşamdan bu yana kafamı meşgul eden bir konu var" diyen Bahçeli, şunları kaydetti:
"15 Temmuz darbesinin siyasi ayağı hep tartışıldı. Siyasi ayak üzerinde kesin bir sonuçtan bahsedilemez duruma geldi. İleriki günlerde bu nasıl olacak onu bilemiyorum. Demek ki FETÖ darbe hareketinde bir siyasi ayak var. Siyasi ayağın olduğu yerde siyasi seçmen olur. Şimdi dikkatinizi çekmek istediğim konu şudur; 4 cumhurbaşkanı adayı 100 bin imza ile müracaatı öngördü. Bu 100 bin aday talebinde bulunan 4 kişiden bir tanesi CHP'nin 15 milletvekili kaydırmasıyla destek buldu. Dolayısıyla 100 bin seçmene ihtiyaç kaldı mı? Kalmaması gerekirdi. Ama şahsiyet 100 bin seçmenle adaylığını koyacağını söyledi. O zaman akla gelen soru şudur; bu her aday için geçerlidir. FETÖ darbe hareketinden 15 gün sonra OHAL kabul edildi ve uygulamaya konuldu. Çok sayıda TSK mensubu, emniyet mensubu, eğitim kadroları ve önemli bir uzaklaştırma, görevden alma oldu. Bunların bir de yönü vardır, aileleri vardır, çevreleri vardır. Adalet Bakanı ile İçişleri Bakanı, FETÖ'nün seçmen ayağı üzerindeki etkisini bugüne kadar takip etmiş midir? 100 bin kişinin içerisinde bu hangi aday etrafında toplanabilir, burası benim kafamı biraz meşgul ediyor. Bu 100 bin kişinin içerisinde eğer FETÖ desteğiyle, PKK desteğiyle bir aday araması yapılacaksa o zaman FETÖ'nün seçmendeki siyasi ayağının hangi aday etrafında toplandığı hakkında bir kanaat oluşabilir. Ne kadar ByLock'çu var, ne kadar görevden alınmış olan var, ne kadar uzaklaştırılmış olan var, ne kadar bunların yakını var, hepsi hangi aday etrafında düğümlenip 100 bin imzayı tamamlayacaksa o zaman önemli bir sonuç Türkiye açısından elde edilmiş olur."
Bahçeli, "100 bin kişi teker teker güvenlik soruşturmasından mı geçirilsin, bunu mu öneriyorsunuz?" şeklindeki soruya, "Hayır, bu önemli bir düşüncedir. Eğer FETÖ ile mücadele ediliyorsa, FETÖ ile bu mücadelesini yaparken hala kendi israrını devam ettiriyorsa, her konuyu değerlendiriyor olacak. Acaba Pensilvanya'dan bir talimat gelip '100 bin kişiyi filan aday etrafında toparlayınız' derlerse, FETÖ 'benim en kötü şartlarda dahi 100 bin taraftarım hala Türkiye'de var' derse ne olur. Bunları çok yönlü düşünmek lazım. Bunu da tartışılsın diye ortaya koyuyorum. Benimki düşünce" yanıtını verdi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.