Samsun Valisi İbrahim Şahin ile birlikte ilçelerde düzenlenen demokrasi nöbetlerine katılan Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz, “Geçen hafta içimizi karartan, umutlarımızı yere düşüren darbe girişiminden bu yana hep birlikte gece gündüz meydanlardayız. Halkımız, polisimiz, kurum ve kuruluşlarımız öyle bir reaksiyon gösterdi ki, hainlerin ülkemizin geleceğine yönelik, güzel umutlarımızı karartmaya yönelik olan girişimi durduruldu. Bu kalkışma hareketi ülkemizin bünyesinde ne kadar kuvvetli bir virüsün olduğunu, ne kadar hain olduğunu öğrenmemize vesile oldu. Bu virüsün vücuttan atılmasını sağlayacak olan antibiyotik sizsiniz diye düşünüyorum, milletimizdir diye düşünüyorum. Bizler Cumhurbaşkanımızın dünyaya vereceği mesajın en kuvvetli şekilde verilmesi için meydanlardayız. Ülkemizin birliğini ve beraberliğini dünyaya daha iyi anlatmak için bu meydanlarda olmak gerekiyor” diye konuştu.
"15 Ağustos’tan itibaren 4 yeni istasyon faaliyette"
Samsun Büyükşehir Belediyesi’nin çalışmalarını her daim sürdürdüğünü de söyleyen Başkan Yılmaz, “Çocuklarımıza güzel bir gelecek inşa etmek üzere işlerimizi, güçlerimizi ihmal etmememiz lazım. Belediyemizin çalışmalarını aksatmadan devam ediyoruz. Yol inşaatlarımız devam ediyor. Köprü inşaatlarımız devam ediyor. Raylı sistem inşaatında insanlarımız karınca gibi çalışıyor. İnşallah 15 Ağustos gibi raylı sistem Belediye Evleri’ne kadar 4 yeni istasyonla hizmet vermeye başlayacak. Önümüzdeki birkaç ay içerisinde de Tekkeköy’e kadar uzatacağız. Çalışmalarımıza hiç aksatmaksızın devam edeceğiz. Hayatımızı güzelleştirerek, ülkemizi zenginleştirerek daha umutlu günlere koşacağız“ dedi.
“Geleceğimiz için meydanları boş bırakmayacağız”
Demokrasi nöbetleri sırasında birçok vatandaş ile bir araya gelen ve sohbet eden Başkan Yılmaz bir öğretmen ile arasında geçen konuşmayı şöyle anlattı: “Geçtiğimiz akşamlarda burada yaşadığım bir olayı sizlere anlatmak istiyorum. Şurada sayın valimle bir yere oturduk. Bir hanım kardeşimiz yanında 7-8 yaşındaki çocuğuyla beraberdi. Bana şunu söyledi: ‘Çocuğuma geçimimizi temin etmek için çalışmam gerektiğini her zaman söylerim. Darbe girişimini duyduktan sonra ‘Hadi yavrum Cumhuriyet Meydanı’na gidiyoruz’ dedim. O da bana, ‘Anne sen her gün sabah işe gidiyorsun, akşam da geliyorsun yemeğimizi yapıyorsun beraber evde zaman geçiriyoruz. Peki, ama artık akşamları niye meydana gidiyoruz?’ dedi. Ben de ona şunu söyledim, ‘Yavrum, ben sabahleyin sizin ekmeğinizi, aşınızı okul masraflarınızı karşılamak için işe gidiyorum. Akşamları Cumhuriyet Meydanı’na ise sizin geleceğiniz için, umutlarınız için, ülkemizin geleceği için gidiyorum’ dedi. Ben o küçük yavru ile annesi arasında geçen bu konuşmadan çok duygulandım. Ülkemizin geleceğini kurtarmak için cumhurbaşkanımız dur diyene kadar meydanları boş bırakmamız gerektiğini bir kez daha anladım.”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.