TZOB Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, yaptığı açıklamada, 2009 yılında uygulamaya konulan fındık üreticilerine alan bazlı gelir desteği ve alternatif ürüne geçen üreticilere telafi edici ödeme uygulamasının devamının fındıkta bir mağduriyet oluşmasını önleyeceğini belirtti. Fındığın ülkemizin tarım sektöründe, ihracatında ve döviz girdilerinde her zaman ön planda yer alan stratejik ürün olduğunu bildiren Bayraktar, şunları kaydetti:
“Ekonomimizde önemli yeri olan fındıkta ülkemiz, dünya fındık üretiminde ilk sırada yer almaktadır. Ülkemiz her yıl ortalama dünya fındık üretiminin yüzde 75’ ini karşılamaktadır. Özellikle Karadeniz bölgemizde yaklaşık 2 milyon insan geçimini fındıktan sağlamaktadır. Fındık, Karadeniz Bölgemizin sosyo-ekonomik yapısının lokomotifi, bel kemiğidir. Fındık, istihdam ve döviz girdisi dolayısıyla ülkemiz ve Karadeniz Bölgemiz açısından vazgeçilmez ve çok önemli bir üründür. Fındık, bölgenin topografik yapısı itibarıyla başka bir alternatif ürünün yetiştirilemeyeceği, tarıma elverişsiz, eğimli arazilere sahip zor coğrafyada üretilmektedir. Erozyonu ve olabilecek heyelanları önleyerek topraklarımızın muhafazasında rol oynaması bakımından da fındık büyük önem arz etmektedir.”
“ÜRETİM MALİYETLERİ YÜKSEK”
Verimli ve kaliteli ürün için fındık üretiminin başlangıcından hasat dönemine kadar geçen devrede mazot, gübre, ilaç gibi gerekli temel girdilerin kullanması gerektiğini vurgulayan Bayraktar, şu bilgileri verdi:
“Mazot ve gübre gibi girdilerin fiyatları oldukça yüksek seyrediyor. Fındık toplama işçilik ücretleri de eklenince üretim maliyetleri daha da artıyor. Üretim maliyetleri yüksek, ekonomik örgütlenme de yetersiz olunca üreticimiz ürününü uygun fiyata pazarlamakta zorlanıyor. Fındıkta 400 bin üretici varken, alıcı sayısı çok az. Üreticimiz, ürettiği ürünün fiyatını belirleyemiyor, mağdur oluyor. Bundan dolayı alan bazlı gelir desteği ve alternatif ürüne geçen üreticilere telafi edici ödeme uygulamasının devam çok önemli. 2009 yılında 2009-2010 ve 2011 yılları için uygulamaya konulan ve daha sonra 2012, 2013 ve 2014 yılları için de uygulanan alan bazlı destek fındık üreticimiz için hayati bir uygulamadır. Dekar başına 2012 yılında 150 lira, 2013 yılında 160 lira, 2014 yılında 170 lira olan alan bazlı destek ödemesi devam etmelidir. Alan bazlı desteğin fındıkta maliyetlerin yaklaşık yüzde 40’ını oluşturan hasattan hemen sonra ürün pazara inmeden verilirse üreticimiz sıkıntı çekmez, ürününü yok pahasına elden çıkarmaz.”
“ÜRETİCİ DESTEĞİN KARŞILIĞINI VERİYOR”
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın tarımsal destekleme kapsamında fındık için 2012 yılı için 709 milyon lira, 2013 yılı için 717 milyon lira, 2014 yılı için toplam 828 milyon lira destekleme ödemesi yaptığını bildiren Bayraktar, “Bu destekler, zor durumda olan üreticimizi memnun etmiş, az da olsa mağduriyetinin giderilmesini sağlamıştır. Fındık üreticimiz de aldığı desteğin karşılığını ekonomiye sağladığı istihdam, katma değer katkısıyla, 2009-2014 döneminde yapılan 10,4 milyar dolarlık ihracatla fazlasıyla vermiştir” dedi.
Bayraktar, desteğin ülkemiz için ekonomik önemi büyük olan fındığın hak ettiği değeri bulabilmesi, ihracatta bulunduğumuz yeri koruyabilmemiz ve dış dünyada kaliteli Türk fındık imajının zedelenmemesi açısından önemli olduğunu vurguladı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.