Bu gün 10 Ocak Çalışan Gazeteciler günü…
Vefakar, cefakar, yılmaz gerçek Gazetecilere günümüz,
“KUTLU OLSUN…”
Nedense diyemiyorum.
10 Ocak Çalışan Gazeteciler günü,
2015 tarihinden bu yana,
“İÇİMDE EN BÜYÜK ATEŞTİR.”
“EN BÜYÜK İHANETTİR.” 
Çünkü 2015’te Çalışan Gazeteye vurulan o mühür,
O gün Çalışan onlarca suskun sözde Gazeteci!!?
O gün görüp gözlerini kapatan,
Duymadım, TBMM deydim diyen vekiller,
O gün kara gündü…
(Destek verenleri tenzih ediyor teşekkürlerimi sunuyorum)
Gazetenin sayfalarının günlerce karardığı günler.
Hukuka siyasi ihanetin baskısının günüdür o süreç…
Tıpkı o günler 15 Temmuz’u işaret eden kara günler gibi…
O nedenle bu gün bizim için ATEŞTİR, HÜZÜNDÜR…
O Mühür Gazete kapısına vurulduğunda o gün susanlar,
Bu gün yüzleri kızarmadan Gazeteciyiz diyenler,
Başköşeye oturduklarını gördüğüm gün bu gün…
O nedenle her 10 Ocak Çalışan Gazeteciler günü,
Haber Expres için kara bir gündür.
Çalıştırılmamak için yırtınılan gündür.
Oysa gazetecilik için ne demişti göz yumanlardan birisi,
Kulakları duymayan, ağızları lal olanlardan bazıları;
“Gazetecilik erdemli olmaktır, tarafsız yürekli olmaktır.
Gazetecilik her engele, baskıya rağmen yılmamaktır, susmamaktır.”.
Dönemin valisi Sayın İbrahim Şahin ‘in basına verdiği kahvaltıda,
O gün kızıma sarılarak isyan etmiştim.
Kimi kime şikayet ettiğimi bile bilemeden.
Vali beye bir kere daha çok teşekkür ediyorum
Ama “o malum Mahkemeye bu gazetenin hakkı asla helal değil.”
O günden Unutamadığım neydi biliyor musunuz?
“Bir hukukçu, bir belediye başkanı kendi ilçesinin tek gazetesine,
Yani kendi insanına böylesi ihanet içinde olamaz.
Bu gazeteyi bina olmasa da gerekirse naylon altında,
Olmadı makineyi çamur içine kurup yine basacağım.” demiştim
Gerçi çamur içinde de basmadık ama tehdit edilen matbaaları da,
Yalakalık yapan matbaacı ve sözde gazetecileri de gördük.
O kara günlerde nereye gittiysek tehdit, baskı hep önümüzde gitti.
Bu güne geldiğimizde…
O günleri unutmayacağım ama,
Mevcut Belediye Başkanı Halit Doğan,
Kinleri, kırgınlıkları, küskünlükleri, korkuları vs her kötülüğü,
Tabiri caizse kötülüklerin anasını 31 Mart’ta kötülükleriyle gömdü sandığa.
Mart 2019 milat oldu ve bu gün yıllar sonra Çarşamba huzuru buldu.
Ve bu yazımı okuduğunuzda şehrin başkanı, hukukçusu,
Siyasetçisi, gazetecisi tek yürek, dost meclisinde aynı masada…
Yüzlerde, yüreklerde gülümseme sevgi, saygı dolu.
Bunu hatırlatan sebep olan herkese teşekkürler.
İhanet, hıyanet, kin ve nefret dolu olanlar,
Tükendiğiniz sandıklardan ve düşüncelerle yok olup gitmeniz dileklerimle…
O hain, kin, nefret dolu yüreklere artık ebediyen bay bay,
Huzur, mutluluk ve sevgi bir kere daha “Hoş geldi Çarşambamıza.”
Ümidim dostluk, saygı sevginin, bu ilçe de bir daha nazara gelmemesi dileklerimle…
Mutlu ve (sağ)-lıcakla kalın…