Saadet Partisi Çarşamba Belediye Başkan Adayı İdris Çakır, Gazetemiz Yazı İşleri Müdürü Erol Şeker’i makamında ziyaret etti. Ziyaret esnasında www.sekerbaber.web.tTv ’ye konuşan İdris Çakır, 30 Mart’ta yapılacak seçimlerin 1994 Seçimleri’nde yaşanılan sürprizlerin yaşanabileceğinin vurgusunu yaptı. Saadet Partisi Çarşamba Belediye Başkan Adayı İdris Çakır ile yaptığımız röportajın tamamı:
HABER EXPRES GAZETESİ : Saadet Partisi Çarşamba Belediye Başkan Adayı Oldunuz. Herkes İdris Çakır’ı yakından tanıyor. Buna bizlerde dahiliz. Şuan da ki Belediye Başkan Adaylığı’nda hedefleriniz nelerdir?
İDRİS ÇAKIR: Biz prensipte yerel yönetimlerde, genel yönetimlerde adil düzeni kurma projemiz var. Bu projemiz de en ufak bir aksama olmayacak. Zamanın şartlarına göre bir takım düzenlemeler yapılabilir. Bu dönemki adaylığımızda Çarşamba Halkına yeni bir şey vaat etmiş değiliz. Geçmişte yapamadıklarımızı yapabilmek adına yeniden halkımıza kendimizi ifade ediyoruz. Hedefimiz her zaman adil düzeni yerelde ve genelde sağlamak. Bu düzeni de ancak Milli Görüşçüler yapar. Zaten Milli Görüşçülerin dışındaki hiç kimse biz adil düzen kuracağız demiyor. Biz halkımıza laik olan bu düzeni anlatmaya çalışıyoruz.
HABER EXPRES GAZETESİ: Başkanım. Adil Düzeni bizden başka hiç kimse dile getirmiyor dediniz. Bildiğiniz üzere Çarşamba İlçesi’nin Mevcut Belediye Başkanı Milli Görüş tabanından geliyor. 10 yıldır da AK Parti iktidarı ile birlikte Çarşamba Belediyesi’nde hizmette bulunuyor. Yapılan hizmetleri eleştirilmiyor. Ama herkes bu hizmetlerin yetmediğini söylüyor. Adaylık sürecinizde güzel projeler vardı. Bu projelerin bazılarını da Mevcut Belediye Başkanı uyguladı gibi görünüyor. Peki Sizin Belediye Başkanlığı döneminde yapacağınız projeleri sayabilir misiniz?
İDRİS ÇAKIR : Bizim düşüncemiz önce yaşanabilir huzurlu bir kent arzuluyoruz. Çarşamba’mız şuanda hak ettiği bir kent olgusuna ulaşamadı. Yapılması gereken çok şeyler var fakat yapılanların daha fazlası da yapılabilir. Mevcut yapılanların 2 katını Milli Görüş ile yapabiliriz. Ayrıca bizler yapılanları hiçbir zaman kösteklemedik aksine destekledik. Ancak gelinen noktaya baktığımızda Çarşamba güzel bir noktaya ulaşamadı. Biz bu durumu ideal noktaya taşımaya çalışacağız.İlçede Sosyal Belediyecilik anlayışı uygulanmadı. Ranta dayalı bir belediyecilik anlayışı var. Biz ise hizmete yönelik aynı zamanda sosyal belediyeciliği bir arada götürmeyi tasarlayan bir anlayışın içinde olacağız. Bunun için diğer partilerden aramızda büyük bir uçurum var.
HABER EXPRES GAZETESİ: Ranta dayalı hizmetler kelimesini sarf ettiniz. Son zamanda Çarşamba’da en çok gündeme gelen 320 konut ve AVM. Bu konuda Saadet Parti’li kiminle konuşsak bu kadar maddi imkanla bizler daha fazlasını yaparız diyorlar. Daha fazlasını derken ne derecede bir fazlalık oluşuyor. Bunu açıklayabilir misiniz?
İDRİS ÇAKIR: Bizim anlayışımızda şu var. Bir Belediye düşünün Mevcut Belediye Başkanı 10 yıl Belediye Başkanlığı yaptı. Eski hesaplarla örnek olarak söylüyorum. Belediyenin 20 Trilyon borcu vardı. 20 Trilyon borçlu bir belediye aldığımız zaman biz kademeli olarak zaman içerisinde bu borcu 2-3 yıl içerisinde bu borcu sıfırlama anlayışımız var. Borcu sıfırladıktan sonra Belediye Bütçesinde fazlalıklar doğacaktır. Fazlalıkları da Sosyal Belediyeciliği önceleyen bir anlayışa doğru götürecektir. Ama Çarşamba Belediyesi’nin borçları azalmadı bilakis çoğaldı.Elimizde şuan gerçek veriler yok ama tabiî ki bizlerde bir takım yerlerden aldığımız bilgilerle bu borcun çok olduğunu duyuyoruz. Kendileri de resmi bir ifade de bulunmadıkları için duyumların veya aldığımız bilgileri en azından bu iddiaları doğrular nitelikte diyoruz.
HABER EXPRES GAZETESİ: Başkan Hüseyin Dündar , Belediyenin borcunun olmadığını hatta kara geçtiklerini söylüyor. Buna rağmen açıklama yapılmıyor. Siyasi parti olarak sizlerden de hiçbir girişim olmadı. Peki İşçiler çıkartıldı, bunların getirisi nelerdir?
İDRİS ÇAKIR: İşçi çıkarma konusuna karşıyız. Bir insanı borçlu olarak tutamazsınız. Bu işçilerin aileleri, çocukları var. Ayrıca kişinin psikolojisi ile ilgili olan noktalar var. Yani işçi çıkarma olayı kim yaparsa yapsın kesinlikle yanlıştır. Bunu da Belediye Başkanı’nın yanlışlığını kendi siyasi partisinde bile söylüyorlar. Bu yapılanın yanlış olduğu, Belediye Meclis Üyeleri’nin karşı çıktığı olmaması gerektiğini kendi partisinde bile tartışmalar yaşadığını biliyoruz. Ancak bu işçi çıkarma hususunda Mevcut Belediye Başkanı’nın dışında merkezi hükümetinde bir takım telkin ve tavsiyelerini görüyoruz. Eğer bunlar olmasaydı bu uygulamaları yapamazlardı.
HABER EXPRES GAZETESİ: Merkezi Sistemde taşeron işçiler almak için farklı yollardan işçi almak deneniyor. Bu doğru mu ?
İDRİS ÇAKIR: Doğrudur. Asıl maksatta zaten bu. Sözde yüksek miktarda ücretleri asgari ücretle indirgeyerek işçiler sömürülüyor. Bunun adı Kıt kanaat geçinin taktiği. Bizde asla böyle bir anlayış yok.
HABER EXPRES GAZETESİ: Saadet Partisi olarak Milli Görüş, Adil Düzen içerisinde işçi hususuna nasıl bakıyorsunuz?
İDRİS ÇAKIR: Bizler Çalışanımızın haklarını sonuna kadar savunan bir anlayışı temsil ediyoruz. İkincisi belediye mevzuatlarında memura ikramiye verilmediği halde farklı yöntemlerde memurlara dönemimizde iyileştirmeler yaptık. Ne işçi, ne memur en yüksek maaşı Milli Görüş zamanı dışında hiç bir zaman aldık diyemez. Verilenlerin 2-3 katını verdik. Bunu nasıl başardık diye soracak olursanız biz 1994 yılında Milletimize dedik ki; "Yemeyen, yedirmeyen, çalmayan, çaldırmayan" bir düzen kurulacak dedik. Bu zamanlarda biz 2 yıl gibi bir süre zarfında belediyelerde olan borçları sıfırladık. Rahmetli Erbakan Hocam her ay ilçe başkanlarını Ankara’ya toplardı. Yapılanları değerlendirirdi. Ve her ay değişik bir uygulamaya gidilirdi Belediyelerde. Borç çukurunda olan Belediyelerimizi bu bataklıktan kurtardık. Borçların ardından Sosyal Belediyeciliğin temellerini attık. Geçim sıkıntısı çekenlere belediyemizde ayırdığımız kaynaklarla yardımlarda bulunduk, aş evleri kurduk, bir vatandaşımızın doğumundan ölümüne kadar olan süreçte ihtiyaçları doğrultusunda ne yapılması gerekiyorsa hepsinde yardımda bulunduk. Üniversite öğrencilerimize burs imkanları sağladık. Öğrenci harçlarını Belediye Bütçesi’nden ödedik. Yüzlerce gencimize bu şekilde yardımda bulunduk. Belediye Teşekkülleri ile fabrikalar kurduk. İşçiler çalıştırdık. İnsanlarımıza istihdam alanı açtık. Halkımız yerelde ki başarımızı gördü ve 1994 Genel Seçimlerinde Partimizi 1. Parti çıkardı.
HABER EXPRES GAZETESİ: Havuzun boşaltıldığını söylüyorsunuz fakat başbakanımız olsun belediye başkanımız olsun “bizim kasamız doldu İMF ye borcumuz yok hatta İMF ye borç verebiliriz” diyor. Sizin anlattığınız projelere bakıldığında ise otomatik olarak adil düzen projelerinin hemen hemen aynısının AK Parti ile birlikte iktidara yansıdığını görüyoruz. Anladığım kadarıyla size bunlar yetmiyor veya eksik geliyor.
İDRİSÇAKIR: AKP bizim yaptığımızı yapmadı işte! Yaptı diyor ama yapmadığı için eksiklik var. Adil düzeni uygulamadı, AKP rant belediyeciliğini uyguluyor. Belediye, sadece bura için söylemiyorum Samsun için de geçerli geçmişte. İstanbul Ankara’nın pozisyonu ile bizim elimizdeki pozisyonlar, şimdiki pozisyonlar farklı. Mesela örnek açısından söyleyeyim Konya Belediye Başkanı Mustafa Özkafa bizdeyken Konya Belediyesinde bütçe fazlalığı vardı. Hatta bir defasında basına açık bir toplantıda şunu söyledi ki ben de buna şahidim. ‘’Biz doğalgazı %25 ucuz alan tek belediyeyiz. O zaman da yani bizimle çalışmış milli görüşçü belediyelerden bir tanesiydi. Zaten o seçimlerden sonra belediyeler AKP ye geçti. O dönemde bizim %25 daha aşağı almamızın sebebi şuydu: Bizim BOTAŞ’a borcumuz yoktu biz nakit alıyorduk. Konya’nın 1 yılda ne kadar doğalgaz tüketeceği bilindiği için 1 yıl sonrasının pazarlığını 1 yıl öncesinden yaptık. Çünkü elimizde para var. 1 sene sonra yakacağımız sizden kaç kırımla başlarız diye pazarlıklara girdik. %10 la başladı en son %25’de karar kıldık. %25 daha ucuz aldık.’’ Dedi.
Şuan da Ankara Belediyesi mahkemelik durumda ve ödenmemiş devasa borç parası var. İdare ellerinde olduğu için bu gün problem çıkmayabilir. Birileri bir telefonla sus diyebilir. BOTAŞ’ da hükümetin elinde mevcut olan, belediyede hükümetin elinde aynı partide çalışan, dirsek temasında hareket edenler olduğu için karışıklık olması durumunda doğalgazın verilememe durumu da var. Yani borcunu öde doğalgazı vereceğim dediğin zaman Ankara’yı düşünün. 7 milyon insanın yaşamış olduğu bir kenti bir anda üşütüyorsun. Soğuk kış ortamında çok trajikomik bir duruma dönüştürülebilir bu olay. Bizim anlayışımız biraz daha farklı.
HABER EXPRES GAZETESİ: Ankara’da 6-7 milyon soğukta kalacak diyorsunuz da Çarşamba’da da 2009 seçimlerinde altın kaynak yaptılar. Doğalgaz 2 yıl içerisinde gelecek dediler. 2014 seçimlerine geldik bu sefer de ilk ateşi yaktılar ama son edindiğimiz bilgilere göre ki bu bir aylık bir bilgi. Sadece 80 abone varmış. Çarşamba’da doğalgazın gelişini nasıl değerlendiriyorsunuz?
İDRİSÇAKIR: Doğalgaz çağımızın en önemli yakıtlarından bir tanesi ve çevre kirliliği açısından baktığımızda en az çevre kirliliği yapan yakıt. Doğalgazı destekliyoruz ancak yüksek miktarda doğalgazın fiyatı ortada. Dünyanın en pahalı doğalgazını yaktırdıklarından dolayı da idarecilerden şikayetçiyiz. Çünkü dünyada bizim aldığımız fiyata doğalgaz alan hiçbir ülke yok. Çarşamba’yla ilgili doğalgaz konusunda da Çarşamba doğalgaza çok isteksiz davrandı. Hem halk hem idareciler olarak. BOTAŞ noktası Demirli sahil köyü. Yani çarşambamızın denize sıfır olan bir köyünde giriş yapıyor. Ve maalesef Çorum Samsun yıllarca doğalgaz aldıktan sonra bize Havza gibi bizden küçük ilçelerden sonra gelmesi ayrı bir üzücü hadise.
HABER EXPRES GAZETESİ: Doğalgaz Geldikten sonra da sadece 80 abone olmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?
İDRİSÇAKIR: Bu durum halkımızın alım gücüyle bağlantılı bir hadise. Doğalgazın çekim maliyetleri yani tam anlamıyla döşenmesi maliyetleri tam olarak 7 bin tl ye mal olmaktadır. Bu da halkımızın gerçekten bir araya getirip de alabileceği bir rakam değil. Alabilenler oldukça az. Dediğiniz gibi 80 küsur aboneden bahsediliyor. Ancak Çarşambayı düşündüğümüz zaman 64 bin insan yaşıyor ve 24 bin konut var. Hatların çekilmediği alanları devre dışı bırakırsak yaklaşık 10 bin konutun alabileceği alanlarda hatlar geçti. Fakat buna rağmen 10 bin konutun olduğu yerde geçen hatlarda yetersizlik var. Bunda da halkımızın ekonomik pozisyonunu öncelediğini görüyoruz.
Doğalgaz konusunda halkımız için doğalgaz çok cazip gelmiyor. Örneğin merkezi sistemle çalışan yerler doğalgazı kesinlikle almıyorlar. Almama sebepleri şu, aylık ödemiş oldukları ısınma bedelinin doğalgazla iki katına çıkacağını düşünüp bu rakamlarla bütçelerinden fazladan para harcanmasını istemiyorlar. Bir de kalorifer gibi diğer merkezi sistemlerden almış oldukları ısıyı doğalgazda alamadıklarından dolayı doğalgaz birinci tercihleri değil. Ayrıca halkımızın büyük bir çoğunluğu fındık bahçelerine sahip. Aşağıdaki bölgeler yani düz araziler için söylüyorum bu arazileri her yıl bahçe yaptırıyoruz. Bir yıllık odun ihtiyacımızı bu fındık bahçelerinden elde ediyoruz. İnsanlar diyor ki ben zaten ısınma sıkıntısını bu yolla hallediyorum diğer ihtiyaçlarımı örneğin mutfak şofben gibi ihtiyaçlarımı da tüple hallederim. Bu mantıkla gittiklerinden dolayı doğalgazdaki isteksizliği iki noktaya bağlıyoruz. Çarşamba’nın durumu bu.
HABER EXPRES GAZETESİ: Size göre Çarşamba’da doğalgaz bu. Biz daha iyi, daha fazla yaparız diyorsunuz ama Çarşamba’nın Saadet Partisi belediye başkan adayı olarak biz iktidar olduğumuzda, göreve geldiğimizde, halk bizi tercih ettiğinde olmazsa olmazımız diyeceğiniz yatırımınız nedir?
İDRİSÇAKIR: Yatırımda önceliğimiz şu: Öncelikle eksik bırakılan, unutulan sosyal belediyeciliği geçeceğiz. Birinci hizmet belediyeciliğine geldiğimiz zaman bundan önceki dönemde gerçekten bir takım çalışmalar yapıldı onu inkar edemeyiz. Ancak ideal noktada değil. Biz bu çalışmaları ideal noktaya getireceğiz o ayrı bir boyut fakat biz sosyal belediyeciliğe geçeceğiz ve bu halkımız açısından büyük önem arz ediyor.
HABER EXPRES GAZETESİ: Sosyal belediyecilik derken neyi kastediyorsunuz?
İDRİSÇAKIR: Sosyal belediyecilik şu: Mesela bu gün bir huzur evi, aş evi, bunlar önemli şeyler. Sosyal konutlar, gariban insanların gözetilip kollanmaları, ihtiyaçlarının karşılanması bunlar önemli şeyler. Bunlar olmazsa olmazlarımız. Bunun dışında normal belediyecilikte olmayanlarımız, mesela sinyalizasyonu bizim programımızda 10-20 yıl önce plan programa almıştık. Bir defasında sinyalizasyona gerek var mı şeklinde soruda almıştım medyadan. Biz dedik ki Vezir köprünün nüfusu ne kadar diye sorduk. Bilemiyorum ama Çarşamba nüfusunun yarısı gibi. Evet yarısından da düşük üçte biri nüfusuna sahip 20000 nüfusa sahip Vezir köprüde tam 15 yıldır sinyalizasyon var ve şehir içindeki kaza oranı sıfır noktasına yakın bir noktaya gelmiş durumda. Ama Çarşamba’da biz sürekli arabaları hurdaya çevirme anlayışındayız. Sadece İlkadım yolunda tekbir sinyalizasyon var oda İlkadım yolunda onun dışında biz Çarşambanın içerisinde yok. Ben araba kullanan birisi olarak bazı yerlerde araba kullanmaktan ürküyorum. Neden? Çünkü bir anda nerde ne ile karşılaşacağımızı bilmediğimiz için böyle bir sinyalizasyon eksikliği var bunların derhal yapılması lazım. Olması gerekenlerden bahsediyorum. Otopark sorunu Çarşambanın en önemli 2. Sorunudur. Otopark sorununun da çözülmesi lazım, ücretsiz otoparkların belediye bünyesinde yapılması lazım, bunlar için yer zeminler uygun ama icraata geçirecek anlayış gerekiyor. Bunla ilgili de biz 10 yıl önce tasarladığımız bu otoparkları hayata geçirmek şehir trafiğini hafifletmek istiyoruz çünkü caddelerimiz dar. 3. Olarak Çarşambada kaldırım kültürü yok. Yani parkeler yollara döşenmiş ama asla kaldırım düzenlemesi yapılmamış. Hiçbir caddede kaldırım uygulaması yok. Bir terme caddesine gittiğin zaman bir bulunmuş olduğum Dr. Atagiritli Caddesi bir Kızılay Caddesi, Sungurlu, Sarıcalı Mahallesi baktığın zaman tümsekli kimi vatandaş kendine göre kaldırımları dökmüş, kimisi 20 cm yüksekte kimisi 30 cm aşağıda. insanlar pentatlon sahasına gider gibi kaldırımda yürür durumda. Biz 1. Si bunlara çeki düzen vereceğiz 2. Si esnaf kardeşlerimizin bilinçsizce dışarıya mal çıkarma pozisyonu bu da engel.
HABER EXPRES GAZETESİ: Belediye bu konuda uygulama yapıyor mu?
İDRİSÇAKIR: Uygulama yapıyor da yetersiz görüyoruz şundan dolayı yetersiz görüyoruz. Katı bir uygulamacılık var atıyorum bir kaldırımda bir kişi yürüyüş noktasını harekete geçirerek bazı bölgelerde kaldırımların 2 metre olması gerekiyor. Çünkü çok insan yürüdüğü bazı yerlerde 1 metreye düşürülmesi lazım, 1 metreye düşürülen yere de aynı uygulamayı yapıyor. 2 metre olan yere de aynı uygulamayı yaptığı zaman yanlış yapmış olursun. 2 metrelik olan yerdeki dışarı çıkarılan maddeyle 1 metre olan farklı olmalı. Bu noktada tespit edilmeli ona göre hareket yapılmalı buda olmuyor. Tabi her iki uygulamada yanlış kaldırmamakla yaya ya eziyet ediyorsun. komple kaldırttığın zamanda bazı kaldırımlar 4-5 metre dökülüyor. Yunus Emre Caddesi de aynı böyle. Yunus Emre Caddesindeki uygulamayı Değirmen başına yaptığın zaman yanlış bir uygulama yapmış olursun. Ayrı uygulamalar gerekiyor buda tabi halkımızın istekleri doğrultusunda. En güzel isabetli karar istişare ile alınan karardır. Halkla esnafların birlikte aldıkları karardır. Biz bunu buluşturmaya getirip bir idareci yoluyla bir çizgi bulmamız lazım. Bu çizgiyi de kimseyi darıltmadan gücendirmeden bulmamız lazım. Biz bu uygulamayı yapacağız.
HABER EXPRES GAZETESİ: AK Partinin gündeminden hiç düşmeyen konu engelliler için özel çalışmalar büyük fırsatlar sunduklarını söylüyorlar ama insanların en çok eleştirdiği engellilerin Belediye Meclis Üyeliğinin ya hiç olmadığı yada seçilemeyecek noktada olması ve şehrin engellilere göre düzenlenmediği iddia ediliyor ve engellilerin en çok bu doğrultuda şikayetleri var. Sizin bu yönde çalışmanız var mı?
İDRİSÇAKIR: Engelliler Türkiye’de rakamı gerçekten çok büyük bir rakam 70 milyon insan içerisinde milyonlarla ifade edilen sayıda engelli var. Bu engellilerle ilgili bizim projelerimiz: mesela engelliler lokali yok biz bu engelliler lokalini düşünüyoruz. Engelliler kendi imkânlarıyla gidip sigorta acentelerinin oraya sıkışmışlar. Orda engellilere hiçbir çözüm yolu bulunamaz.
HABER EXPRES GAZETESİ: Orayı belediye başkanı verdi, yeni bina sözü de verdi ama bir gelişme yok. Bu konu hakkında düşünceleriniz nedir?
İDRİSÇAKIR: Bizim için yeterli değil bina ve lokallerin olması gerekiyor çünkü Çarşamba da ciddi boyutta engelliler var sadece engellilere bir lokal vermek yeterli olmuyor engellilerin diğer sorunlarıyla da ilgilenmek gerekir çünkü o kardeşlerimiz bakıma muhtaç. Biz; arzulayıp da yapmak istedikleri ama yapamadıkları şeylerin önlerini açacağız bunlarla ilgili ciddi manada çalışma yapmamız gerekiyor. Sağlıklı bir birey için harcadığımız bütçenin en az 7-8 katını engelliler için harcamamız gerekiyor. Çünkü onların daha fazla şeye ihtiyacı var. Meclis üyeliklerine gelince meclis üyesi olmaktan ziyade meclis üyelerinin engellilere bakışını değişmek gerekiyor. Biz bu noktadan bakmaya çalışıyoruz.
Seçimlere günler kaldı artık son mitingler son ziyaretler son görüşmeler yapılıyor. Sizin bu son mitinge kadar olan çalışmalarınızı ve seçimle alakalı değerlendirmenizi alabilir miyiz?
Biz elimizden gelen gayreti gösteriyoruz halkımıza ulaşabildiğimiz kadarıyla ulaşıyoruz tabi ki ulaşamadığımız insanlarımız vardır buda bizim acizliğimizdendir ya da tembelliğimizdedir ya da daha fazla uykumuzdan feragat edip de çalışmamamızdandır. Biz bunu kendi eksiğimiz olarak görüyoruz ancak geldiğimiz noktaya baktığımız zaman saadet partisi bütün imkânsızlıklara rağmen, ulusal basının ve medyanın görüntüsünün dışında olmasına rağmen Saadet Partisi büyük bir mücadele veriyor. Hazine, yardımı ve herhangi bir destek almadığımız halde büyük bir seçim eforu sarf ediyoruz. Ne kadro olarak ne de imkânlar olarak son viraja gelene kadar rakiplerimiz karşısında eziklik duymadık, hissetmedik. Son viraja geldik 2-3 gün sonra seçim propagandaları bitecek 4. Gün sandıklara gideceğiz sandığa giderken ben açık söyleyeyim 94’lü yılların sürprizini ben Türkiye genelinde bekliyorum vilayetlerden ciddi manada alacağımız iller ve ilçelerden ciddi boyutta alacağımız ilçeler var. Bu ilçeler arasında Terme ve Çarşambanın ciddi bir yere sahip olduğuna inanıyorum. Tabi son sözü söyleyecek olan halkımız halkımızın tercihine de saygı duyuyorum. En son 29 Mart Cumartesi günü saat 17’de Abdullah Paşa Meydanında buluşuyoruz miting öncesinde bir yürüyüş var bütün halkımız davetlidir.
HABER EXPRES GAZETESİ: Sayın Başkan bize vakit ayırarak yaptığınız açıklamalar nedeni ile teşekkür edere başarılar dileriz.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.