Cem Öğretir'den etkili iletişimin şifreleri

Samsun Ali Fuat Başgil Hukuk Fakültesi ve İletişim Fakültesi öğrencilerinin ağırlıkta olduğu ve yoğun katılımın gözlendiği İletişim Zirvesi'nde ‘yılın en iyi spikeri’ unvanına sahip Cem Öğretir, katılımcılara beden dili, diksiyon ve etkili iletişim konularında bilgi aktardı.
6 saat süren eğitim
Yaklaşık 6 saat süren kişisel gelişim ve iletişim seminerinde ünlü ana haber spikeri Cem Öğretir, etkili iletişimin temelini oluşturan kendine güvenme konusunda bilgiler verdi. Eğitim süresince etkili bir performans sergileyen Cem Öğretir, yaptığı espriler ve mizacıyla da büyük beğeni topladı. Etkili konuşma ve diksiyon konusunda çarpıcı örnekler ile sunumunu yapan ünlü spiker, insanlarla iletişimde konuşmanın ve beden dilinin önemine vurgu yaptı.

İlk görünüş önemli
Katılımcılarla etkili bir iletişim kurarak seminerin öğretici ve eğlenceli olmasını sağlayan Öğretir, ilk karşılaşmalarda, ilk iş görüşmelerinde ilk görünüşün ve ilk davranışın önemli olduğunu söyledi. İş görüşmelerinde ve iş yaşamında nelere dikkat etmeleri gerektiğini de anlatan Öğretir, etkili iletişim, diksiyon ve beden dili eğitiminin gelecekte iş görüşmelerinde ve iş yaşamında kendilerine çok şey kazandıracağını kaydetti. Etkili iletişimin öncelliklerini anlatan Cem Öğretir, iyi bir iletişim için göz teması, ses tonunu ve dış görünüşün çok önemli olduğunu belirtti.

Öğretir, etkili iletişimin şifrelerini verdi
Topluluk önünde konuşmanın püf noktalarını açıklayan Öğretir, “Herkesin kaplamaya hakkı olduğu bir alanı vardır. Bu alana sahip çıkmak, etki oluşturabilmenin olmazsa olmazıdır. Bir konuşma veya sunum yaparken kendimizden dinleyiciye enerji akışını sağlama gerekir. Bunun için en uygun duruş, nötr pozisyon dediğimiz ayakta dik, 2 ayak arasının 30-40 cm açık olduğu, vücudun denge duruşudur. Eller kendi haline bırakıldığında iletişime görsellik katarak destek olur. Ellerden kurtuluş olmadığına göre, bir hareket olmadığı sürece onları saklamak yerine serbest bırakmak gerekir. Ses en etkili göstergelerinden biridir. Konuşurken sesimizin çeşitlilik göstermesi gerekir. Konuşurken fiziksel alanın yanı sıra vokal alana da sahip çıkarak söylemek istediğimiz şeyi, duyulacak biçimde, güçlü tonlamalar yaparak söylememiz gerekir. Yüz ifadesi dinleyici ile duygusal bağ kurmamızı sağlar. Hiçbir ifade olmadığında bu, dinleyici üzerinde ancak negatif bir projeksiyon ve güven eksikliği oluşturur. Yerli yersiz değil ama uygun yerlerde gülümsemek, mesajlarımızı kalıcı bir şekilde vermemizi sağlar” diye konuştu.