Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Orman ve Su İşleri Bakanlığı tarafından yapımı tamamlanan 112 tesisin açılışını gerçekleştirdi. Türkiye Voleybol Federasyonu'nun salonunda gerçekleştirilen törende konuşan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, konuşmasına başlamadan önce salondakiler tarafından alkışlarla karşılandı. 112 eserin Türkiye'ye hayırlı olmasını dileyen Başbakan Erdoğan, 10.10.2010 tarihinde 110 eserin yapımını tamamladıklarını belirten Erdoğan, Çine Barajı'na Adnan Menderes'in adını verdiklerini hatırlatarak, geçen yıl da 11.11.2011 tarihinde de 111 tesisin açılışını yaptıklarını kaydetti. "Bu yıl da geleneği sürdürüyoruz" diyen Başbakan Erdoğan, bugün ise 112 tesisi ülkeye kazandırdıklarını kaydetti. Toplam 16 milyar liraya mal olan 112 dev projeyi resmen hizmete açtıklarının altını çizen Erdoğan, "Bütün bu eserlerle beraber ülkemiz yeni bir dönemi yaşıyor. Ağaçlandırma projeleriyle yeni bir dönemi yaşıyor ve biz yeşili iddialı bir şekilde korumanın ötesine geçiyoruz. Derdimiz şu ülkemiz beton yığınlarına mahkum olmasın. Bir taraftan betonarme binanlar yükselirken ne olursa olsun bir diğer taraftan da yeşili ülkemizde diyoruz ki, artıralım. Ve evlerimizin pencerelerinden baktığımızda sadece beton yığınlarını değil, yeşili de görelim, o havayı teneffüs edelim" diye konuştu.
2 milyon 345 bin dekar tarım arazisinin de bu 112 eser ile suya kavuştuğunu ifade eden Erdoğan, "Yine bu projelerle yılda yaklaşık 8,5 milyar kilowat saat elektrik üretimini Türkiye'ye kazandırıyoruz" dedi.
Konuşması sırasında Deriner Barajı'ndan da bahseden Başbakan Erdoğan, "Deriner Barajı Türkiye'de bugüne kadar inşa edilmiş en yüksek gövdeli baraj olma özelliğine sahip. Bütün dünya genelindeyse en yüksek 6'ncı baraj. Yüksekliği temelden itibaren söylüyorum tam 250 metre. Çoruh Nehri üzerinde inşa edilen bu baraj ülkemizin en büyük enerji projeleri arasında yer alan bir mühendislik harikası. Ve tabi buradaki çalışma çok çok önemli. Zira 670 megawat kurulu güce sahip bu baraj yılda 2 milyar 118 milyon kilowat saat enerji üretimine sahip. Ülkemizde üretilen hidro elektrik enerjinin yüzde 6'sını bu barajdan karşılayacağız. Proje sadece 7 senede kendisini finanse edecek."
"BİZİM NE BEKLEMEYE NE DE BEKLETMEYE VAKTİMİZ YOK"
Projenin 1997 yılında yapıldığını kaydeden Erdoğan, 2004 yılına kadar bir ilerleme sağlanmadığını fakat kendilerinin göreve gelmesiyle 2004 yılında gövde yapımına başladıklarını söyledi. "Deriner Barajı'nı tamamlayıp açma şerefi hükümetimize nasip oldu" diyen Erdoğan, bu açılışları Artvin'de Deriner Barajı'nın olduğu yerde yapmak istediklerini fakat mevsimsel nedenlerden dolayı Ankara'da yapmak zorunda kaldıklarını belirtti.
Deriner Barajı'nın aynı zamanda bir müteahhitlik harikası olduğunu ifade eden Başbakan Erdoğan, bu barajın aynı zamanda Artvin'e de ayrı bir hava kattığını kaydederek, "Zira bizim ne beklemeye ne de bekletmeye vaktimiz yok" dedi.
Başbakan Erdoğan, hayata geçen iki baraja Recai Kutan ve merhum Turgut Özal'ın ismini verdiklerini belirterek şunları kaydetti:
"Az önce değerli büyüğüm, ağabeyimiz Recai Kutan'ın ifade ettiği gibi birine hakikaten ülkemizin dünyaya bakışında bir değişim sürecine imzasını koyan merhum Turgut Özal'ın adını verdik. Ve yine bir diğerine yine Malatyalı ama farklı dönemlerde aynı zamanda da DSİ camiası içerisinde on yıllarca çalışmış, İmar İskan Bakanlığı, Enerji Tabii Kaynaklar Bakanlığı yapmış olan Recai Kutan beyin ismini verdik. Kardeşlerim marifet iltifata tabidir. Ve iltifatsız marifet zaidir. Biz olaya böyle bakıyoruz. Ve hayırla yad edilmelerini istiyoruz. Hani ziya Paşa'nın bir sözü var ya; 'Eşek ölür kalır semeri, insan ölür kalır eseri.' Ve bu büyüklerimiz eserlerimiz bıraktılar. Öyleyse bu eserlerin isimlerini de koymamız lazım."
2071 yılına kadar İstanbul'un içme suyu sıkıntısı olmayacağını belirten Erdoğan, "İşte 2071 ruhu budur" dedi. Başbakan Erdoğan konuşmasının bir kısmında ise durarak, protokol tribününde bulunan Bakan Veysel Eroğlu'nu "Veysel Bey, bir dakikanızı alabilir miyim?" diyerek Bakan Eroğlu'nu kürsüye davet etti ve kulağına eğilerek kendisine bir şeyler sordu.
"MUSA BEYLİ BARAJI'NIN ADI CEMİL ÇİÇEK BARAJI OLARAK DEĞİŞECEK"
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Bakan Veysel Eroğlu'nun kulağına eğilerek sorduğu soruyu ise daha sonradan açıkladı. Başbakan Erdoğan, Yozgat'taki Musa Beyli Barajı'nın adının değiştirilerek TBMM Başkanı Cemil Çiçek'e verileceğini söyleyerek şöyle konuştu:
"Musa Beyli Barajı'nı da Meclis Başkanımız da çok takip etti. Defaatle de bana da hatırlattı. 'Şu barajı biran önce bitirmemiz lazım, Yozgat'ın su sıkıntısı, şu bu vesarie' ve ben de şimdi Veysel Bey'e onu söylüyorum. Musa Beyli Barajı'nın adını da 'Cemil Çiçek Barajı' koyalım. Zira yıllarca Yozgat Milletvekili olarak, daha sonra Ankara... Ve Bakan olarak gerçekten Yozgat'ın ihtiyaçlarına hep ilaç olmaya çalıştı ve bugün burada ve biz de kendisinin haberi yok, bu onun için büyük bir sürpriz. Ve Cemil Çiçek Barajı olarak Musa Beyli Barajı'nın adını koyalım. O da Yozgatlılara hayırlı olsun şimdiden."
Başbakan Erdoğan, bir yandan geleceği kurarak diğer yandan da geçmişe sahip çıkmanın derdi içinde olduklarını söyleyerek, "Şehitlerimizin bize bıraktığı miras üzerinde oturuyorsak, bu mirası yok sayamayız, bu mirasa ihanet edemeyiz. Hiç birimizin buna hakkı da yoktur, yetkisi de yoktur" dedi.
"SU AKAR TÜRK YAPAR"
"Türkiye öyle sanıldığı gibi bir su zengini bir ülke değil aslında. Bizim su kaynaklarımız sınırlı. Bizim sınırsız petrol rezervlerimiz yok. Bizim sınırsız doğalgaz kaynaklarımız yok. Enerji ihtiyacımızı, içme suyu ihtiyacımızı karşılamak için barajlar, göletler, hidroelektrik santraller yapmak mecburiyetindeyiz” diyen Erdoğan, şunları söyledi:
“Dün, 'Su akar Türk bakar' sözünde olduğu gibi öyle akan suları seyretmekle zaman harcama gibi bir lüksümüz de yok. Değiştirdik şimdi onu; 'Su akar Türk yapar'. İnşallah ne yapıp edip sınırlı kaynaklarımızı en verimli şekilde kullanmak, enerjiye dönüştürmek zorundayız. Hidroelektrik enerji Türkiye'de sürekli ve güvenli enerjinin de sigortasıdır. Ha bu arada bir şeyi daha yapıyoruz. Nedir o; İleri Biyolojik Arıtma Sistemlerini kurmak suretiyle de artık kullandığımız suyu tekrar geri dönüşümlü ileri biyolojik arıtmayla sağlayıp bunlarla içme suyunu park bahçe sulamada kullanıyorduk. Artık buradaki elde edilen suyla da park bahçeleri bu ileri biyolojik sistemden elde ettiğimiz sularla sulamanın adımlarını inşallah atıyoruz."
"BİZ KİMLİK SİYASETİ DEĞİL, HİZMET SİYASETİ YAPIYORUZ"
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, hafta sonu Konya'da yapacakları açılışlarla da hayalleri gerçeğe dönüştüreceklerini söyleyerek, "Ülkemizin dört bir köşesine hizmet götürüyoruz. Çünkü biz kimlik siyaseti yapmıyoruz, hizmet siyaseti yapıyoruz. Birilerinin yaptığı gibi toplumu kamplara ayırmıyoruz. Kimseyi dışlamıyoruz. Kimseyi dışarıda bırakmıyoruz" diye konuştu.
"780 bin kilometre karelik şu gördüğünüz vatan topraklarının tamamını bir Türkiye bütünü olarak görüyoruz. Bizim farkımız bu" diyen Başbakan Erdoğan, "Şu hususu da özellikle dikkatlerinize getirmek istiyorum. Bakınız bizden önceki koalisyon hükümeti döneminde, yani 1999-2003 yılları arasında DSİ eliyle kaç tesis açıldı biliyor musunuz? 9 tesis hizmete açılmıştı. Evet, yanlış duymadınız sadece 9 tesis. Biz şu 10 yılda DSİ eliyle tam bin 215 tesisi ülkemize kazandırdık. Bin 215. Bu tesislerin 232'si baraj, 3 yıllık ortalamamız 365 tesis. 9 tesis nerede 365 tesis nerede?" dedi.
"KAYSERİLİLER ZAMANTI TÜNELİ'NİN ADINI 'GICIK TÜNELİ' KOYMUŞTU"
Başbakan Erdoğan, TBMM Genel Kurul'un da yaptığı konuşmada Kayserilileri Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Özhakeseki'nin Kılıçdaroğlu'ndan kazandığı tazminatla dağıttığı sucuklar üzerinden gündeme getirmişti. Erdoğan bugün yaptığı konuşmada ise Kayserilileri 'Gıcık Tüneli' üzerinden gündeme getirdi. Erdoğan şöyle konuştu:
"Biz de eserlerimizle konuşuyoruz. Başkaları gibi slogan atmıyoruz. Başkaları gibi kuru bir Cumhuriyetçilik yapmıyoruz, hamaset değil, iş üretiyoruz, hizmet üretiyoruz, eser üretiyoruz. Bu anlayışla ülkemizi 10 yılda tarihinde görmediği hizmetlerle buluşturduk. Önceki gün Meclis'te bütçe konuşmamda ifade ettim; biz laf milliyetçiliği yapmıyoruz. Biz fiili milliyetçilik yapıyoruz. Biz eserlerimizle konuşuyoruz. İnşallah bundan sonra da hizmetlerimizde milletimizin yüzünü güldürmeye, ülkemizin gücüne güç katmaya devam edeceğiz. Çünkü biz bu millete efendi olmaya değil, hizmetkar olmaya geldik.
Bizden önceki hükümetler 'dostlar alışverişte görsün' kabilinden bir takım yerlere temel atıyor, daha sonra kaçıp gidiyorlardı. Attıkları temeller adeta yosun tutuyordu. Milletimize bıkkınlık geliyordu. Bir örnek veriyorum, Kayserili kardeşlerim iyi bilirler. Zamantı Tüneli. Zamantı Tüneli'nin yapımına 1992 yılında başlanmıştı. 2003 senesine kadar geçen 11 yılda ancak yüzde 20'si tamamlanabilmişti. Proje çok ağır ilerlediği için Kayserili kardeşlerim bu tünelin adını bile değiştirmişlerdi. Ne diyorlardı biliyor musunuz; 'Gıcık Tüneli'. Zamantı Tüneli'nin adını değiştirdiler Gıcık Tüneli yaptılar. Biz göreve geldik, Kayserili kardeşlerimizi gıcık eden o Zamantı Tüneli'nin inşaatını 5 yıl hızlandırdık ve 2010 yılında hizmete açtık. Türiye de rahat etti, Kayserili kardeşlerim de rahat etti."
Tesislerin yapım süresini de, maliyetlerini de 10 kat azalttıklarını örneklerle anlatan Başbakan Erdoğan, bu 112 dev yatırımın ülkeye ve millete hayırlı olmasını temenni ederek sözlerine son verdi. Başbakan Erdoğan'ın konuşmasının ardından ise salona kurulan dev ekranlardan 7 ayrı noktaya canlı yayınlarla toplu açılışı gerçekleştirildi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.