Cumhurbaşkanı Erdoğan: "Sen nasıl hesap uzmanısın ki toplam oyları 1 puan eden partilere 40’a yakın milletvekili verdin"

Cumhurbaşkanı Erdoğan: "Sen nasıl hesap uzmanısın ki toplam oyları 1 puan eden partilere 40’a yakın milletvekili verdin"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "CHP genel başkanı kendisine açılan krediyi yanlış ittifaklara, yanlış yollara, yanlış hayallere saparak heba etti

Ne diyordu? Ben hesap uzmanıyım. Ya sen nasıl hesap uzmanısın ki toplam oyları bir puan eden, bu civarda dolaşan partilere kalktın 40’a yakın milletvekili verdin" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Mamak ilçesinde Hidayet Türkoğlu Spor Salonu’nda vatandaşlara seslendi. Ankara’nın Türkiye’de önemine vurgu yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Yozgat’tan Çankırı'dan, Kayseri'den, Kırşehir'den, Kırıkkale'den, Sivas'tan, Samsun'dan, Tokat'tan fedai Türkiye'nin diğer 80 vilayetinin neredeyse tamamından gelerek geleceğinizi bu şehirde kurdunuz. Bu şehre emeğinizi verdiniz. Gençliğinizi verdiniz. Hayatınıza adadınız. Bu şehirde sizlere barınacak yuva verdi. Sofranıza koyacak ekmek verdi. Çocuklarınızı yetiştirecek imkan sağladı. Huzurla hayatınızı sürdüreceğiniz bir iklim sundu. Ankara'yı sadece Mamak'la Sincan, Gölbaşı'yla Pursaklar arasında bir şehir görenler, kalp gözüyle bakmayanlardır. Şayet öyle baksalardı burada Bütün Türkiye'yi göreceklerdir. Şayet öyle baksalardı, Türk'üyle, Kürt'üyle, Sünni'siyle, Alevi'siyle, bu milletin tüm evlatlarını göreceklerdi. Gençler bu vatan topraklarını parçalamak, bu milleti kendi içinde bölmek dışında gayeleri olmayanların, kalp gözleri zaten mühürlüdür. Onlar bu hakikatleri zaten göremezler. Bizim sözümüz ülkesinin huzuru, devletinin bekası, milletinin birliği için çarpan yüreklerdir. Bizim sözümüz, Malazgirt'ten bu yana, Anadolu coğrafyasını, ebedi vatan bilen, Selçuklu'dan Osmanlı'ya oradan Cumhuriyete devralan ecdat mirasına dört elle sarılanlardır. Bizim sözümüz cumhuriyetinin ilk aslındaki eksiklerini tamamlayarak başlattığımız Türkiye yüzyılının hızla için sabırsızlananlardır. Bizim sözümüz PKK'sından, FETÖ'suna tüm terör örgütlerinin ülkesi üzerindeki hain emellerine karşı tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet cihanında buluşanlaradır. Bizim sözümüz emperyalistlerin asırlardır üzerimizde oynadıkları oyunları bir kez daha boşa çıkarmak için bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız kardeş olacağız. Hep birlikte Türkiye olacağız diyerek kenetlenelim bizim sözümüz. Gençler bizim sözümüz ipinin bir ucu terör örgütlerinin bir ucu tefecilerin bir ucu küresel şarlatanların elinde olan tek parti faşizmi artıklarını karşımıza bir suratla çıkartanların riyakarlıklarına dur diyenleredir. Velhasıl bizim sözümüz milletimizedir. Siyasi hayatımızın her döneminde Başbakanlık ve Cumhurbaşkanlığı görevlerinin her safhasında bugün de sözümüz yine milletimizedir. Yarın da öyle olacak. Cumhur İttifakı da sözünü millete söyleyenlerin ittifakıdır. Rabb'imize, bize dünyaya böyle asil bir milletin evladı olarak gelme şerefi bahşettiği için ne kadar hamd etsek azdır. Biz de hamdimizi göstermenin gayreti içindeyiz” diye konuştu.

"Ya sen nasıl hesap uzmanısın ki toplam oyları bir puan eden, bu civarda dolaşan partilere kalktın 40’a yakın milletvekili verdin"
"Biz sözümüzü millete söylerken seçimdeki rakibimiz CHP Genel Başkanı ne yapıyor dersiniz?" ifadelerini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Her gün bir başka maskeyle sahnede arz endam eyleyen bu zatın sözünün kimleri olduğunu en iyi sizler biliyorsunuz. CHP genel başkanı özerklik diyerek Selahattin Demirtaş özgür kalacak diyerek YPG'yi terör örgüt olarak görmüyoruz diyerek cezaevlerindeki serbest bırakacağız diyerek sözünü Kandil'e söylüyor. Kandil'dekiler de her gün bir başka elebaşı ağzıyla kendisini desteklediklerini açıklayarak CHP genel başkanına mukabele ediyor. CHP Genel Başkanı uğruna Ankara'dan İstanbul'a yürüdüğü FETÖ'cüleri de cezaevlerini boşaltma, kamudan atılanları geri alma yurt dışındakilere, kapıları açma taahhüdü vererek sözünü söylüyor. Onlar da içerideki ve dışarıdaki tüm mecralarını kendisinin emrine tahsis ederek CHP genel başkanına verdikleri desteği sürdürüyor. CHP Genel Başkanı'nın seslendiği bir diğer yerde Avrupa'sından Amerika'sına Türkiye'nin büyümesinden ve güçlenmesinden rahatsız olan tüm odaklardır. Bunlar da Kılıçdaroğlu'na cevaplarını aleyhimize yaptıkları dergi kapaklarıyla, televizyon programlarıyla, sosyal medya kampanyalarıyla, kaynattıkları fitne kazanlarıyla veriyorlar. Tablo işte bu kadar nettir. Bay bay Kemal. Selo'ya ne diyor? Kim bu Selo Diyarbakır'da elli bir Kürt kardeşimizin ölümüne neden olan değil mi? Haberiniz var değil mi? Ve bunların içerisinde Yasin Börü yavrumuzun ölümüne neden olan bu Selo değil mi? Şimdi ne diyor? Eğer Selo'yu çıkarmak istiyorsanız oyu bize vereceksiniz diyor. Kardeşlerim bizim üzüntümüz ne biliyor musunuz? Ülkesine ve milletine sevgilerinden şüphe duymadığımız CHP seçmeninin onlarla birlikte hareket eden diğer partilere gönül verenlerin içine düşürüldükleri durumdur. Buradan hangi partiye hangi adaya oy vermiş olursa olsun, 85 milyon vatandaşımız Ankaralı kardeşlerimiz tamamına sesleniyorum. Sizler 14 Mayıs'ta partinizin de size telkin ettiği tercihinizi sandığa yansıtarak vazifenizi yerine getirdiniz. Artık yeni bir seçim olan 28 Mayıs'ta hepiniz tercihinizde serbestsiniz. CHP genel başkanı kendisine açılan krediyi yanlış ittifaklara, yanlış yollara, yanlış hayallere saparak heba etti. Ne diyordu? Ben hesap uzmanıyım. Ya sen nasıl hesap uzmanısın ki toplam oyları bir puan eden, bu civarda dolaşan partilere kalktın 40’a yakın milletvekili verdin. Bu nasıl hesap uzmanlığı? Ve şu anda Cumhur İttifakı 323 milletvekiliyle parlamentoda yerini aldı. Gelin 28 Mayıs'ta hep birlikte Türkiye yüz yılının etrafında kenetlenelim. Gelin ülkemizin önünde yeni bir dönemi birlikte açalım. Gelin Türkiye'nin asırlık demokrasi ve kalkınma eksiklerini 21 yılda nasıl beraberce telafi etmişsek Türkiye yüzyılının yükselişini de hep birlikte sağlayalım. Biz 2014 yılında ülkemizin eski sistemine göre seçimle gelen ilk cumhurbaşkanı olduktan sonra herkesi kucaklama sözü vermiş ve bu sözümüzü tutmuştuk” şeklinde konuştu.

"İzmir-İstanbul arası 7 buçuk saatti, 3 saate kim indirdi?"
CHP Genel Başkanı'na tepki gösteren Cumhurbaşkanı Erdoğan şu ifadeleri kullandı:
“Esenboğa Havalimanı'nın kim yaptı? Bay bay Kemal mi yaptı? Biz yaptık biz. Havalimanından şehre bu gördüğünüz yolları kim yaptı? Melih Bey Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı olduğu dönemde birlikte yine biz yaptık. Ya bir de bu belediye başkanına bir sorun ya. Sen ne yaptın? Ne yaptın, 4 yıl oldu. İstanbul'a sorun. Sen İstanbul'da 4 yılda ne yaptın? Hiç. Sen ne yaptın? İzmir'in Havalimanını Menderes Havalimanı'nı da bu kardeşiniz yaptı. Yeni yönetim sistemimizin ilk cumhurbaşkanı olarak bay bay Kemal. İzmir milletvekili değil mi? Yanlış düşünmüyorum gerek yok ki. İzmir-İstanbul arası 7 buçuk saatti. 7 buçuk saat. 3 saate kim indirdi? Manisa-İzmir arası Sabuncubeli Tüneli dağlara deldik. Ya bir sorun. Arkadaş sen İzmir milletvekilisin. İzmir Belediyesi sizde. Ya ne yaptınız şu İzmir'e? Bir söyleyin. Bir yağmur yağdığı zaman her tarafı sel alıp götürüyor. Ne yaptınız, bir söyleyin. Yok. Bu ülkenin 85 milyon vatandaşının herbirinin hayatına katkılarda bulunan hizmetlerimizde 81 vilayetimizin her karışına dokunan eserlerimizle sözümüzün eri olduğumuzu ispatladık. Ankara'da eğitime bakın AK Parti var. Sağlığa bakın AK Parti var Bilkent'i kim yaptı? Yeni, muhteşem, yine aynı büyüklükteki hastanemizi yaptık, şehir hastanesi. Kim yaptı? Yine biz yaptık. Niye? Halk içinde bir nesne yok devlet gibi olmaya devlet, cihanda bir nefes sıhhat gibi. Durmadık. Usanmadık eserlerimizde, hizmetlerimizde yola devam ettik. Şimdi yine bir söz veriyoruz cumartesi günü yani 27 Mayıs. Ülkemizin demokrasi tarihinin en önemli yol ayrımlarından biri. Pazartesi 29 Mayıs. İstanbul'un fethinin yıl dönümü olması hasebiyle, şanlı tarihimizin en önemli zafer biri. Mamak 28 Mayıs sandıkları patlatıyor muyuz? Gümbür gümbür sandıklara gidiyor muyuz? Ben Mamak'a inanıyorum. Mamak evet derse yapar. İşte 27, 29, bu iki önemli günün arasında ne var, 28 Mayıs var. 28 Mayıs'ta inşallah acılarımızdan ders aldığımız ve zaferlerimizle gurur duyduğumuz bir şölene gelin diyorum. Pazar gününü çevirelim hazır mıyız buna?"

"85 milyonun tamamını hizmetkarıyız"
Kökenine inancına, mezhebine, meşrebine, siyasi tercihine bakmaksızın her bir insanın bu kutlu yürüyüşte yeri almasını arzu ettiklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Hazreti Mevlana'dan ilhamla 28 Mayıs gecesini dünü dünde bırakıp yeni şeyler söyleyeceğimiz taze bir başlangıç haline dönüştürmek için bizimle olmanızı bekliyoruz. Siz yapar mısınız? Yapar mısınız? Gönlümüzde kollarımızda sonuna kadar açıktır. Çünkü biz 85 milyonu cumhurbaşkanıyız. 85 milyonun tamamını hizmetkarıyız. 85 milyonun her birinin geleceğine ışık tutuyoruz. Ankara'nın bize işaret ettiği yol budur. Biz de her vakit olduğu gibi bugünde siz ne diyorsanız onu söylüyorum. Siz gençler hangi istikameti gösteriyorsanız oraya doğru yürüyoruz. Bunun için sizlerden çevrenizdeki komşularınızı, eşinizi, dostunuzu, akrabalarınızı pazar günü mutlaka sandığa gitmeye ve tercihlerini doğrudan yana kullanmaya teşvik etmenizi bekliyorum. Gençler unutmayın en büyük düşmanımız rehavettir zafer sarhoşluğudur. Biz sandığı boş bırakırsak gelir birileri orayı doldurur” ifadelerini kullandı.

"Yurt dışında çok güzel bir tablo sergilediler"
Yurt dışındakilerin telefonlarla muhakkak aranması gerektiğini ve oy kullanma işleminde bugün son gün olduğunu kaydeden Erdoğan, "İnşallah neredeyse yurt dışında 2 milyona yaklaştı kullanılan oy. İstiyoruz ki yurt dışında inşallah gümbür gümbür oylar gelsin. Yurt dışında çok güzel bir tablo sergilediler. Aynı kararlı tutumu pazar günü ülkemizin tüm şehirlerindeki sandıklarda da göreceğimize inanıyorum. Tüm bunu Malatya'da gördüm 50 bin insan katıldı. Sonra Sivas'a gittim. Sivas'ta 100 bin kişiyle mitingimizi yapmış. Yiğidolar acayip geliyor. Kardeşlerim her fırsatta altını tekrar tekrar çizdiğim gibi bizim siyasetimiz eser ve hizmet siyasetidir. Ankara-Sivas yüksek hızlı treni yaptık mı? Fuat Bey ilk açılışını yaptı. Ben de dün tekrar gittim. Meğerse coşku acayip. Ama biz Sivaslı arkadaş vardı, yedili masanın çevresinden yedi masanın çevresindeki arkadaş hala Sivas'a gidemedi. Halbuki bak trende hazırladık sana yüksek hızlı tren. Konforu yüksek. Onunla da gidebilirsin. Gidemedi. Gidemedi. Niye? O bay bay Kemal'in takdimiyle görevliydi onu yaptı. Ama biz gidiyoruz. Niye? Biz Sivas'ı Allah için seviyoruz. Ve Cumhur İttifakı Sivas'tan dört milletvekili çıkardık. Beşin, dördünü hamdolsun bize verdi. Biz tabii Sivas'ı boş bırakmadık, bırakmayız. Biz hatta istismar siyaseti yapmadık. Hele hele yalan siyaseti asla yapmadık. Milletimize yapmayacağımız şeyi söylemedik. Söz verdiğimiz her şeyi de yapmak için gece gündüz çalıştık. Biliyorsunuz, bir de hayatı yalan üzerine kurulu olanlar var. SSK'yı batırmakla başlayan kariyerini bir kaset kumpasıyla CHP'nin başına monte edilerek sürdüren bu kişi şimdi bu ülkeyi yönetmeye talip” dedi.İHA

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler
Bunlar da İlginizi Çekebilir