Dahiler sahnede

OMÜ Uzaktan Eğitim Merkezi (UZEM) Konferans Salonu’nda gerçekleşen panelde konuşmacı olarak Lefke Avrupa Üniversitesi Özel Eğitim Öğretmenliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ayşegül Ataman, Atakum Rehberlik Araştırma Merkezi (RAM) Müdürü Ali Cengiz Ciğerci, üstün yetenekli öğrenci Şimal Avcı, üstün yetenekli öğrenci velisi Canan Asal yer aldı. 
Panele; Rektör Prof. Dr. Sait Bilgiç, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Vedat Ceyhan, Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Seher Balcı Çelik, Rektör Danışmanı Prof. Dr. Yüksel Ardalı, Samsun Bilim ve Sanat Merkezi (BİLSEM) Müdürü Aydın Peker ile BİLSEM öğretmenleri, üstün yetenekli öğrencilerin velileri, öğretim üyeleri ve öğrenciler katıldı. 
Panelin açılışını yapan Samsun Bilim ve Sanat Merkezi Müdürü Aydın Peker, “Rektörlüğümüz tarafından düzenlenen bu panelde olmaktan son derece heyecanlı ve gururluyuz. Başta aileleri olmak üzere sınıf öğretmenleriyle iş birliği hâlinde üstün yetenekli çocukların psikolojik ve sosyal ihtiyaçlarının belirlenip bu konuda farkındalık oluşturulması gerekiyor. Bu panelin de buna hizmet edeceğini düşünüyorum. BİLSEM ailesi olarak öğrenciler ve velileriyle birlikte burada bulunmaktan mutluluk duyuyoruz” dedi. 

“Farklılığı olan her bireye temas etmeliyiz” 
Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Vedat Ceyhan, “Farklılıkların gücünden yararlanamamak bir toplumun gözden kaçırabileceği en büyük konudur. Biz bu farklılıkların en özeli olan üstün yetenekliler, üstün zekâlılar, dâhiler ile birlikte dertlenelim ve konuşalım diye buradayız. Bana göre iç içe geçmiş sosyal meseleler var. İnsanoğlu, hayatına doğayla mücadele içerisinde başladığı için her şeyi kontrol altına almak istemiş. Toplayıcılıkla başladığı evrendeki hayatına, bitkileri kontrol altına alarak devam etmiş. Daha sonra riskleri, belirsizlikleri kontrol altına almış. O kadar kontrolcü olmuşuz ki yaşam biçimimiz ve eğitim sistemimizi bile belli bir standartta almışız. Oysa en değerli şey değil midir ki insanları farklılığıyla mukabele edip onların farklılığıyla ilgilenmek. Modern eğitim sistemimiz; bireylerin farklılığını dikkate alan, hedef kitleyi özel analiz eden, eğitim-öğretim materyalini buna göre geliştiren bir sistem. Tabii ki güçlüklerimiz var. Ama bu güçlüklerin en önemlisi standart kalıpların dışına çıkmamaktır. Bir toplum empati yapamazsa, farklılıkların gücünden yararlanamazsa ilerleyemez. Farklılığı olan her bireye temas etmeliyiz, değer vermeliyiz ve de değer verdiğimizi hissettirmeliyiz. Farklılıkları olan insanlarla topluma katma değer sunmalıyız. OMÜ olarak ne yapabiliriz diye düşündüğümüzde bu işin gönüllülük esasına dayandığını fark ederek bu işe başladık. Çok şanslıyız çünkü Rektörümüz; Üniversite çatısı altında çok büyük sosyal sorumluluk projelerine imza atıyor ve bu konuya ayrıca önem verdi. Desteğinin sınırı olmadan gönülden bir katkısı var. Bizde 30-35 kişilik bir çalışma ekibiyle farkındalık, paydaş ilişkileri, eğitici ve veli gurupları oluşturduk. Farklılıklarımıza saygı duyacağız ve onlarla birlikte ilerleyeceğiz. Emeği geçen hocalarımıza ve katkı sağlayan herkese teşekkür ediyorum” diye konuştu. 
Açılış konuşmalarının ardından BİLSEM çocuk korosu; müzik öğretmeni Ufuk Gökcan yönetiminde ülkenin mozaiğini yansıtan Romence, Gürcüce, Çerkezce, Arapça gibi dillerde hazırlanan şarkılar seslendirildi. 
Koronun ardından üstün yetenekli öğrenciler tarafından hazırlanan projelerin sunumları gerçekleşti. 
BİLSEM Teknoloji ve Tasarım öğretmeni Abdullah Kerim Maral’ın danışmanlığında robotik alanda hazırlanan proje ile Millî Eğitim Bakanlığı 13. Robot Turnuvası’na katılan ve TEKNOFEST’e davet edilen Zeynep Ezgi Üner, sürücüler için otomatik güneşlik “GÜN-GÖR” adlı projesini sundu. 

BİLSEM Kimya öğretmeni Dr. Yasemin Soydaş Bozkurt’un danışmanlığında Ravza Dündar ve Yahya Bartu Demir tarafından hazırlanan “Lignin Biyopolimer Hümik Asit ve Asetilsalisilik Asit Katkısının Fasulye Çimlenmesine Etkisinin İncelenmesi” başlıklı sunumda ise elde edilen veriler paylaşıldı. 
BİLSEM Coğrafya Öğretmeni Gökher Şükrü Baylan’ın danışmanlığında Mert Kapukıran ve Burak Boz tarafından hazırlanan “Üstün Yetenekli Öğrencilerin Zorba ve Kurban Davranışlarını Sergileme Sıklıklarının Ebeveyn Stilleri, Demografik Değişkenler ve Akademik Etmenlerle Olan İlişkisinin Samsun BİLSEM Örneğinde İncelenmesi” ve inceleme sonucu varılan bulgular aktarıldı. 
Son olarak BİLSEM Resim Bölümü öğretmeni Hülya Akdağ rehberliğinde başarıları ve yeteneğiyle beğeni toplayan 3. sınıf öğrencisi Aleyna Okuyucu, kendi sanat yolculuğunu ve resim tutkusunu katılımcılarla paylaştı. 
Sunumlardan sonra ise moderatörlüğünü üstün yetenekli öğrenci Melis Şahin’in yaptığı panel gerçekleşti. Panele konuşmacı olarak katılan üstün yetenekli öğrenci Şimal Avcı, özel yetenekli birey olmanın olumlu ve olumsuz yanlarını, yaşadığı deneyimleri anıları eşliğinde paylaştı. Bir diğer panelist üstün yetenekli öğrenci velisi Canan Asal da ailelerin üzerine düşen görev ve sorumlulukları aktardı. Panelistlerden Atakum Rehberlik ve Araştırma Merkezi Müdürü Ali Cengiz Ciğerci ise Merkezin çalışma alanları ve gelecekte olması gereken hususlar üzerinde durdu. 
Panelin son konuşmacısı olan ve alanında 50. yılını dolduran Lefke Avrupa Üniversitesi Özel Eğitim Öğretmenliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ayşegül Ataman ise dâhi kavramı, dâhi insanların özellikleri, ailelerin ve eğitim kurumlarının görev ve sorumlulukları hakkında düşüncelerini paylaştı. Panelin sonunda konuşmacılar katılımcıların sorularını da yanıtladı. 

“Üstün zekâlılara sunulacak olanaklar ayrıcalık değildir” 
Panelin kapanış konuşmasında duygu ve düşüncelerini ifade eden Rektör Sait Bilgiç, “Bir ülkenin en önemli potansiyeli insan varlığıdır. Bu varlığı iyi değerlendiremeyen hiçbir ülkenin gelişmesi mümkün değildir. Hiçbir gelişmiş ve zengin ülke insan kaynağını ziyan ederek o noktaya ulaşmamıştır. Aksine bu ülkeler, insanlarını planlı ve programlı bir şekilde eğiterek ve değerlendirerek o seviyeye gelmiştir. Üstün zekâlılara sunulacak olanaklar ayrıcalık değildir. Nasıl ki devletimiz daha zayıf ve dezavantajlı kişileri yukarı taşımak için daha fazla çaba sarf ediyorsa çok az bir dilimi oluşturan üstün zekâlılar açısından da her türlü imkânı sunmak zorundadır diye düşünüyorum. Bu vesileyle bu toplantıya katkı veren herkesi gönülden tebrik ediyorum, sağ olsunlar, var olsunlar. Bizler de Üniversite olarak bu çalışmaya ortak olmaktan mutluluk duyuyoruz” dedi. 

“Önemli olan; bu farklılıkları toplumun yararına dönüştürecek bir sinerji içerisinde değerlendirebilmektir” 
“Düşünen insan akıl eden insandır” diyen Rektör Bilgiç, Türkiye’nin barındırdığı potansiyel ve avantajlara değinerek şunları kaydetti: “Ülkemiz gelişme ve ilerleme bakımından en şanslı ve avantajlı ülkelerden biri. Çünkü sahip olduğumuz o müthiş insan potansiyelini iyi ve verimli değerlendirdiğimizde mazlum ve mağdur milletlerin ümidi olmuş bu ülkenin bunu başarma ihtimali çok yüksek. Tabii ki birbirimizi sevip sayacağız; yaradılıştan itibaren genetik kodlarımızda taşıdığımız bütün farklılıklara rağmen birlik-beraberlik içinde bu hedefleri gerçekleştireceğiz. Nasıl ki dış görünümümüzde farklılıklar varsa elbette zekâmızda da olacak. Önemli olan; bu farklılıkları toplumun yararına dönüştürecek bir sinerji içerisinde değerlendirebilmektir. Ama bunun temel taşını birlik ve beraberlik oluşturuyor. Bakmayın siz, en zekinizi alıp değerlendiriyorlar; bunu çok sevdikleri için değil, dünyaya daha iyi hükmedebilmek adına yapıyorlar. Lütfen buna aldanmayalım. Atalarımızın gözlerini kırpmadan kanlarıyla kutsallaştırdığı bu toprakları, daha çok çalışarak, daha güçlü ve müreffeh bir ülke yaparak yeni nesle teslim etme borcumuz var. Bu amaç da üniversitelerin üstlenmiş olduğu sorumluluğu layıkıyla yerine getirmesinden geçiyor. Samsun’a ilk adımı atarak İstiklal Mücadelesini başlatan başta Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere bize bu toprakları emanet eden tüm kahramanlarımızı rahmet, şükran ve minnetle yâd ediyorum. Rektörlüğümüz tarafından bu panelin gerçekleşmesinde emeği geçen herkese teşekkür ediyorum.” 

Panel; emek veren BİLSEM öğretmenlerine fidan sertifikası ve katkı sağlayan öğrencilere teşekkür belgesi verilmesiyle sona erdi.