Darbe girişimini fırsata dönüştüren akaryakıt istasyonları yandı

PÜİŞ Samsun Şube Başkanı Güler, darbe girişimi gecesinde uzun kuyruklar oluşan akaryakıt istasyonlarından bazılarının bu yoğunluğu fırsata dönüştürmeye çalışmasını eleştirdi. Güler, bu kişilerin cezasının hem halk hem de devlet tarafından verileceğini belirtti. Darbe girişimini fırsata dönüştürmek isteyen istasyonların kendilerini üzüntüye boğduğunu vurgulayan Güler, “Bu tür girişimler demokrasiyi sekteye uğratacak girişimlerdir. Her camiada olduğu gibi bizim camiamızda da zaman zaman hata yapan insanlar olacaktır. Ticaretin yazılı olmayan bazı kuralları vardır. Bu kurallardan bir tanesi tüketiciye güven vermek ve istikrarı sağlamaktır. ‘İtibarımı kaybetmektense paramı kaybetmeyi tercih ederim’ diye güzel bir söz de vardır. Çünkü parayı bir şekilde kazanabilirsiniz ama güveni ve itibarı kazanmanız kolay olmaz. Darbe girişimini fırsata çevirmek hoş şeyler değil. Bizler de bu durumdan camia olarak büyük üzüntü duyduk. Bu işi fırsata çeviren arkadaşlar bedelini en ağır şekilde ödeyeceklerdir. Bu arkadaşları tüketiciler de affetmeyecektir. İnsanları infiale sürükleyebilecek bu tür olayların hiçbirini tasvip etmiyoruz. 13 bin tane bayiden 10-15 tanesi bunu yaptı diye de bunu topluma mal etmenin hiçbir anlamı yok. Bunlar kendi içimizde de temizlenecektir. Bu kişiler hem dağıtıcı firma hem de Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu (EPDK) tarafından cezalandıracaktır” dedi.

“Karadeniz’de 4-5 firma belirlendi”
Karadeniz’de 4-5 firmanın girişimden fayda sağlamaya çalıştığını dile getiren Zafer Güler, “Böyle bir şey yapmanın hiçbir anlamı yok. Durum böyle olunca tüketici de alevleniyor. Aslında olan bir şey yok. Bir fiyat gelmemiş, kesintiye uğrayan bir şey yok. Biz ticaret erbabıyız. İnsanlara tacir olarak güven vermeliyiz. Bu durumu fırsata çevirenleri meslektaşımız olarak saymıyoruz. Darbe girişiminin yaşandığı gece Samsun’da 2 akaryakıt firması satışını durdurdu. Giresun’da bir istasyon yüzde 40 oranında bir farkla akaryakıt sattı. Bu firmaların cezasını dağıtıcı firma verdi. Lisansları iptal edildi. EPDK da bu işin peşine düşerek, o gün otomasyonlarda fahiş fiyatlarda akaryakıt satanları belirleyerek cezasını verilecek. Karadeniz’de bu işe bulaşan istasyonların sayısı 4-5 istasyon arasında” diye konuştu.

“Türkiye’de eskisi gibi 3-4 dağıtım şirketi yok”
Türkiye’nin artık güçlü bir devlet olduğunu ve çok sayıda akaryakıt dağıtım şirketinin bulunduğunu aktaran Güler, “Dağıtıcı firmalara EPDK’nın verdiği bir sınır var. Bu gibi durumlarda dağıtıcı firmaların stoklarında belirli olan mal olmak zorundadır. Bu tüketiciden ziyade, devletin ihtiyacı olarak belirli bir miktar stoklarda saklanıyor. Türkiye’de 90’ın üstünde dağıtıcı firma var. Bunun haricinde akaryakıt istasyonlarının da stokları var. Türkiye artık eskisi gibi bir ülke değil. Biz, akaryakıtımızı bitirene kadar satar, sonra da tekrar alırız. Türkiye, artık 70 cente muhtaç bir ülke değil. Dışarıdan mal alamayan bir ülke konumunda değiliz. Ülkemizde güçlü ve kurumsal firmalar var. Eskiden bunlar yoktu. Eskiden 3-4 tane dağıtıcı firma vardı. Bu girişim, bizim için de imtihan oldu. Kendi aramızda konuştuk. ‘Devlete-millete yardımcı olmalıyız’ dedik. ‘1 gecede yüzde 20-30 kazanmak için müşterileri bu tarz durumlara düşürmek iyi değildir’ diye düşündük. Çok münferit olaylar yaşadık. İnşallah bir daha böyle bir durum yaşamayız. Bizler akaryakıt sektörü olarak her zaman devletimizin yanındayız” şeklinde konuştu.
Şu anda akaryakıt fiyatlarında pek bir değişim olmadığını ifade eden Güler, doların yükselmesinden dolayı 4-5 kuruş artan akaryakıt fiyatlarının bu hafta sonu tekrar düşeceğini belirtti.