HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, "Ben çağrıyı tek taraflı falan yapmıyorum. PKK silahları susturmalı ve ellerini tetikten çekmeli. Buna karşılık hükümet de operasyonları durdurduğunu, ölümlere yer vermeyecek bir yaklaşımla diyaloğa ön açtığını ifade etmeli" dedi.
HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, parti genel merkezinde düzenlenen il eş başkanları toplantısı öncesi girişte gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını cevapladı.
HDP'nin yeni bir kararın aşamasında olup olmadığının sorulması üzerine Demirtaş, "Olağanüstü günler yaşıyoruz. Bu olağanüstü gelişmeleri değerlendirmek üzere partimizin bütün kurullarını olağanüstü toplantılara çağırdık. Hayır, biz yeni bir kararlaşma gerçekleştirmek için yapmıyoruz bu toplantıları" karşılığını verdi.
Toplumun "Şiddet yanlısı olanlar" ve "AK Parti gibi barış yanlısı olanlar" şeklinde kutuplaştırılmaya çalışıldığını savunan Demirtaş, "Türkiye toplumunun tamamı barış istiyor. Saray ve çevresi, onu iktidarda tutmak isteyenler dışında bu ülkede savaş isteyen yok. O nedenle hiç kimse birbirine karşı kin, düşmanlık besleyecek duygularla asla yaklaşmamalıdır. Bugünler geçecek, elbette bu zorlu, zahmetli, sıkıntılı günleri atlatacağız ve ülkemizde barışı hakim kılacağız. O nedenle kimse kimseye kinle, nefretle yaklaşma konusunda tahriklere kapılmamalıdır. Bizler hep birlikte barış sesi yükseltirsek bunların önüne geçeceğiz. Toplantılarımızı bu çerçevede gerçekleştiriyoruz" ifadelerini kullandı.
"HDP'NİN KAPATILMA İHTİMALİ SIFIR"
HDP'nin kapatılacağı iddialarına ilişkin soru üzerine Demirtaş, "Ben 'partimiz kapatılacak' demedim. 'Bunun çalışmasını yapıyorlar' dedim. Partimizin kapatılma ihtimali yüzde sıfırdır. 'Bir dava açtırabilirsek en azından HDP'yi Hazine yardımından muaf tutacak bir ceza çıkarabiliriz' amaç bu yoksa parti kapatılmayacağını kendileri de biliyorlar. Partimiz kapatılmayla ilgili en küçük suçlamayla itham edilemez çünkü yok böyle bir şey. Varsa hakkında soruşturma açılacak parti AK Parti'dir. Roboski'yi yapan onlardır, Gezi'yi yapan, 134 çocuğu sokakta, gösterilerde katlettiren ve gurur duyan onlardır, her gün yurt dışına yasa dışı silah gönderen, IŞİD terör örgütünü besleyen onlardır. Varsa hakkında soruşturma açılması gereken bir parti AKP'den başkası değildir. Yoksa ben partimiz kapatılacak vesaire bu anlamda bir şey ifade etmedim. Birileri heveslenmiş durumda, soruşturma açtırmaya çalışıyor fakat şunu da biliyoruz, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı nezdinde partimizle ilgili başlatılmış resmi bir soruşturma da yoktur. Bunu da öğrendik. Yargıtay'ın böyle bir resmi soruşturması henüz yok ama anladık ki AKP çevreleri soruşturmayı başlatmış kendi özel bürolarında. Bunu bir resmi soruşturmaya dönüştürmek için baskı yapıyorlar" yanıtını verdi.
"MUHATAP ALMAYAYIM EN İYİSİ"
Cumhurbaşkanı Danışmanı Burhan Kuzu'nun "Özel bürom yok" açıklamasının hatırlatılması üzerine Demirtaş, "Yani muhatap almayayım en iyisi. Müsaade ederseniz" karşılığını verdi.
"PKK SİLAHLARI SUSTURMALI"
"Operasyonların durdurulması çağrınız samimiyetsiz bulunuyor. İlk önce şehit haberleri gelmeye başlandı denildi. Şehit haberleri neden hala gelmeye devam ediyor? Kandil'le görüşebildiniz mi?" sorusuna ise Demirtaş, "Görüşemedik, biliyorsunuz Türkiye'de bir müzakere yasası var ve bu yasa çerçevesinde taraflarla görüşme yapan kişilerin bu konuda yasal güvencesi var. Biz bugüne kadar yaptığımız bütün görüşmeleri bu yasa çerçevesinde yaptık. Yeniden yaparız ama bu koşullarda, Kandil'de sivil insanların bombalandığı koşullarda biz heyetimizi oraya nasıl göndereceğiz? Bu ciddi bir handikap. İkincisi, ben çağrıyı tek taraflı falan yapmıyorum. PKK silahları susturmalı ve ellerini tetikten çekmelidir. Buna karşılık hükümet de operasyonları durdurduğunu, ölümlere yer vermeyecek bir yaklaşımla diyaloğa ön açtığını ifade etmelidir" karşılığını verdi.
Demirtaş, şöyle devam etti:
"Şunu da altınız çizerek belirtiyorum, çarpıtacak birileri, bakın ben 'devlet silah bıraksın' demiyorum, devlet silah bırakır mı? Silahsız devlet olmaz, kendini bir şekilde koruyacak ama elinden tetikten çekmek başka bir şeydir. Karşılıklı ateşkes durumundan, ateş etmeme durumundan söz ediyorum. Bu çağrı aynı zamanda acil olarak PKK'yadır. Tabii ki ölümler geldiği her gün siyaseten konuşmak, çözüm aramak zorlaşır. Siyasetin alanını daraltan şey silahtır, şiddettir. Hükümetin de bir şekilde buna hizmet eden politikalarından vazgeçmesi lazım. Yani biz bir taraftan silahları susturmaya, durdurmaya çalışıyoruz HDP olarak, sivil toplum örgütleriyle, barışseverlerle birlikte bir yandan da hükümet partimizi kapatmak, dokunulmazlıkları kaldırmakla bir şekilde baskı altına almak istiyor. Siz demokratik siyaset kanallarını tıkamak yerine tam tersine demokratik siyaseti büyütecek, itibar kazandıracak bir yol izlemelisiniz ki şiddeti hep birlikte bertaraf edebilelim."
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.