Milli Eğitim Bakanlığı’nın son yıllarda uygulamaya koyduğu “proje okulu” sistemi üzerinden yapılan öğretmen ve yönetici atamaları, Eğitim-İş Sendikası’nın sert eleştirilerine hedef oldu. Sendika tarafından yapılan yazılı açıklamada, bu atamaların objektif kriterlerden yoksun olduğu, kayırmacılığı beslediği ve eğitimde eşitsizliği derinleştirdiği ifade edildi.
“MEB Keyfi Atama Yapıyor, Liyakat Yine Reddediliyor”
Açıklamada, proje okullarında görev yapan binlerce öğretmenin görev sürelerinin gerekçesiz olarak uzatılmadığına, yeni atamaların ise hangi ölçütlere göre yapıldığının açıklanmadığına dikkat çekildi. “Kıdemli, yüksek lisans ve doktora sahibi, başarı belgeleri olan öğretmenler dahi atanmazken; hangi kriterlere göre atama yapıldığı kamuoyuna açıklanmıyor” denildi.
“Proje Okulları: MEB’in Keyfi Atama Projesi”
Sendika, proje okullarını “MEB’in istediğini atama projesi” olarak tanımlayarak, bu okulların siyasetin ve yandaş sendikaların makam ve koltuk dağıtımına dönüştüğünü savundu. Proje okul sisteminin, eğitimde adaleti ve hakkaniyeti yok sayan bir yapıya dönüştüğünün altı çizildi.
Eğitim-İş: “Hukuksuzluklara Seyirci Kalmayacağız”
Eğitim-İş, açtıkları ve kazandıkları davalara dikkat çekerek, mahkemelerin Bakanlığın yetkilerini keyfi kullanamayacağına hükmettiğini hatırlattı. “Bakanlığın atama ve yer değiştirme yetkisi vardır ancak bu yetkiler somut, objektif kriterlere dayanmalı ve gerekçelendirilmelidir” ifadeleriyle yargı kararlarını gündeme taşıdı.
“Bu Mücadeleden Vazgeçmeyeceğiz”
Eğitim-İş açıklamasında, eğitimdeki çağ dışı ve ayrımcı politikalara karşı hem hukuki hem de örgütlü mücadeleyi sürdüreceklerini vurgulayarak, “Okullarımız eğitim yuvasıdır; bu yuvalar cemaatlerin, tarikatların, yandaşların değil; Cumhuriyetçi, laik ve idealist öğretmenlerin olmalıdır” mesajını verdi.
ZAFER CAN KARAHAN
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.