2 gündür yerel bir gazetede manşetten verilen bir haber, beni insan olarak çok üzdü. Memleketin işi gücü bitti, mesele İmam Hatip Müdiresine kaldı.

El vicdan! Bu mu gazetecilik?

Çarşamba Kız İmam Hatip Lisesi Müdiresinin dekolte resmini bir yana koyarak, devletin memurunun, bir eğitimcisinin giydiği kıyafetten dolayı haber yapıyorsun. Bu beni son derece rahatsız etti. Müdire hanımı tanımam. Bir kere bile konuşmuşluğum yoktur. Ne yapmış bu müdire hanım? Okulda öğrencilerini mi üzmüş? Personelini mi üzmüş? Görevini kötüye mi kullanmış? Devletin okuluna mı zarar vermiş? Yoksa ülkeyi bölme noktasında terör suçu mu işlemiş?

Yerel gazetenin haberinde bunlarla ilgili hiçbir suçlama yok. Neymiş? Kısa kollu kıyafet giymiş. İnsanların özel hayatına müdahale etme hakkını sizlere kim veriyor? Muhafazakâr bir insanım lakin insanları sadece bu durumdan dolayı yargılayamazsınız. Hem de öğretmenlik gibi kutsal bir meslek mensubu iken…

Olmadı…

Bende o yerel gazetenin abonesiyim ve sahibini hiç görmedim. O yerel gazetenin genel yayın müdürü ile oturup bir bardak çay içmişliğim yoktur. Sadece kendisinin köşe yazılarını takip ediyorum. Beğenirim de…

Lakin o beyefendi bu yazımı okuyup da rahatsız olmazsa artık onunda samimiyetinden kuşkulanmaya başlarım. Sadece haber olsun diye insanları karalayan haberleri rahatsız edici bulurum.  Eğer bu sorun çözülmez ise Çarşamba’da okuru azalacaktır. Sadece yazılarını takip ettiğim bu insanın bu problemi çözeceğini umut ediyorum.

22 Ekim Perşembe günkü başlığının arkasında, referanslarının Milli Eğitim Müdürü ve Çarşamba Belediye Başkanı Hüseyin Dündar’ın olduğunu yazıyor. Bu arada şunu da söylemeden geçemeyeceğim. Hüseyin Dündar’ın referans olmadığı bir iş var mı?

Onun referans olmadığı bir iş ne gördüm ne de duydum. Bu gidişle de görmediğimiz bir gün duymadığımız bir gün olacak.

İşin aslı Allah aşkına! İnsan basit düzeyde ticaret bile yaparken birilerini referans olarak ister. Bu ülkede referans verilmeden hangi iş yürüyor? Böyle küçük haberleri bırakınız! Elinizde referans olanlar hakkında başka belgeleriniz varsa onları yazın ve haber yapın. Ülkede bu kadar sorun varken bir müdire hanımın kıyafeti mi gözünüze çarptı? Böyle ucuz haberler peşinde koşacağınıza, halka daha yararlı haberler ulaştırın. Herkes işini en iyi şekilde yaptığı sürece, benim açımdan millete en iyi hizmeti yapmış demektir.

İsmini vermek istemediğim o haberin altına imzasını atan kardeşim son sözüm ve önerim sana. Gerçi akıl vermem pek uygun düşmez. Ama benim görüşüm bu yönde. Zararın neresinden dönersen kardır. Müdire hanımdan özür dileyen bir tekzip haberi yayımlarsanız sizin için daha iyi olur. Ve öyle olursa bir erdemli gazetecilik örneği sergilenmiş olur. Saygılarımı sunarım.