‘Hızır gibi yetiştin’
Çocukluğumuzdan hatırlarız anne, babaların,
Hıdırellez hazırlıklarını...
Çocuklarının ellerimizden tutup dilek dilemek için,
Kutsal sayılan ağaçlara bez bağlayıp umut doldurmayı.
İşin aslı olayın gerçeği Hızır ile İlyas (a.s.),
İşin aslı İlyas (a.s.) ve Hızır (a.s.) hikaye ve rivayetleridir.
Yıl boyunca biri karada diğeri denizde dolaşan iki yoldaş,
Bir gece karanlığında buluşup, tabiata can vermeye sözleşirler.
Rivayet ve efsanelere göre karanlık dünyadaki,
Dirilik Suyundan içip daimi yaşayan,
Ölüp-diriltebilen doğayı sembolize edilerek,
Ebediyetin göstergesiyle sarmalanan mitolojik varlık!
Bu güne Orta Asya Türkleri ‘Kıdır’ derken,
Türk mitolojisinde peygamber, evliya, ata gibi isimlerle anılır.
Hızır'ın inancımızda önemli bir yeri vardır.
Hızır’ın ne yapacağı belli olmaz.
Musibet getirebilir gibi görünse de,
Olayın sonucunda mutlaka bir “hayır” bulunur.
‘Kul sıkışmayınca Hızır yetişmez’ sözü,
Bir kişinin başı sıkıştığında hiç beklemediği bir yerden gelen,
Yardım sonucunda ‘Hızır gibi yetiştin’ türü deyişler.
Hepsi Hızır'ın zor durumda kalanın imdadına yetişmesi
Gibi çözülen sorunların çözücüsü Hızırın anılması bu yüzdendir.
***
Velhasıl kelam; Ülkemizde önce 17/25 operasyonu ve sorunu,
Ardından hain kalkışma, ihanet sarmalı ve Ülkeye yaşatılan dertler…
Doğu ve güneydoğuda çukur- hendek savaşları,
Suriye, Irak gibi ülkelerde yaşanan savaş ve yıkımlar.
Yetmedi şimdi Müslüman ülkelerde ki sorunların yanı sıra,
Ülkemizde bu defa deprem gerçeğinin kendini hatırlatması.
99 depremi acı ve yası yeni yeni unutturulmaya çalışılırken,
24 Ocak Elazığ- Malatya depremi.
Şükür ucuz atlattık ve yaşananlardan bir nebze ders almışız gördük.
Dün Manisa merkezli 4.8 ve 5.1 arasında değişen yeni bir deprem.
Korku, endişe ve halkta büyük bir panik...
Yeter mi bunca musibet: YETMEZ!..
Ekonomik kriz, enflasyon, siyasi belirsizlik,
Erken seçim oldu- olacak dedikoduları…
Velhasılı kelam…
Önümüzde Türkiye için çook zor bir süreç ve dönemeç var.
Bu virajı sağlam, düzgün, güçlü, inançlı ve imanlı alabilirsek,
NE ALA!
Alamadığımız gün vay halimize.
O nedenle şimdiden diyorum ki;
Tüm dileklerin kabul olması dileğiyle;
Barış, sevgi, ekonomik güç, saygı, birlik beraberlik,
İnsanlığın herkese göre içinde gizlediği hüzünleri,
Kırmızı bir gül ağacında kızarıp kaybolsun.
Huzur dört bir yanımızı sarsın.
O nedenle diyorum ki;
“Kul sıkışmayınca Hızır yetişmezmiş” YALAN MI?
Türkiye’nin huzuru ve refahı için Hızır’ a ihtiyaç yok.
Biz kendimize dönüp, Atamızı, töremizi, tarihimizi unutmayalım.
Kimse bize ekonomi ile, enflasyon ile diz çöktüremez; Yalan mı?
Yeter ki ilahi makama asi olmayalım, onu unutmayalım yeter…
Mutlu ve (sağ)-lıcakla kalın…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.