Trabzon Ticaret ve Sanayi Odası Meclis toplantısında fındık konusunda görüşlerini açıklayan Meclis Üyesi Edip Sevinç, başkanı olduğu Fındık İhracatçıları Birliği’nin yaptığı 733 bin ton fındık rekoltesinin arkasında olduklarını belirterek bu yıl çok bereketli bir yıl olacağı görüşünü paylaştı. “Fındık rekoltesinde her zaman için tartışmalar olur” diyen Sevinç, “Ancak güzel bir atasözümüz var, ‘ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz.’ Daha önce yapılan fındık rekoltelerinde kim ne söyledi bakılır. Nasıl realite olmuş ona da bakılır. Kim doğru söylemiş inanır ve ona göre kararınızı verirsiniz. Fındıkta 400 bin aile var. 2.5 milyon seçmen var. Bu politikacının aklını döndürüyor. Ne yapacağını şaşırıyor. Aman fiyatlar düşer ben ne yaparım. O zaman fındık azdır, diyor. Ama benim rekolte tahminini yaptığım kadar Avrupalı alıcı da uydudan bu tahmini yapıyor. 2, 2.5 milyar dolar Türkiye’den fındık ithal ediyor. Gelip bakmaz mı bahçelerde ne kadar fındık var veya yok. Fındık ihracatçıları birliği olarak son sekiz senede yüzde 2 dahi yanılmadık. Bu yıl 5 defa sayım yaptık. Şubat, Mayıs’ta iki kez, Haziran ve Temmuz aylarında olmak üzere yapıldı. Bizim sayımıza göre 733 bin ton fındık var ve gayet bereketli bir yıl. Bahçelere çıkıldığında fındığın ne olduğu meydanda. Yaz döneminde fındıkta yanma Haziran ayında olsa bir miktar etkili olabilirdi. Temmuz ayında az bir yanma oldu. Sahil kesiminde bir miktar randımana etki edebilir. Esas fındık 250 metrenin üzerinde yanı geçen yıl hiç fındık olmayan yerlerde. Bu da sonucu etkilememektir” dedi.
Fındık fiyatlarının çok düşmeyeceğini ve bu konuda çok meraklanılmaması gerektiğine işaret eden Sevinç, “Köylü artık fındığın sahibi olduğunu öğrendi. Devlet aradan çıktı. Serbest piyasa herkese her şeyi öğretti” ifadelerini kullandı.
YEŞİL YOL’A İŞ ÇEVRELERİNDEN DESTEK ÇAĞRISI
TTSO’nun bütün toplantılarında turizmin konuşulduğuna dikkat çeken Sevinç “Gerçekten de sanayi yatırımlarının çok açık olmadığı bir il için turizm altın bir fırsat ve işlerde iyi gidiyor. Ama bazen de inisiyatif kullanmak ve tavrımızı da açık ve net bir şekilde ortaya koymak zorundayız. Malum bir Yeşil Yol Projesi var. Yaylalardan yol geçecek. Evet Türkiye demokratik bir ülke herkes görüşünü söyleyebilir. Herkes tavrını da ortaya koyabilir. Onlara da saygı duyuyorum. Ama eğer bir ülkede yatırım için her proje bu şekilde direnç görürse bunun karşısında da biz iş dünyası gerekli tepkimizi ve tavrımızı koyamazsak ilkeli duruş içerisinde olamayız. Her istemezük diyen her yatırımı engelleyemez. Trabzon Ticaret ve Sanayi Odamız olmak üzere başta yönetim kurulumuzdan istirham ediyorum. Nasıl teröre karşı ortak tavır alıyorsak. İş dünyası olarak da yatırımların engellenmesine, yolların engellenmesine tavır koymamız gerekir. Şimdi aynı zihniyet Karadeniz Sahil Yolu’nun yapılmasına da karşı çıktı. En büyük gerekçelerinden bir tanesi de Karadeniz halkının deniz ile irtibatının kesileceği idi. Ben Karadeniz’de bu kadar denize girildiği ve denizle hemhal olunduğu bir zaman dilimini de hatırlamıyorum. Trabzon’dan Samsun’a kadar her yer plaj” ifadelerini kullandı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.