Çarşamba Mustafa Kemal Güneşdoğdu yerleşkesinde bulunan fakülte binasında yer alan fotoğraf stüdyosu, düzenlenen atölye çalışması ile kullanıma açıldı. Birçok üniversite stüdyosunda olduğu gibi OMÜ İletişim Fakültesi fotoğraf stüdyosunun kurulmasında desteğini esirgemeyen Doç. Dr. Mehmet Koştumoğlu, açılışta da yalnız bırakmadı.
Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Öğretim Üyesi olan Doç Dr. Mehmet Koştumoğlu, atölye çalışması öncesi İletişim Fakültesi Medya ve İletişim Topluluğu’nun düzenlediği “Fotoğraf ve Digital Teknoloji” konulu söyleşide öğrenci ve akademisyenlerle buluştu.
İletişim Fakültesi konferans salonunda yapılan söyleşiye Dekan Prof. Dr. Nurdan Öncel Taşkıran, akademik personel ve öğrenciler katıldı.
.jpg "iletisim-fakultesi-fotograf-studyosu-kurdu-(1).jpg")
“FOTOĞRAF IŞIKLA YAZILAN BİR YAZIDIR”
11 yaşından beri fotoğrafla uğraştığını söyleyen Doç. Dr. Mehmet Koştumoğlu, konuşmasına elindeki fotoğraf makinelerinin tarihçelerini anlatarak başladı. Koştumoğlu “Fotoğrafın kimyası 200 yıla dayanır. Fotoğraf aslında ışıkla yazılan bir yazıdır. Fotoğraf makinesi karanlık bir kutudan ibarettir, enstantane sayesinde çevredeki ışığı alıp bize fotoğraf halinde sunar” dedi.
3D fotoğraf makinesini öğrencilere uygulamalı tanıtan Koştumoğlu, teknolojinin geldiği son noktanın yakında hologram şeklinde fotoğraflardan oluşacağını söyledi. Moonlight fotoğraf makinesinden de bahsetti. Koştumoğlu, “Moonlight diğer makinelerden farkı aynasız olmasıdır. Karanlıkta gün ışığındaymış gibi çeken tek makinedir” dedi.
.jpg "iletisim-fakultesi-fotograf-studyosu-kurdu-(2).jpg")
"DÜNYANIN EN GÜZEL FOTOĞRAFI SİYAH-BEYAZDIR"
Koştumoğlu, “Günümüzde birçok fotoğrafçı var. Bunlardan birçoğu photoshop tekniği kullanıyor. Ben photoshop kullanmaya karşıyım. Önemli olan fotoğrafın salt halini yakalayabilmektir. Dünyanın en güzel fotoğrafı siyah-beyazdır” diye konuştu.
İyi fotoğrafın nasıl çekileceğini anlatan Koştumoğlu, “Fotoğraf çekebilmek için önce fotoğraf makinesine, sonra yeterli ışığa, en son olarak da bir objeye ihtiyaç vardır. Ama en önemlisi deklanşöre basmaktaki o karar anıdır. Nasıl ki bir silahta namlunun ucunu gördükten sonra tetiğe basmak için önce bir boşluk varsa, deklanşörde de böyledir. Ama en önemli olan o an tetiği çektikten sonraki andır” diyerek konuşmasını sonlandırdı.
Fotoğraf stüdyosunun kurulmasında yardımcı olduğu için Doç. Dr. Ahmet Oktan, Doç. Dr. Mehmet Koştumoğlu’na teşekkür belgesini takdim etti.
Son olarak Koştumoğlu öğrencilerin daha iyi kavrayabilmeleri için fotoğraf stüdyosunda küçük bir eğitim verdi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.