Kenevirin, arı katili "varroa"dan koruduğu ortaya çıktı

OMÜ Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Güler’in denetiminde öğrencisi Ömer Yılmaz’ın yüksek lisans tez projesi kapsamında bazı kaynak ve yetiştiriciler kenevir bitkisinin arılar için yararlı olduğuna ilişkin söylemleri üzerine çalışma yapıldı. Proje OMÜ Bilimsel Araştırma Birimi (BAP) tarafından desteklendi ve Samsun’un Havza ilçesi kenevir bitkisi ekim alanında 2020 yılında yapıldı. Bu amaçla ayçiçeği, kenevir ve kır çiçeği alanlarına belirli sayıda arı kolonileri yerleştirildi.
Yapılan çalışmada özellikle sonbahar döneminde doğada çiçekli bitkilerin tükendiği dönemde çiçek açan kenevir bitkisi arılar için çok değerli bir gıda kaynağı olduğu belirlendi. Kenevir bitkisi, özellikle arılar için elzem olan polen (protein, vitamin, mineral madde, yağ asidi gibi) kaynağı yönünden çok zengin olduğun ortaya çıktı. Kenevir ekim alanlarında barındırılan arıların daha iyi yavru yetiştirdikleri, daha sağlıklı oldukları, daha fazla ergin arıya sahip oldukları, kışa daha güçlü girdikleri ve bal yaptıkları belirlendi. Çok kritik bir dönem olan yaz sonunda kenevir bitkisi arıda yavru üretimini arttırmış ve bu sayede arıların kış döneminde daha az zayiat verdikleri görüldü. Yapılan çalışmada en önemli detaylardan bir tanesi ise kenevir alanındaki arı ailelerinde hem yavru gözlerinde hem de ergin arı üzerinde parazit (varroa destructor) miktarı yüzde 70 daha az oldu. Bunun kenevir bitkisi nektar ve poleninde mevcut olan kanabinoid bileşiklerinin varlığından kaynaklandığı düşünülüyor.
Konuyla ilgili Prof. Dr. Ahmet Güler, "Kenevir bitkisi, varroa akarı ile mücadelede kimyasal mücadeleye iyi bir destek kaynak oluşturuyor. Arıcıların yaz dönemi sonuna doğru kır çiçeğinde yapılan esas bal hasadından sonra arılarını kenevir ekim alanları çevresinde bulundurmaları önemli yararlar sağlayacaktır. Arı varlığı ve bal üretimi yönünden dünyada ikinci sırada bulunan Türkiye’de arıcılık sektörüne destek anlamında kenevir ekiminin teşvik edilmesi önemli yarar sağlayacaktır” dedi.