CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Almanya’daki temasları kapsamında Berlin’de bulunan Maritim Hotel’de Türk vatandaşlarıyla bir araya geldi. İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan programda partililerine seslenen Kılıçdaroğlu, daha önce de Almanya’ya geldiğini ifade ederek, “Ama ilk kez konuştuğum siyasi partilerle ve siyasilerle şu tabloyu gördüm. İlk kez Türkiye hakkında bu kadar karamsar bir tablo gördüm” dedi. Herkeste kaygı olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, konuşmasını şu şekilde sürdürdü:
“Bu kaygıyı taşıyanların hiçbirisi Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı değil ama demokrasiye inanıyorlar bunlar. Ama özgürlüklere inanıyorlar, yargı bağımsızlığına inanıyorlar, kadın erkek eşitliğine inanıyorlar, yüksek ahlaki standartların yakalanmasını istiyorlar. O standartların her yerde ve özellikle de Türkiye’de de olmasını istiyorlar. Ama bunlar ciddi bir karamsarlık içinde. Acaba Türkiye nereye gidiyor diye. Bu sohbeti yapmamanın temel nedeni bu. Türkiye nereye gidiyor. Demokrasi çıtasında gerilere düştük. Bunun sorumlusu da 12 Eylül darbesini yapanlardır. O dönemin hukukunu oluşturanlardır. Biz darbe hukukunu değiştirmediğimiz sürece çağdaş anlamda bir demokrasiyi Türkiye’ye taşıyamayız. Bunu herkesin bilmesini istiyorum. Demokrasi nedir. Demokrasi 4 yılda bir sandığa gidip oy kullanmak mıdır? Hayır. O sadece demokrasi içinde bir ayrıntıdır. Demokrasi insana saygı duymak demektir her şeyden önce. Demokrasi bir kültür işidir. Demokrasi bir ahlak işidir. Demokrasi hakça yaşama işidir. Demokrasi kimsenin aç ve açıkta olduğu rejimi yaratmaktır. Demokrasi güçlü bir sosyal devlet demektir. Demokrasi işsizlik karşısında toplumun susması demek değildir. Bir bildiriye imza attı diye aydınlar hapse atıldığında sessiz kalmak demek değildir. Demokrasi haksızlık karşısında susmak demek değildir. Demokrasi haksızlık karşısında sesiz kalan şeytan demektir. Demokrasi budur."
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.