MANİFESTO

Sevgili ve değerli okurlarım.

Önce bu gün köşe yazıma "Manifesto'nun" sözlük anlamının ne olduğunu anlattıktan sonra konuya girmek istiyorum.

MANİFESTO: "Toplumsal bir hareketin duyurulması ve savların belirtilmesi üzerine kurulan, bir akımın, bir hareketin oluşunu bildiren yazılara manifesto ya da bildiri denmektedir." 

Bu yazımda bu başlığı yazma konusunu bir kuyumcu arkadaşımla konuşurken, "İyi yakışır" dedi.

Bu günkü konum Çarşambaspor- Güzelorduspor maçının analizi kesinlikle değil ve hatta dün kendi saha ve seyircimiz karşısında futbolcuları eleştiri değil, takımın 2-1 yenilmesi hiç mi hiç değil.

Çarşambaspor- Güzelorduspor karşılaşmasını izlemek üzere Basın tribününde ki yerimi bazı dostlarla birlikte aldım maçı izlemeye başladım.

Çarşambaspor'umuzun maçını heyecanla izlemeye başlamıştık ki maç esnasında; KANIMI DONDURAN yanımda ki  oturanlara da gösterdiğim bir yaşanmış rezaleti anlatacağım.

Önce şu soruyu Gençlik ve Spor İlçe ve İl Müdürlüğü yetkililerine soruyorum: Stadyumların Protokol bölümünde kimler oturabilir?

Bildiğim protokol listesinde ismi olanlar, misafir takım idarecileri ile birlikte ilçenin mülki idareciler vs. ler girebilirler.

Pazar günü oynanan Çarşambaspor- Güzelorduspor maçında protokol evlere şenlikti. Kısacası ben hariç herkes oradaydı...

Kulüp İdarecileri ve misafir takımın yöneticileri haricinde işi ve protokolle hiç alakası olmayan bir çok kişileri o bölüm de otururken gördüm. Bunları neden söylüyorum?

Bir idareci kişinin kendine ve makamına yakışmayan bir hareketine şahit oldum. Bu kin, nefret ile yaşanılan bu rezaleti gözlerimle gördüm. Protokolde işi olmayan onca insan varken bir idarecinin bir başka idareciye yaptığı hareketi ESEFLE KINIMIYORUM.

Bir spor yazarı olarak hareketi yaptığınız kişinin bir Gazeteci ve İlçe de hatırı sayılır bir İdareci olduğunu bilmenizi hatırlatırım. O koltukların hep gelip geçici olduğunu da hatırlatırım.

O sizin hakaretiniz hiç bir idareciye yakışmamıştır. Bir idareci özellikle toplumsal bir harekette 'o gitsin bu kalsın' deme lüksü yoktur.

Ayrıca  sizin o kişileri tribüne gönderme lüksünüz de, yetkinizde, şansınız da yoktur.  O arkadaşlarım öyle erdemli insanlar ki; Sizi karşılarına muhatap bile almadan kibar, nazif ve nezaket çerçevesi içinde o bina da görevli ve devletten ekmek yemeye çalışanların ekmeğine neden olunmaması adına stadı sessizce terk etmiştir.

Onların elinde ki belgeleri onların o protokolde kalmalarına yeter de artar bile.

Hele hele seçilmiş bir idareciyi atanmış ve birileri tarafından atama gibi seçilmiş birisi tarafından kin ve nefreti ile eyleme koyması çok tehlikeli ve sakıncalı bir durumdur.

Yargı önünde dahi buna verilebilecek cevabınız olamaz. O protokolde o idarecinin yetkisi, makamı sizi ezer geçer. Ama adamlığı ile farkında olmadıysanız söyleyeyim sizi on kere daha ezip geçti. Acınız var mı şu anda merak ediyorum.

Çarşambaspor takımının maçlarını stadyumda izleme hakkını hiç kimse engelleyemez. Engelleme hakkı da yoktur.

Sizler de bu kafa yapısı ve düşünce tarzı olduğu sürece bulunduğunuz hiç bir kurum başarılı olamayacaktır. Buna suçu başkaları değil sizlerin ve sizin gibi düşüncesi kirli olanlar neden olmuşlardır.

Sayın Okurlarım...

Bu bir toplumsal olaydır. Bu kin ve nefret nedendir?. Sayın İlçe Gençlik ve Spor Müdürüm bundan sonra protokole girebileceklerin isim listesini görmeyi arzu ediyorum.

Kişiler keyfine göre adam alıp çıkartmaya yetkili olmadığına göre kurum olarak gereği yapılmalıdır.

Bu olaydan sonra protokol isim listesinin ve liste de ismi olanların olmasını arzu ediyorum.

Maçtaydım. Çarşambaspor'la ilgili yazı da yazmıyorum.  Ama o idareci birilerini gönderecekse önce hocayı sonra da diğerlerini göndermelidir.  Bu hareketi şahsım kabullenemediğim gibi sizin gibi düşünen idarecileri de kınıyorum.

Saygılarımla...