Galip Öztürk ise, fakir bir ailenin evladı olarak Samsun'da doğmuş ve İstanbul'da holding sahibi olana kadar sarfettiği uzun yolculuğu sürecinde, Türkiye'de tanınan bir isim olmuştur...
Bu iki önemli aktörün çalıştığı isim ise basın danışmanlıklarını yapan Necmi Hatipoğlu'dur...
Necmi Hatipoğlu, sevilen-sayılan, ismi her geçtiğinde rahmetle anılan gazeteci İsmet Hatipoğlu'nun oğludur...
İsmet Hatipoğlu'nun yaşarken gazeteciliğinin yanında MİT mensubu da olduğu dedikoduları vardır...
Necmi Hatipoğlu, Mehmet Ağar'ın DYP Genel Başkanlığı görevini yürütürken basın danışmanlığı görevini yürütüyordu...
Mehmet Ağar, MOSSAD'la derin mücadeleler içerisindeyken ve ülkeye hizmet ederken Necmi Hatipoğlu ile kaderleri kesiştikten sonra üzerinde kara bulutlar dolaşmaya başlamış ve adı Susurluk skandalı ile anılmıştır...
Davaların devam ettiği süreçte Necmi Hatipoğlu basın danışmanıdır...
Ağar, DP Genel Başkanlığı'nı bırakmasının ardından Necmi Hatipoğlu, Metro Holding sahibi Galip Öztürk'ün yanına basın danışmanı olarak girmiştir...
Bu süreçte Mehmet Ağar, Susurluk davasından hüküm yemiş ve cezaevinde bir süre yatmak zorunda kalmıştı...
Hatipoğlu'nun, Galip Öztürk ile çalışmaya başlaması Öztürk'e de yaramamış ve Öztürk, önce çete davasından 11 yıl 4 ay hapis cezası almış, ardından ise Kuvvet Köseoğlu cinayetinden müebbet hapis cezasına çarptırılmıştı...
Hatipoğlu kimin yanında çalışmaya başlamışsa o kişinin başının ağrıdığı görülüyor...
Bu durum akıllara MİT teşkilatının personel seçerken eski mensuplarının yakınlarını işe aldığını getirmekte...
Söylendiği gibi İsmet Hatipoğlu MİT mensubu bir gazeteciyse ve bu bağlamda Necmi Hatipoğlu da MİT'e girmişse, yani böyle bir komplo teorisi varsa Ağar'ın ve Öztürk'ün yanına Necmi Hatipoğlu'nu MİT mi yerleştirdi?..
Hatipoğlu'nun MİT adına çalışmış olması, devletin istihbaratının ne kadar detaylı çalıştığının ve çökertilmek istenen yapılanmaları çökertmek için uzun süreli çalışmalar yaptığının güzel bir örneği olarak karşımıza çıkmaktadır.
Yok Ağar ve Öztürk, memlekete hizmet ediyorsa ve Hatipoğlu MİT'çi ise, "MİT'in hangi kanadından?" sorusu akla geliyor...
Velhasıl bu komplo teori yanlışsa yani İsmet Hatipoğlu da, Necmi Hatipoğlu da MİT'çi değilse, öyle veya böyle devletle hiç bir bağı yoksa, bu durumda Necmi Hatipoğlu kimdir?..
Yanında işe başladıklarını belki tesadüfen de olsa yakan Hatipoğlu'nun bu kaderi midir?..
Bir sonraki yazımda buluşmak umuduyla...
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.