Numan Kurtulmuş'tan ilginç yorum

Numan Kurtulmuş konuşmasındaİ "Gönlümüz arzu eder ki uzlaşmayla bu anayasa çıksın. Ama 'uzlaşma arayacağız' diye, 'uzlaşmaya ulaşacağız' diye milleti oyalamaya kimsenin hakkı yoktur" dedi.

Kurtulmuş, parti genel merkezinde Irak Türkmen Cephesi Türkiye Temsilcisi Hicran Kazancı'yı kabul etti.

Özellikle Irak'taki siyasi istikrarsızlığın bölge ülkelerini de etkilediğini belirten Kurtulmuş, Türkiye'nin Irak'ın toprak bütünlüğü konusunda hassas olduğunu söyledi.

Kurtulmuş, "Bu bölgedeki istikrar, dünyadaki barışın da en temel koşuludur. Ortadoğu ve Kuzey Afrika bölgelerinde barış tam manasıyla tesis edilmeden, dünya barışının tesis edilmesi de mümkün değildir" ifadelerini kullandı.

Bölgede barışın sağlanması için ''istikrar'' ve ''müzakere'' sözcüklerinin anahtar olduğunu vurgulayan Kurtulmuş, şöyle devam etti:

"Bu bölgelerin insanları arasında siyasi, sosyal, ekonomik birtakım sıkıntılar, problemler olabilir. Bunları çözebilmek için mutlaka müzakereye açık olmamız lazım ve mutlaka bu müzakerelerle ortak fikirleri bularak, bütün bölge halklarının lehine olacak şekilde hareket etmemiz lazım. İkincisi ise siyasi istikrardır. Çatışmadan, ayrılıktan, farklılıktan, ayrılıkları körüklemekten, çatışmalar üzerine siyaset bina etmekten hiçbir fayda gelmez. Dolayısıyla biz, siyasi istikrarın da bölge halklarının bütünleşmesinden, müzakerelerle karşılıklı ilişkilerin geliştirilmesinden ve bölgenin bütün halklarının, bütün unsurlarının, etnik ve mezhebi unsurlarının hepsinin ortak menfaatlerinin sağlanmasından geçtiğine inanıyoruz."

Kuzey Irak'taki Türkmenlerle yakın ilişkilerinin bulunduğunu ifade eden Kurtulmuş, bunun hiçbir zaman Irak'ın iç işlerine karışmak biçiminde olmadığını söyledi.

YENİ ANAYASA ÇALIŞMALARI

Kurtulmuş gazetecilerin yeni anayasa hazırlama süreciyle ilgili sorusuna, milletin Türkiye'nin 12 Eylül siyasi rejiminin hazırladığı mevcut anayasayla idare edilemeyeceğini gördüğü için 2010'da referanduma sunulan paketini desteklediğini bildirdi.

Siyasetin ve Parlamento'nun üzerindeki en önemli görevlerden birisinin yeni anayasanın yapılması olduğunu vurgulayan Kurtulmuş, ''Anayasa değişikliği değil. Zaten artık yamalı bohçaya dönmüş olan bir anayasadan bahsediyoruz. Çünkü bu anayasanın, bu kadar çok değişmesine rağmen dikiş tutmamasının temel nedeni, anayasanın felsefesindeki çarpıklıktır'' diye konuştu.