Çocuğun okula başlaması ve böylece yeni bir hayata adım atması hem öğrenci için hem de ailesi için heyecanlarla dolu bir dönüm noktası olarak kabul edildiğini belirten Vizyon Koleji PDR ve İlkokul Koordinatörü Hemşin Adıgüzel; “Yeni bir adım ne kadar heyecan vericiyse, bir o kadar da zorlu dönemleri beraberinde getirir. Özellikle ailenin böyle geçiş dönemlerinde hassas davranması öğrencinin tümüyle okul yaşamına ve hatta kariyerine olumlu etki sağlayacaktır” dedi.
Okula başlangıçtaki en önemli aktörlerin aile ve öğretmen olduğunu söyleyen Adıgüzel, okula yeni başlayan öğrencilere dair şu tavsiyelerde bulundu:
“Kimi zaman aileler; okula gitmemek için direnen, gözyaşı döken, karın ağrısı olduğunu söyleyen bir öğrenci profili ile karşı karşıya kalabilir. Bu durumda doktor kontrollerini ihmal etmeyin. Böylelikle çocuğunuzun bedeninin size neyi anlatmaya çalıştığını daha iyi anlayabilirsiniz.
Çocuğunuz kendisini en güvende hissettiği yerden, yani evden ayrılıyor. Bu kendisi için büyük bir adım, hatırlayın lütfen. Henüz tam olarak tanımadığı bir ortama girmekte ve bu onu kaygılandırabilmektedir".
Çocukları okula hazırlarken kaygılarını hafifletmek ve geçişlerini kolaylaştırmak için yapmanız gerekenleri ise Hemşin Adıgüzel şöyle sıraladı;
"Okullarda gerçekleştirilen 'Oryantasyon Programları' çocuğunuzun yeni çevresine uyum sağlamasına yardımcı olarak ait olma duygusu geliştirmesini destekler. Empati kurmak çocuğunuzla iletişimde en etkili yoldur. Onun endişelerini ve kaygılarını anladığınıza dair söylemler sık sık kullanılmalıdır. Okula başlarken ortaya çıkan belirsizlikler ve heyecanlar için onun anlatmak istediklerini sorgulamadan dinlemeniz gerekiyor.
Çocuğunuzun söyleyecekleri kendisi için çok anlam ifade ediyor.
'Okula gitmek istemiyorum' şeklindeki tepkileri anlayışla karşıladıktan sonra kararlı bir duruş sergilemelisiniz. Çocuğunuzun kaygısını gidermek adına, okulda kendisinin iyi olacağına, başına bir şey gelmeyeceğine ve günün sonunda onu okuldan alacağınıza garanti verebilirsiniz.
Okula gitme konusunda kararlı tutum devam etmeli, kesinlikle geri adım atılmamalı ve bu konuda düzen mutlaka sağlanmalıdır. Sınırları yeniden çizerken çocuğunuza yardımcı olan bir duruş sergilemeye devam edin.
Çocuğun okula gitmesi için sürekli uzun ve karmaşık ikna cümlelerinden sakınmalısınız. Basit cümleler işinize yarar. “Arkadaşlarınla çok iyi vakit geçireceksin, döndüğümde bana yaptıklarını anlatırsın” şeklinde bir cümleyle sürece odaklanan ve meraklı bir şekilde vedalaşma bitirilmelidir. Unutmayalım ki tekrar eden rutinler çocuğunuza güven verir”.
Bu süreçte net ve sakin kalınması gerektiğini vurgulayan Adıgüzel, aynı süreçten pek çok çocuğun geçtiğini hatırlanması gerektiğini, ebeveynin sakinliği ve kararlılığının çocuğun geleceği için büyük bir yatırım olacağını vurguladı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.