Organ nakliyle hayata tutunup memur oldu, şimdi topluma hizmet ediyor

"Haftada üç gün diyaliz makinasına giriyordum. Bütün hayatımı o makina yönlendiriyordu. Hayatınızı bir makineye bağlı idame ettiriyorsunuz. Bir yere gidemiyorsunuz, bir arkadaş ortamına katılamıyorsunuz. Senin yemene, içmene, gezmene kısacası hayatına bir makina karar veriyor. Ben ona hayat arkadaşım diyordum ama kötü bir arkadaştı benim için. Neyse ki o arkadaşımı organ naklinin ardından geride bıraktık. İnşallah kendisiyle bir daha karşılaşmayız."

Çitçi, diyaliz makinesine bağlı yaşarken 2012'de mutlu haberi aldığını belirterek, uyum sağlayan organla sağlığına kavuştuğunu anlattı.

Nakille yeni bir hayata başladığını dile getiren Çiftçi, şöyle konuştu:

"Okulumu tamamladım, üniversitemi bitirdim. Sonra KPSS sınavına girerek kazandım. Memur olarak atandım. İşim olduktan sonra kendime ait bir hayatım olmaya başladı. Bir gelirim oldu ve kendi hayatımı kendim kazanmaya başladım. Bana söylendiği kadarıyla trafik kazasında hayatını kaybeden 50-55 yaşlarında Ordulu bir vatandaştan böbreğin bana nakledildiği. Allah rahmet eylesin, mekanı cennet olsun. Ben o arkadaşın böbreği ile hayata tutundum. Kendisine her gece yatmadan önce dua ediyor rahmet okuyorum. Gerçekten kendisi mucizevi bir şey yaptı. Beni ve benim gibi birkaç kişiyi daha hayata bağladı."

"Sevdiğimizi kaybetmek çok acı ama organları 7 kişiyi hayata

bağlıyor"

Herkesi organ bağışı yapmaya davet eden Çiftçi, "3-9 Kasım Organ Bağış Haftası, ben herkesi organ bağışlamaya davet ediyorum. Gitsinler organlarını bağışlasınlar, bir mucize de onlar yaratsınlar, bir insanın hayatına da onlar dokunsunlar. Bunu yapmak vicdanen de çok güzel bir şey. İlerde belki başka birilerine de umut olurlar. Tabii ki bir insanın ölmesi üzücü. Bir sevdiğimizi kaybetmek gerçekten çok acı ama organları 7 kişiyi hayata bağlıyor. Bunun da bir tarifi yok. Bu gerçekten çok mucizevi bir şey." dedi.

Çiftçi, ailesindeki 7 kardeşten 3’ünün böbrek hastası olduğunu anlatarak, "İki kız kardeşim daha var, onlardan biri nakil oldu. Şu an sağlığı iyi çok şükür. Ama diğer kardeşime henüz organ bulunamadığı ve geç kalındığı için Erzurum’da yoğun bakımda yatmakta. Ne olacağını bilemiyoruz. Aklımız onda. Allah'ım inşallah ona da tez zamanda şifa verir diye dua ediyoruz." ifadelerini kullandı.