Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Koronavirüs Bilim Kurulu Toplantısı'nın ardından düzenlenen basın toplantısında açıklamalarda bulundu. Bakan Koca, bu süreçte fedakarlık gösteren 65 yaş üstü vatandaşlara, gençlere ve sağlık çalışanlarına teşekkürlerini iletti.
Bakan Koca, salgının seyrini günbegün takip eden il sağlık müdürlüklerini, 81 ilde hastalığın izini süren filyasyon ekiplerini de gelinen nokta için kutladığını söyleyerek, “Salgınla mücadelede 83 milyon, birlikte sahip olduğumuz başarı, temeli bugüne kadar gerçekleştirilmiş büyük sağlık yatırımları olan vizyoner bir liderlikten güç alan bir başarıdır” diye konuştu.
“Virüs musibetinin kökü tamamen kazınana kadar hayatımızı maske, mesafe, temizlik ilkeleri çerçevesinde düzenlememiz' şart”
Devletin, salgınla mücadelenin kahramanlarına gerekli bütün imkanları sağladığını vurgulayan Koca, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın şahsında, devletin bütün kurumlarına ve kabinenin üyelerine saygı ve teşekkürlerini sunduğunu aktararak, "Teşekkürlerimizin arzı, uzun sürer. Bu duyguların en isabetli ve güzel ifadelerini bulmaksa şu an için kolay değildir. Fakat son derece önemli bir nokta var. Sizlere teşekkürlerim, tam bir zaferle sona ermiş, mutlak surette kazanılmış bir mücadelenin teşekkürü değildir. Bu teşekkürler, neticesi kuvvetle öngörülen bir savaşta, birbirimize güç veren teşekkürlerdir” şeklinde konuştu.
Türkiye'nin korona virüs sebebiyle uygulanan kısıtları, bu kısıtların yerini, tedbirlere tam uyumun alacağı inancıyla büyük oranda kaldırdığını belirten Koca, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın dünkü kabine toplantısı ardından yaptığı açıklamaları hatırlatarak, “Bu açıklamada üzerinde durulan şart, 'Korona virüs musibetinin kökü tamamen kazınana kadar hayatımızı maske, mesafe, temizlik ilkeleri çerçevesinde düzenlememiz' şartıdır” ifadelerini kullandı.
“65 yaş üstü, vücut direncinin düşüklüğü ve kronik hastalıklar sebebiyle Kovid-19'a karşı zayıftır”
Bugüne kadar sokağa kısıtlı şekilde çıkabilen 65 yaş üstü vatandaşların artık haftanın her günü, sabah 10.00 ile akşam 20.00 arasında dışarı çıkabileceklerini anımsatan Koca, "Bu grubun bugüne kadar evde kalmasının sebebi, Kovid-19 hastalığına karşı ciddi bir dezavantaja sahip olmalarıdır. Dolayısıyla, kısıtın neredeyse tümden kalkmış olmasının anlamı, dezavantajın ortadan kalkması değildir. Bilindiği gibi, 65 yaş üstü, vücut direncinin düşüklüğü ve kronik hastalıklar sebebiyle Kovid-19'a karşı zayıftır. 65 yaş üstü büyüklerimize sokağa çıkma yasağı konmadan önce, vakaların yüzde 15.7'si bu yaş grubundandı. Sokağa çıkma yasağından sonra bu oran yüzde 7.5'e düştü. Bu dönem içinde, bu yaş grubunda, hastalığa yakalanma oranı yaklaşık yüzde 50 oranında azalmıştır. Bu bilgiler akılda tutulmalıdır. Evde kalarak elde edilen bu sonuçlar, dışarıda tedbirlere tam uyumla sürdürülmelidir” uyarısında bulundu.
“Kısıtlar, yayılıma ve kayıplara engel oldu”
Dünkü kabine toplantısı sonrası Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanan kararlarla, 18 yaş altıyla ilgili kısıtlamaların tümünün de kaldırıldığını hatırlatan Bakan Koca, “Bu yaş grubu, başta çocuklarımız olmak üzere, hastalığı belirtisiz taşıyan, ama bulaştırıcılıkta potansiyeli olan gruptur. Kısıtlarla birlikte vaka sayımızın, kayıplarımızın etkileyici düzeyde azalması, gençlerimizin ve büyüklerimizin fedakarlığına büyük oranda bağlıydı. Kısıtlar, yayılıma ve kayıplara engel oldu. Umarım gençlerimiz ve büyüklerimiz, bu serbestliği, hem bir hak hem de hak edilmiş bir teşekkür olarak görürler” ifadelerini kullandı.
65 yaş üstü büyüklere seslenen Koca, riskin hala devam ettiğinin de altını çizdi.
“Aktif mücadelede iki koruyucu silahımız var”
Hastalıktan korunma yollarının gelinen noktada iyi bilindiğine dikkat çeken Koca, ”Salgınla mücadelede pasif mücadele günlerinden kontrollü sosyal hayat ilkelerine uyarak aktif mücadele günlerine geçtik. Mücadeleyi, evlerimizden çıkıp sosyal, kültürel hayata katılarak işimize dönerek vermeye başladık. Aktif mücadelede iki koruyucu silahımız var. Bunlardan ilki, korona virüs maskesidir. Bunlardan ikincisi, korona virüs riskine bir buçuk metre mesafedir. Bu ili tedbirden biri tek başına yeterli değildir. İki tedbir, birlikte tam tedbirdir. Bunlarla birlikte elzem olan üçüncü bir husus var. El temizliğine önem gösterilmelidir” açıklamasında bulundu.
“Uzun zamandır uyguladığımız kısıtlamaların kalkmasının zemini, sağladığımız başarıdır”
Korona virüse karşı etkili bir ilaç ya da aşının henüz bulunmadığının altını çizen Bakan Koca, “Fakat ilaç gibi etkili tedbirler, elimizde hazır bulunmaktadır. Evimizin dışında her ortamda virüsten korunmanın çaresini zikrettiğimiz bu tedbirlerde arayalım. Geride bıraktığımız dönemi, özellikle Avrupa ülkelerine kıyasla, en az kısıtlama, can kaybı ve ekonomik sıkıntıyla atlattığımız malumunuzdur. Uzun zamandır uyguladığımız kısıtlamaların kalkmasının zemini, sağladığımız başarıdır” diyerek, tedbirlere uyumun, kayıplara saygının da bir gereği olduğunu vurguladı.
1 Haziran'da başlayan normalleşme sürecini anımsatan Koca, “Dünya çapındaki salgın, ölüm-kalım endişesiyle insanların evlerine kapanmasına yol açmakla kalmadı; üretime, ticarete, ekonomiye, eğitime, kültür hayatına, kısacası insan hayatı başta olmak üzere tüm hayata darbe vurdu. Türkiye, bu süreci en az hasarla yaşayan ülkeler arasında. Şimdi, tedbirlere uymanın, normalleşme sürecini kurallara uyarak geçirmenin önemi sağlığımız yanı sıra bu bakımdan da büyüktür. Tedbirlere uymak, şimdi devletimize, milletimize karşı da birer ödevdir. Kontrollü sosyal hayatın amacı geriye dönüş yolunu kapatmaktır” diye konuştu.
“Bugünkü toplam vaka sayısı 922”
Günlük vaka tablosunu kamuoyu ile paylaşan Bakan Koca, “Bugünkü toplam vaka sayısı 922. Hayatını kaybeden vatandaşların sayısı 17. İyileşen vaka sayısı 2 bin 241. Toplam test sayımız 36 bin 521. Yoğun bakımda tedavisi devam eden hasta sayımız 631. Entübe edilen, cihaza bağlı hasta sayımız ise 280” dedi.
“Avrupa ülkeleri, DSÖ dahil olmak üzere hava limanlarında test yapılmasını önermedi”
Açıklamaların ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Koca, yarın başlayacak yurt dışı uçuşlarda alınacak tedbirlere ilişkin soruya, “Avrupa ülkeleri, DSÖ dahil olmak üzere hava limanlarında test yapılmasını önermedi. Biz Türkiye'de özellikle turizmin yoğun olduğu bölgelerde, oteller dahil olmak üzere Kültür ve Turizm Bakanlığı ile yoğun çalışarak, nasıl hareket edilmesi gerektiği, bu anlamda bütün detayları belirlenmiş oldu. Bu noktada biz Avrupa'dan farklı olarak şunu yapmak istiyoruz, yurt dışından gelen bütün vatandaşları sağlık taramasından geçirmek istiyoruz. Eğer hastalık bulgusu varsa, gerektiğinde hastanesinde tedavisini planlıyor olacağız. Ülkelerden gelen, hangi ülkelerin salgın durumunu da göz önüne alarak hangi takvimle, bu seferlerin, izinlerin verilebileceğini de belirlemiş olduk. Bunu, ülkelerle belirlemiş olduk. Özellikle o ülkelerdeki bulaştırıcılığın ne olduğunu bilmek istiyoruz, yani test yapmak istiyoruz” şeklinde yanıt verdi.
“65 yaş üstü kısıtlamadan son derece büyük fayda gördük”
65 yaş üstü vatandaşlara yönelik uygulanan kısıtlama ve ölüm oranlarını değerlendiren Koca, “Bizi yanıltan daha doğrusu yanlış algıyı oluşturan oranın yüksekliği. 1 Nisan öncesi 65 yal üstü büyüklere kısıtlama uygulandı. 1 Nisan öncesi, toplam vakanın içindeki, 65 yaş üstü oranı, yüzde 15,7 idi. Kısıtlama sonrası ise bu oran yüzde 7,5'e düştü. Yani yarı yarıya azalmış oldu. Biz, Türkiye olarak 65 yaş üstü kısıtlamadan son derece büyük fayda gördüğümüzü özellikle söylemek istiyorum” dedi.
Soru üzerine Toplum Bilim Kuruluna ilişkin bilgi veren Koca, “Toplum Bilimi Kurulu, yeni normal, kontrolü sosyal hayat için çok büyük bir fonksiyon icra edecek. Bilim Kurulumuz daha çok tıbbi boyutuyla büyük fonksiyon gördü ve görmeye devam ediyor, edecek. Bundan sonraki süreçte özellikle vatandaşımızın, psikolojik ve sosyolojik etkilerini de konuşacağımız ve bunları da değerlendireceğimiz bir dönem olduğunu görüyoruz. Yer yer bir takım çalışmalarla bu etkileri de görmek istiyoruz. Bu dönemde iletişimi dilinin de basıl olması gerektiği de önemli. Bu çerçevede de toplum bilimleri kurulumuzdan beklentimiz var” ifadelerini kullandı.
“Orta Anadolu, Doğu ve Güney Doğu Anadolu'da giderek kısmi artışın olduğunu söyleyebiliriz”
Bir basın mensubunun, “Diyarbakır ilinde vaka sayılarında artış olduğunu görüyoruz. Zorunlu maske kullanımı gibi bir tedbir var. Bilim Kurulunda başka tedbirler konuşuldu mu? Vaka sayılarının arttığı başka iller var mı?” sorusu üzerine Koca, “Özellikle vaka sayısının yüzde 60 oranında olduğu İstanbul gibi, İzmir gibi illerimizde vaka sayılarının daha azaldığını, hastane yükünün de azalmaya doğru gittiğini ve bu illerimizde daha kontrollü olduğunu rahat söyleyebilirim. Ama her geçen gün özellikle bayram ve sonrası dahil olmak üzere, Orta Anadolu, Doğu ve Güney Doğu Anadolu'da giderek kısmi artışın olduğunu söyleyebiliriz. Bu hareketliliğin getirdiği, özelikle maske ve el hijyeni noktasında hassasiyet göstermediğimizin bir sonucu. Diyarbakır'da son 3-4 gün bir yükseliş içinde. Burada da genel bir artıştan öte daha çok, kültürel, sosyal, nişan gibi etkinlikler sonrası artışın daha fazla olduğunu görüyoruz. Bugün de bir yükseliş içinde. Burada da filyasyon çalışmalarımızı yoğunlaştırmış durumdayız. Ankara için, son 3 günde bir yükseliş söz konusu idi. Bugün itibariyle Ankara da düşüşe geçmiş oldu. Konya'mız da bir fabrika ve iki yerleşim yerinde yapılan tarama sonrası bir yükselişin olduğunu gördük. Bugün itibariyle Konya'da da düşüşün olduğunu söyleyebilirim. Bu bir salgın. Bu salgında, sağlığımız değil, bütün toplumun sağlığı önemli” ifadelerini kullandı.
Geçtiğimiz hafta sokağa çıkma kısıtlaması kararında değişiklik yaşanmasına ilişkin soruya Bakan Koca, “Hafta sonu özellikle bu anlamdaki karar, hükümetimizin bir kararıydı. Bu çerçevede bilim kurulumuzun gündemine gelmemişti ama bilim kurulumuzda genel olarak hareket serbestliğinin artık büyüklerimiz için gerekli olduğunu söylemişti. Dolayısıyla Sayın Cumhurbaşkanımızın toplumdaki genel beklenti doğrultusunda bütün detaylarıyla açıkladığı açıklamasını hepimiz görmüş olduk” şeklinde yanıt verdi.
“Çalışanlarımızın, böyle bir şiddet olayıyla karşı karşıya kalmış olmaları kabul edilebilir bir durum değil”
Esenyurt ve Gaziantep'te sağlık çalışanlarına yönelik şiddete ilişkin değerlendirmede bulunan Sağlık Bakanı Koca, “Bu pandemi döneminde sağlık çalışanımızın bu kadar özveri ve gayretinden sonra doğrusu şiddeti asla duymamamız gerektiğine inanıyorum. Daha öncesi için de aynı şeyi söylüyorum ama özellikle bu dönem fedakarca hayatlarını ortaya koyarak gayret içine girmiş olan çalışanlarımızın, böyle bir şiddet olayıyla karşı karşıya kalmış olmaları kabul edilebilir bir durum değil. Yüce yargımızın gereğini yapacağına inanıyorum” dedi.
“Ayın 15'inde bütün Türkiye'de 81 ilde devam ediyor olacak”
81 ilde uygulanacak antikor testine ve testin amacına ilişkin bilgi veren Koca, “Bugün DSÖ Avrupa Bölge Direktörü ile bir dönemi değerlendirme görüşmemiz oldu. Bahsettim, bu konuyu. Avrupa bölgesinde bu derece büyük çaplı bir çalışmanın olmadığını ve sonuçlarını merakla beklediklerini ifade ettiler. Aileler tespit edildi. Kimlere bu testlerin yapılacağı şu an belli. Burada yapılmak istenen sadece PCR değil, aynı zamanda kanları da alınarak antikor düzeyine de bakılmış olacak. Yani aktif vaka olup olmadığı ve veya geçirip geçirmediğini de bağışık durumunu da biz biliyor olacağız. Bütün Türkiye için bu planlandı. Şu an 8 ilde başladı. Yarın 5 ilimiz daha ilave olacak. Ayın 15'inde bütün Türkiye'de 81 ilde devam ediyor olacak” diye konuştu.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.