Ondokuz Mayıs Üniversitesi Kadın ve Toplum Araştırma Merkezi(OKTAM)'nin düzenlediği "Göç, Kadın ve Sağlık" konulu çalıştay uluslararası uzmanların da katılımıyla başladı. Serra Otel’de yapılan ve iki gün sürecek olan çalıştayda göç, kadın, sağlık konuları derinlemesine tartışılacak. Özellikle göç konusu üzerinde durulacak olan çalıştayda, göçün, kadın ve sağlık üzerinde yol açtığı sorunlar üzerinde durulacak.
Çalıştaya; OMÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Bünyamin Şahin, OKTAM Müdürü Doç. Dr. İlknur Aydın Avcı, yurt dışı ve yurt içinden uzmanlar katılıyor. Programa geçilmeden, OMÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Bünyamin Şahin ve OKTAM Müdürü Doç. Dr. İlknur Aydın Avcı açılış konuşmalarını yaptı.
ŞAHİN: "BİZ KÖKLÜ VE AZİZ BİR MİLLETİZ"
Göç konusunda Avrupalı bir parlamenterin Türkiye’yi tehdit ettiğini söyleyen OMÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Bünyamin Şahin, "Bugün gazetelere düşen habere göre Avrupa Parlamentosu’ndan bir politikacı, Türkiye'den geçmek suretiyle Avrupa'ya giden göçmenler konusunda Türkiye'yi tehdit ediyor. Diyor ki, 'Eğer bu geçişe dur demezseniz Avrupa Birliği ile serbest dolaşım haklarınızı iptal edeceğiz'. Osmanlı'dan itibaren Türkiye Cumhuriyeti, birçok milletten insanı dil, din, ırk ayrımı gözetmeksizin kendi ülkesine almış, yardımcı olmuş ve onların hamisi olmuş aziz bir millettir. Bugüne kadar Afganistan, Yugoslavya, Polonya, Bulgaristan, Bosna Hersek, Irak ve birçok ülkeden göç aldık. Son olarak da Suriye'den 2 milyon civarında bir göç aldığımız tahmin ediliyor. Düşünün ki bir kıta(Avrupa) 240 bin göçmeni tehdit olarak kabul ediyor ama tek başına aziz bir millet 2 milyon göçmeni ülkesine alıyor ve sağlık, gıda ve barınma ihtiyaçlarını karşılıyor. Biz köklü ve aziz bir milletiz. Buradaki çalışma da bunun bir ürünüdür" dedi.
AVCI: "GÖÇTEN EN ÇOK KADIN ETKİLENİYOR"
Göçün sadece Türkiye'nin sorunu olmadığını söyleyen OKTAM Müdürü Doç. Dr. İlknur Aydın Avcı, göçün evrensel bir kimlik taşıdığını ifade etti. Avcı, “Göç, tarihin tüm dönemlerinde ve bütün toplulukların karşı karşıya kaldığı gerçek bir problemdir. Tarihimizde birçok göç olayına bizde tanıklık ettik. Özellikle ülkemiz yoğun göçün etkisiyle birçok misafir ağırlamaktadır. Şimdiye kadar birçok ülkeden göç alan ülkemiz şimdilerde ise Suriyeli göçmenleri misafir etmektedir. Göç sadece bir yer değiştirme değildir. Yer değiştirmekle birlikte sahip olduklarımızı, yaşam tarzımızı, alışkanlıklarımızı, kültürümüzü ve birçok şeyi geride bıraktığımız aynı zamanda gittiğimiz yere uyum sağlamaya çalıştığımız da bir süreçtir. Bu süreçte göç edenler pek çok konuda sıkıntılar yaşamaktadır. Göç edilen toplumlar da göç edenlerle ilgili sorunlar yaşıyor. Ama özellikle kadınlar ailede en çok etkilenen taraf olarak ifade edilebilir. Bu nedenle kadınların göç sürecinde öncelikli olarak ele alınması önemlidir" diye konuştu.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.