18 Nisan 1992 günü Ağrı Dağı eteklerinde bulunan Pamuk Geçidi’nde 3 astsubay arkadaşı ile birlikte sivil kıyafetli ve silahsız seyahat halinde iken PKK'lı bir grup terörist tarafından yolları kesilerek şehit edilen Samsunlu Astsubay İstihkam Teknisyen Kıdemli Üstçavuş İlhan Hamlı'nın annesi 76 yaşındaki Bedriye Hamlı, “İmralı görüşmelerini şehit anaları da destekliyor” açıklamalarına tepki gösterdi. Hamlı, “Son günlerin en sıcak gündemi olan İmralı görüşmeleri şehit analarını üzen ve rencide eden bir gelişme olarak devam etmektedir. Ne yazık ki bazı gazi arkadaşlar, ezber bozan açıklamalar yaparak İmralı’daki diyaloğa ve müzakereye şehit ailelerinin de destek verdiği yönünde açıklamalar yapmıştır. Bu açıklamalar sadece o açıklamayı yapan kişiyi bağlasa da şehit analarını çok üzmüştür. Bu yüzden İmralı sürecinde bazı gaziler şehit anaları adına bağlayıcı konuşmalar yapmasın, açık açık ‘ben istiyorum’ desin. ‘Benim arkamda şu kadar şehit ailesi var’ diyerek açıklama yapan bazı gazi başkanlar doğru söylemiyor. Çünkü o acıyı sadece yaşayan ve çeken bilir. Bu durum maalesef hepimiz için acı bir gerçek. Şehit analarının İmralı görüşmelerine destek vermesi diye bir şey kesinlikle söz konusu olamaz. Öcalan yargılanırken hem müdahil olacaksınız, sonra da destek vereceksiniz. Böyle bir ikiyüzlülük yok. Şehit analarının devletten beklentisi adalettir, yargı kararlarına saygıdır. Yargı kararları ve hukukla oynamak şehitlerimize vefasızlıktır. Teröriste dokunmamak ve teröristi adalet huzuruna çıkarmamak, terör örgütüne teslim olmaktır. Ülkeyi terk eden teröriste operasyon yapılmayacakmış, yok böyle bir hukuk devleti. Akan kanı durdurmanın yolu İmralı ile pazarlık değildir. Terör örgütünün silah bırakması, adalete teslim olması bu kanı anında durdurur. Ya da terör örgütünün istediklerini verirseniz yine bu kan durur. Bu da ülkeyi bölmek değil midir? Vermenin sonu yoktur. Ben evladımı, ciğerimi verdim. Daha ne verelim? Kanın durması için vatanı da mı verelim? O zaman biz niye ‘vatan sağ olsun’ dedik. İki evladından birini ya da tek evladını vatana, millete, bayrağa şehit vermek nedir, bunu bilen kaç kişi kaldı?” diye konuştu.
“İmralı ile görüşme yapılacaksa o görüşmeyi şehit anaları yapsın” diyen Bedriye Hamlı, şöyle konuştu:
“Bir şehit annesi olarak Öcalan’ın suratına tükürmek ve ‘mavi gözlü paşama nasıl kıydın’ demek için Öcalan’la görüşmek istiyorum. Gerisi ‘verelim kurtulalım’ mantığı ama bu şekilde bir kurtuluş yok. 21 yıldır bu acıyı yaşıyor, bu kalleş, bu hain terör örgütünü ve Apo’yu tanıyorum. Zerre kadar inanmıyor ve güvenmiyorum. Tek isteğim terörist başının yakasına yapışıp şehidimi istemek. Ne kan aksın istiyorum ne de terör sürsün istiyorum. Kimse ölmesin. Kürtler değil ama PKK düşmanımız, Kürtler kardeşimiz. Sadece İmralı tavizine ve müzakerelerine ‘hayır’ diyorum. Kürtçe konuşmak isteyen konuşur, Kürtçe öğrenmek isteyen öğrenir. Bu bizi ilgilendirmez. Bizi üzen ihanettir, kalleşliktir. Umarım İmralı süreci ile ilgili destek beyanatlarını medyada verenler, o karanlık pazarlığa ‘hayır’ diyenleri de yok saymazlar. Bu ülkede kan aksın isteyen bir şehit ailesi yoktur. Ama bu pazarlığa, bu rencide olmaya gerçeği bilen hiçbir şehit ailesi de evet demez. Bilir ki kendisini evlatsız, kendisini babasız, kendisini eşsiz bırakan terör örgütü ile asla müzakere yapılmaz.”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.