Selim hayata tutunmaya çalışıyor

Selim hayata tutunmaya çalışıyor
Çarşamba’ da 3 yıla yakındır yatağa ve makineye bağlı yaşamak zorunda kalan Selim Yüksel Okur (10) hayat mücadelesi verirken, Okur ailesi çocuklarının tedavisi için 2 yıldır Hacettepe Üniversitesinde yer bulunamadığını ve çocuklarını her gün acısını yüre

 2001 doğumlu Selim Yüksel Okur, 2008 yılında Şehit Nuri Pamir İlköğretim Okulunda, 2. sınıfını ise Mithat Yılmaz İlköğretim Okulunda görmeye başladı. Okur okulun ikinci yarısında yürüme güçlüğü, nöbet şikâyetleri nedeni ile önce Aile Sağlığı Hekimliğine oradan Çarşamba Devlet Hastanesi’ne ve son olarak Samsun 19 Mayıs Tıp Fakültesi Çocuk Nörolojisi servisinde tedaviye alındı. Tedaviye alınarak teşhis konulmak istenen Selim Yüksel Okur için başlatılan araştırma da çocuk servisinde beyin biyopsisi yapıldı. İlk biyopsi neticesinde yeterli biyopsi yapılamadığı belirtilerek ikinci biyopsiye karar verildi ve bu esnada beyin kanaması nedeni ile biyopsi yarım bırakıldığı iddia edildi.

selim-hayata-tutunmaya-calisiyor-(1)-(custom).jpg

 OMÜ Çocuk Servisine yürüyerek götürdükleri çocuklarının burada iki kez ağır nöbet geçirdiği ve biyopsi neticesinde yürüyemez hale geldiğini dile getiren Anne Tülay Okur, “Oğlumu yürüme güçlüğü ve nöbet sorunları nedeni ile OMÜ ye götürdük. Ancak burada yapılan iki biyopsi sonrasında oğlum yatağa ve cihaza bağlı hale geldi. Oğlumun tedavisi için bir tanı bile konulamadı. Bu nedenle tedavisinin yapılması için Ankara Hacettepe Üniversitesi Çocuk Servisine götürmek istedik ancak yaklaşık 3 yıldan bu yana bir türlü hastanede boş yatak bulamadık ve hala da bulamıyoruz. Oğlum makineye bağlı zor şartlarda hayata tutunmaya çalışıyor. Bizlerin morali kalmadı. Hangi kapıyı çaldıysak hiç birisi bizimle ilgilenmedi ve hala çare aramaya devam ediyoruz” diyerek şöyle devam etti.

   Oğulları Selim Yüksel Okur’un tedavisi için Ankara’ya götürmek istediklerini ancak 2-3 yıldan bu yana yatak bulamadıklarını dile getiren Anne Tülay Okur, “Oğlumu OMÜ ye elinden tutarak götürdüm. Kucağımızda bile getiremedik. Şimdi oğlum 2009 yılından bu yana makineye bağlı hayata tutunmaya çalışıyor. Biz artık yorulduk. Bize son olarak beyinde tümör olabileceğini söylemelerine rağmen enerjik metabolizma hastalığı olduğunu belirttiler. Bu teşhise inanmasak bile hadi inanalım dedik ama bu hastalığın sadece Ankara Hacettepe Üniversitesi’nde olduğunu öğrendik. Biz 3 yıla yakındır oğlumu evimizde çaresiz bakıyoruz. Devletimiz sağ olsun cihaz yardımı yapıyor, kriz geldiğinde yoğun bakıma kadar Ambulansla götürüyoruz. Artık yorulduk ve tamamen çaresiz kaldık. Oğlumun tedavisinin yapılması için yetkililerden yardım istiyoruz” diyerek devam etti.

 Seçimlerden önce Milletvekillerimizden Prof. Dr. Tülay Bakır’la doktorlardan yardım istediklerini ve Milletvekili Bakır’ın çocuğumuzu yatırarak tedavisini mutlaka yaptıracağını söylemesine rağmen seçim bitti bizi unuttu diyen Anne Tülay Okur, “Seçimlerde çocuğumun hastalığı üzerinden siyaset yaptılar ama oğlumun tedavisi için bir kere bile aramadılar. Televizyon ve gazetelere haber olduk yine kimse bize el uzatmadı. Biz artık yorulduk ama bu çocuğu da hayatta tutabilmek için gece gündüz nöbet tutarak bakmaya çalışıyoruz. Tam teşekküllü bir hastanede acil olarak bakıma alınıp tedavisinin yapılması gerekiyor. Kimi kime şikâyet edelim. Herkes tamam diyor sonra bize bakan bile yok. Oğlumun tedavisi için 2 yıldır Hacettepe Üniversitesi’nden bir yatak bulmak için açtığım telefonlarıma kimse cevap bile vermiyor. Koskoca hastanede yatak yokmuş. Birde sağlıkta devrim yaşadığımızı söylüyorlar. Bu nasıl devrim çağ atlamak. Samsun Ankara’dan daha iyi diyorlar ama oğluma teşhis bile tam koyulamadı. Siz söyleyin ne yapalım bu çocuğu ölüme mi terk edelim. Yaşarken oğlumu öldürdüler kimse el uzatmıyor. Çaresiz kaldık” diyerek konuştu.

selim-hayata-tutunmaya-calisiyor-(2)-(custom).jpg

 Selim Yüksel Okur’ un dedesi İlhan Okur ise torunumu 19 Mayıs (OMÜ) Üniversitesine yürüyerek götürdüklerini ama kucaklarında makineye bağlı geri getirdiklerini belirterek, “Maddi olarak o kadar çok harcadık ki artık harcayacak durumumuzda yok. Oğlum inşaatlarda çalışıyordu artık çalışamaz hale geldi. Torunumun tedavisi için ve bakımı için evden çıkamıyor. Oysa Torunum o kadar akıllı birisiydi ki okulunu da takdirle geçmişti. Ama şimdi yaşadığını bile bilmiyor” diyerek çaresiz kaldıklarını dile getirdi.

 Baba Tahsin Okur ise Oğlumun tedavisi için çok uğraş verdik ama 3 yıla yakındır yatağa ve makineye bağlı yaşamak durumunda kaldı. Maddi olarak sıkıntıya düştüm ama yaşatabilmek için yine de neyim var neyim yoksa harcamaya razıyım yeter ki oğlum sağlığına kavuşsun. Makinenin elektriğin kesilmemesi için jeneratör aldık, oksijen makinesi aldık ancak o da ara sıra kendi kendine kapanıyor. Yeni makine bulabilmek için uğraşıyoruz. Yetkililerden yeni makine vermeleri için sabırla bekliyoruz. Yeter ki oğlum sağlığına kavuşsun” dedi.

 HABER MERKEZİ

  

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler
Bunlar da İlginizi Çekebilir
Çarşamba Haber