Bursa’daki 30’a yakın mermer ocağında yapılan inceleme, Türkiye’nin yer altı zenginliği bakımından ne konumda olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Kısa adı MADSİAD olan Maden - Mermer Üretici ve Sanayici İşadamları Derneği, İTÜ Madencilik Fakültesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü ile birlikte yaptığı incelemede milyarlarca dolarlık mermer rezervini bulmayı başardı. Özel sektörün Türkiye’de ilk defa yaptığı inceleme sayesinde Erenler, Dağakça, Başköy havzasında 900 milyon tona yakın mermer rezervinin bulunduğu tespit edildi.
10 aylık çalışmanın ardından hazırlanan raporu Çelik Palas Otel’de düzenlenen gecede kamuoyuna duyuran MADSİAD Başkanı Erol Efendioğlu, İstanbul Teknik Üniversitesi Maden Fakültesi Jeoloji Mühendisliği bölümü ile Erenler, Dağakça ve Başköy havzasındaki mermer madeninin ekonomik rezerv değerinin ortaya çıkması için sürdürdükleri çalışmalarının tamamlandığını belirtti. Prof. Dr. Erdoğan Yüzer’in başkanlığını yaptığı ekibin zor arazi şartlarında bile başarılı bir bilimsel çalışmaya imza attığını kaydeden Efendioğlu, bölgede 900 milyon tona yakın ekonomik mermer rezervinin tespit edildiğini açıkladı. Rezervin satış fiyatının 105 milyar dolara yakın olduğunun altını çizen Efendioğlu, “Bu tür bir rezerv araştırma çalışması Türkiye’de bir ilk. 105 milyar dolarlık ekonomik rezerv var. Yalnız burada bir şeye dikkat edelim. Bu bir altın gibi petrol gibi kısa sürede işlenip paraya dönmez. Bu rezervin 900 yıllık ömrü var. Bu ülkemiz için sevindirici bir haberdir. Türkiye mermer rezervinde ve mermer ocağı işletmesindedünyada ilk sırada yer almakta” dedi.
Yeni bulunan mermer rezervinin istihdamı artıracağına dikkat çeken Efendioğlu, Türkiye mermer sektörünün yan kollarıyla birlikte 250 bir kişiyi istihdam ettiğini açıkladı.
“2023’TE 7 MİLYAR DOLAR MERMER İHRACATI HEDEFLENİYOR”
Türkiye’den bu yıl 4 milyar 183 milyon dolar maden ihracatı yapıldığını ifade eden Efendioğlu, “Bu rakamın 1 milyar 903 milyon dolarını mermerden elde ettik. Yani maden ihracatımızın yarısına yakını mermerlerimizden sağlıyoruz. 2023 yılı hedefimiz 15 milyar dolar. Bu rakamın 7 milyar dolarını mermer ihracatı olarak hedefliyoruz. Ülkemizde şu anda 2 bin 100 adet mermer ocağı işletmesi var. Bin 600’e yakın mermer fabrikamız var. 2023 yılı mermer sektörünün istihdam hedefi 800 bin kişidir. Mermer potansiyelimiz iyi değerlendirildiğinde 100 yıldan fazla petrol giderimizi karşılayacak rezerve sahip” diye konuştu.
“ÇEVREYE DUYARLI MADENCİLİK BAŞLADI”
Efendioğlu, genç madencileri bir araya getirmek için Çevreci Madenciler Derneği’ni (ÇEMAD) kurduklarını ifade ederek şöyle devam etti:
“Hedefimiz genç madenci işadamlarını, jeoloji ve maden mühendislerini üniversiteler ile iş birliği yaparak en as 3 yıllık çevre eğitimine tabi tutmaktır. Önümüzdeki yıllarda özensiz ve duyarsız madencilik yapan genç madenciler sıkıntıya geçebilir. Türkiye’de çevrede duyarlı madencilik başladı. Bunun öncülüğünü Bursa yapsın. Köylerimizde madenlerle ilgili sıkıntılar var. Bu sıkıntıları acilen gidermemiz lazım. Çevreci faaliyetler konusunda çok gayretli olmalıyız.
“TAHMİNİMİZİN ÜZERİNDE BİR REZERV ORTAYA ÇIKTI”
MADSİAD Onursal Üyesi ve Beykent Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Topaloğlu, Erenler, Dağakça ve Başköy havzasında çıkan bu rezervin önemine dikkat çekerek, “Bursa çok değerli bir maden havzası. Ne kadar değerli olduğu bilinmiyor. Bu konuda bir çalışma yapılmasına karar verildi. Bir bilimsel kurul oluşturuldu. 10 ay süren bir çalışma oldu. 30’a yakın maden ocağı incelendi. Bu özel sektör tarafından yapılan ilk ve en büyük bir çalışma. Burada tahminimizin üzerinde bir rakam ortaya çıktı. Bütün veriler ocaklardan alındı. Yaklaşık 900 milyon ton mermer rezervi tespit edildi. Bu rezerv Türkiye’ye 900 yıl yetecek. Önemli bir ekonomik büyüklük” dedi.
“MADENCİ KAZDIĞI YERİ DOĞAYA TEKRAR KAZANDIRMAK ZORUNDA”
Topaloğlu, bu mermer rezervinin çıkarılmasında herhangi bir hukuki engel olmadığını da söyledi. Madencilikte çevreye en dost sektörün mermer olduğunu ifade eden Topaloğlu, “Madencilerimiz bu konuda çok duyarlı. Dış ortama herhangi bir su deşarjı yapılmaması konusunda önlemler alındı. Arıtma tesisleri kurulmuş durumda. Tabii, 'Her taraf oyuluyor, çukurlar var' diyebilirsiniz. Madencilik bittikten sonra o alan doğaya tekrar kazandırılacak. Bu konuda devlet, madenciden teminat alıyor. Madenci bunu yapmazsa bakanlık yapacak ve bedelini madenciden alacak” ifadelerini kullandı.