Tek başına iktidarın yönettiği ülkede gazetecilik yapmak çok zor.
2001 yılından beri gazetecilik mesleğini icra etmeye çalışıyorum...
Gazetecilik yaptığım yıllar içerisinde 2008-2009 yıllarında Ergenekon üyesi olmakla suçlanmış ve Erkenekon'dan gözaltına alınacağım şeklinde psikolojik baskı altına almaya çalışıldım.
2008-2009 yıllarında çalıştığım yayın organlarında Genel Yayın Yönetmeni'ydim.
Bazı AK Partililer'in hoşuna gitmeyen her haberde, Ergenekon üyesi olduğum ve gözaltına alınacağım baskılarına maruz kalıyordum!...
Doğru bildiklerimi olduğu gibi yazdım ve hiç geri adım atmadım.
Sene 2014'ü gösterdiğinde ise enteresandır, "paralelci" demeye başladılar.
Komik değil mi?
Metro Holding Basın Danışmanı Necmi Hatipoğlu sağda solda, "Berat Gonca'nın paralelci olduğu gerekçesiyle, Ankara'dan suç duyurusunda bulunduk" diyormuş!..
2008 yılında Ergenekoncu, 2014'te paralelci olmakla suçlanıyorum.
Gelin şu tezata bakın ki, 25.03.2015 tarihindeki "AK PARTİ'NİN PARALELLE MÜCADELESİ GERÇEK Mİ?" şeklindeki köşe yazım ile paralel yapı aleyhinde yazdığım yazı için 20-10-2015 tarihinde mahkemeye ifade verdim.
İnanın kafam karışıyor!
Ben kimim?
Ergenekoncu mu, paralelci mi?
Yazdıklarımız hoşlarına gitmeyince, akıllarınca aba altından sopa gösteriyorlar.
Siz gidin de kumda oynayın...
***
Köktaş'ın Avukatı Şenocak Paralelci mi?
Ak Parti Samsun Milletvekili Fuat Köktaş'ın paralel yapıya hizmet eden biri olduğunu Metro Holding Yönetim Kurulu Başkanı Galip Öztürk ve basın danışmanı Necmi Hatipoğlu sosyal paylaşım sitelerinden açıklamışlardı ve bu açıklamaları Samsun'da yayın yapan yerel basın haberleştirmişti.
Bana dahi paralelci yaftası yapıştırmak için Necmi Hatipoğlu'nun nasıl yırtındığını bildiğimden, bu açıklamaları benim için kayda değer değildi.
Necmi Hatipoğlu, yalnız bana ve Fuat Köktaş'a değil, İstanbul'da "kaçak keçi ahırları"nı yıktı diye bir kaymakama da paralelci yaftası yapıştırmak için basına haber servis etmiş!
Yapacak birşey yok, Hatipoğlu ve o zihniyettekiler, kaşını gözünü beğenmediğine dün "ergenekoncu" bugün ise "paralelci" demeyi seviyorlar!
Fakat Samsun Özel Haber isimli internet haber sitesinin 03 Eylül 2015 tarihinde kaleme aldığı Milletvekili Köktaş'ın avukatı Fevzi Cem Şenocak'ın paralelci olduğunu ima eden haberi yapması ve haberin yalanlanmaması Hatipoğlu için, "Kedi olalı bir fare yakaladı" sözünü hatırlamama neden oldu...
Zira;
Fevzi Cem Şenocak'ı ofisinde ziyaret eden gazetecilerle, Şenocak'ın yaptığı iddia edilen konuşmanın ses kaydını dinledim. Şenocak konuşmasında Samsun Haber Gazetesi'nde bir dönem köşe yazarlığı yaptığını hatırlatarak, "Ben paralelci olarak bilinirim. Saklamıyorum bunu. Ayrıca Fethullah Gülen'in talebesiyim. 1. elden bilgi almak istiyorsanız benden alabilirsiniz. Samsun'da bu konuda benim kadar 1. el bulamayabilirsiniz. Saklamıyoruz, gizlemiyoruz. Benimle ilgili biri 'paralelci' diye haber yaptığında şeref duyuyorum" gibi ifadelerde bulunmuş. Gazeteci arkadaştan duyunca inanamadım, ses kaydını dinletince şaşırdım!
HDP'linin haber sitesine para aktardığı belgelenen AK Parti Samsun Milletvekili Adayı Köktaş'ın, avukatının da paralelci olduğu iddiaları ve avukatın söyledikleri karşısında ben hâlâ şaşkınım. Cumhurbaşkanı ve başbakan sabah-akşam PKK ve paralellerin bitirileceğini söylerken, sayın Köktaş'ın durumunu aklı alan var mıdır acaba?
***
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Talimatı ile İllere Araştırma Ekipleri mi Gönderildi?
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin basın karşısında 5. partiden sözetmesi üzerine, sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı harakete geçirdiği söyleniyor.
Söylentilere göre;
Kamuoyunda 5. partinin seçimlerden sonra AK Parti'nin tek başına iktidar olamaması durumunda, AK Parti'den kopacaklardan oluşturulacakmış!
Bu söylentiler Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın kulağına da gitmiş...
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ana bağlı gizli bir ekip kurulmuş ve ekip il il gezerek AK Partililer hakkında bilgi toplarken, ziyaretlerini il teşkilatlarından gizli yürütüyormuş.
Söz konusu ekibin Samsun'a da geldiği, AK Parti Samsun Milletvekilleri ile İl ve İlçe Yönetim'indeki isimleride araştırıyormuş!
Bakalım araştırma bittiğinde nasıl bir önlem paketi hazırlanacak...
***
UYUŞTURUCU BARONLARI YENİDEN YAPILANIYOR!..
Türkiye uyuşturucu piyasasında, Samsun önemli bir şehir konumunda...
Validen, Emmiyet Müdürü'ne birçok yetkili Samsun'un uyuşturucunun güzergahında olduğunu açıkladı. Hatta son açıklamalarda Samsun'un ilçelerinde uyuşturucu ekiminin yapıldığına da değinildi.
Devlet mercilerinin, Samsun'un Uyuşturucu güzergahı olarak kullanıldığına vurgu yapan açıklamaları son 2-3 yıla dayanmaktadır...
Fakat sözkonusu güzergahın temellerinin 2000-2001 yıllarında altyapısının hazırlandığı ileri sürülmektedir...
Yapılanmanın rahat haraket edebilmek için siyasete nüfuz ettiği vurgulanmakta...
Örneğin;
2004 yılında yapılan uyuşturucu hap operasyonunda, AK Parti Gazi Belediyesi Meclis Üyesi'nin oğlu o zamana kadar ele geçirilen en büyük uyuşturucu hap operasyonu ile gözaltına alındı. Daha sonra 2009 yılında Samsun'un Ayvacık İlçesi'nden, Çarşamba İlçesi'ne kamyonla uyuşturucu sevkedilmeye çalışılırken, AK Parti Ayvacık Meclis Üyesi'nin oğlu ve yeğeni yapılan operasyon sonucu onlarca kilo esrar ile yakalandı. Tarihler 2013 yılını gösterdiğinde, Samsun'un Ayvacık İlçesi'nde yapılan operasyon sonucu onbinlerce kök dişi hint keneviri ve kurutulmaya bırakılmış tonlarca esrar ele geçirilirken, uyuşturucu ile bağlantılı olarak AK Parti Ayvacık Meclis Üyesi tutaklandı...
Örneklerden de anlaşılacağı gibi uyuşturucu yapılanmasının rahat hareket edebilmek için siyasete nüfuz ettiği anlaşılmaktadır...
Özellikle Türkiye'de yaşanan 17 ve 25 Aralık olaylarının ardından daha önce uyuşturucuya bulaşmış meclis üyesi seviyesindeki siyasilere operasyon yapabilen kolluk kuvvetlerinin, sözkonusu tarihlerden sonra uyuşturucu operasyonundaki başarılarının düştüğü görülmekte...
Bunun nedeni olarak şu bilgiler verildi:
"Uyuşturucu baronları, 17-25 aralık olayları ile başı ağrıyan hükümete şirin görünmek için paralel aleyhinde basın açıklamaları yaptılar. Yapılanmalarına kolluk kuvvetlerinin operasyona girişmeleri durumunda, 'Biz hükümet lehinde, paralel yapının aleyhinde açıklamalar yaptık diye bize kumpas kuruluyor. Bize operasyonu paralelci kolluk kuvvetleri düzenliyor' denilmesi operasyonları bitirdi."
Her ne kadar uyuşturucu baronları bu tür oyunlarla, kolluk kuvvetlerinin önünü kesip, rahat hareket etmeye çalışıyor olsa da devlet, yapının aktörlerini ve kurulu düzenlerini deşifre etmiş ve dokunamasa da rahat hareket edememelerine neden olmuştur.
Bu gelişmeler yaşanırken, Türkiye geneli yeni bir uyuşturucu yapılanması iddiası var. İddiaya göre; Bu yeni yapılanma, Karadeniz uyuşturucu yapılanmasının mevcut yapısına çökerek finans sağlamaya çalışıyor.
Eski yapılanmanın meclis üyeleri seviyesinde de olsa AK Parti'ye nüfuz ettiği yukarıdaki örneklerle anlaşılırken, yeni yapının MHP içerisinde örgütlenmeye çalışıldığına vurgu yapılmakta...
Peki neden MHP?
17-25 Aralık olaylarının ardından devlet içerisinde paralelci olduğu şüphesi taşıyan Vali, Kaymakam, Hakim, Savcı, Emniyet Müdürü gibi konumlarda bulunan yetkililer görevden uzaklaştırıldı. Uzaklaştırılan bürokratların yerlerine ise, MHP kökenli bürokratların atandığı ve ileride MHP'nin hükümet ortağı olacağı öngörüsü hakim. Yeni yapılanmanın MHP içerisine sızan adamlarının MHP lehinde basın açıklamalarının yanı sıra, arada MHP Genel Başkanı aleyhinde sosyal paylaşım sitelerinde açıklamalar yayınlayarak, devleti yöneten AK Parti'ye şirin görünüp, kurmaya çalıştıkları yeni yapılanmanın önünü açmaya çalıştıkları kaydediliyor...
Eski yapılanma Samsun'un Tekkeköy, Çarşamba, Ayvacık, Salıpazarı ve Terme İlçelerinde her yıl onlarca ton esrar elde edeceği dişi hint keneviri ekimi ile Asya-Avrupa arası Eroin sevkiyatı işi yaptığı kaydediliyor. Yetiştirdikleri tonlarca esrarın bir kısmını iç piyasaya sürerek sokakları ellerinde bulundurduğu görülüyor. Yeni yapılanmanın ise özellikle son bir yıl içerisinde hap ve bonzai ile pazara girerek, pazarda yer edinmeye çalıştığı kaydediliyor. Son bir yıl içerisinde piyasada hap ve bonzai satışındaki artış buna yorumlanıyor. Yeni yapılanmanın deşifre olmamış olması, bonzai ve hap sektörünün de eski yapının güdümünde olduğu izleniminin doğmasına neden oluyor. Yeni yapılanmanın piyasaya yüksek miktarda hap ve bonzai sürmesi ve Samsun'da uyuşturucu içicilerinin bu uyuşturuculara yönelmesi üzerine, eski yapılanmanında esrarın yanı sıra piyasayı kaybetmemek adına elindeki torbacılarına az miktarda bonzai ve hap servis ettiği öğrenildi.
Bir sonraki yazımda buluşmak umuduyla...