Çarşamba Muhtarlar Derneği Başkanı Veysel Oduncu ve Organik Fındık Üreticileri Birliği Başkanı Ali Bakır’la bir araya gelen Tufan Akcagöz, her iki kurumun da Çarşamba’nın sosyo-ekonomik yaşamında önemli bir yer teşkil ettiğini söyledi.
Akcagöz, “Muhtarlar bizim göz bebeğimiz. Bir kere, demokratik bir yöntemle görev başına gelmiş insanlar. Seçilmiş gelmiş insanlar. Bunlar önemli. Vatandaş, iradesini sandığa yansıtmış ve seni Muhtar olarak görmek istiyorum demiş. Beğenmezse, icraatlarından memnun değilse, önümüzdeki seçimde tercihini değiştirir, başkasına oy verir. Bu nedenle, seçilmiş her kişinin, kendisini beğendirme gibi bir mecburiyeti de vardır. Kendisini beğendirmesi de, icraatlarıyla, kısacası hizmetleriyle olur. Muhtarlarımız önemlidir. Ancak Sayın Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu, Muhtarlar Kanunu çıkmalıdır dediği halde, hükümet bu konuya da duyarsızlık gösteriyor. Muhtarlar, siyaseten baskı altına alınmaya çalışılıyor. Bunu görüyoruz. Kimse özgür değil. Vatandaş, özgürce düşündüğünü söyleyemez hale geldi. Muhtarlarımız da maalesef çekiniyorlar. Daha geçen gün AKP İl Başkanı Tekkeköy’de partisinin düzenlediği bir toplantıda Muhtarlara hitaben, “Siz benim muhatabım değilsiniz” diyebiliyor. O halde sevgili Muhtarlarımızın da 24 Haziran seçimlerinde AKP’ye, “Asıl siz bizim muhatabımız değilsiniz” deme hakkı doğuyor. Muhtarlarımız baskı altında biliyoruz. Bizim toplantılarımıza gelmeye bile çekinir olmuşlar. Bu ne zaman düzelir? Ancak, demokrasiye ve özgür bir topluma inanarak bu işler düzelir. Bunun için de öncelikle, Muhtarlar Kanunu çıkmalıdır ve Muhtarların hakkı, hukuku korunmalıdır. Muhtarlık görevini ifa ederken siyasi iktidarın baskısı tamamen ortadan kaldırılmalıdır ve bunun için gerekli yasal düzenlemeler derhal hayata geçirilmelidir.” dedi.
Fındık üreticilerinin sorunlarının artık kronikleştiğini ve adeta çözümsüz bir noktaya doğru sürüklenmeye çalışıldığını ifade eden CHP Samsun Milletvekili aday adayı Tufan Akcagöz, “Fındık üreticisinin derdi, hükümetin umurunda bile değil. AKP hükümeti, 16 yıldır büyük sermaye gruplarını korumaktan başka bir şey yapmadı. Köylüyü ezdi. İşçiyi ezdi. Memuru ezdi. Fındık üreticisini ezdi. Ezmeye de devam ediyor. Peki ne yapmak lazım? En kısa sürede, vatandaşın bu sorumlarına duyarsız kalan hükümetten kurtulmak lazım. Hükümet, vatandaşın, fındık üreticisinin derdini umursamadı. Çünkü kendileri, Man adasına para uçurmakla meşguller. Vatandaşın cebinden alıp, başka ülkelere para kaçırmakla meşguller. Bakın bunların hesabını günü geldiğinde verecekler, mutlaka verecekler. Mayıs ayındayız. Fındıklar yeşillenmeye başladı. Vatandaş kara kara düşünüyor. Üretici, acaba bu sene fındık taban fiyatı ne olacak, enflasyon karşısında ezilecek miyiz, asgari yaşam standartlarımızı koruyabilecek miyiz endişesi içinde. Tarım politikası iflas ettiği için bugün bu durumdayız. Hükümet, diğer işlerdeki beceriksizliğini, tarım politikalarında da göstermiş, fındık üreticisini vahşi sermayenin kucağına hapsetmiştir. O halde, mutlaka üreticiden yana, emekten yana bir tarım politikası oluşturmak zorundayız. O nedenle, AKP hükümetinden 24 Haziran’da kurtulacağız, 24 Haziran’da zulüm bitecek ve vatandaşın rahat edeceği, üreticinin ezilmeyeceği bir tarım politikasını hayata geçireceğiz. Seçimin öne çekilmesinin sebebi de ekonomiktir. Ülkeyi yönetenler, işler daha sarpa sarmadan vatandaştan yeni dönem için yetki alma derdinde. Samsun Milletvekili olduğumda, fındık üreticilerinin alın terini koruyacağıma yemin ediyorum. Samsun’un hakkını hukukunu sonuna kadar savunacağıma, söz veriyorum, and içiyorum. “ diye konuştu.