Akçagöz ’den Nazım Hikmet’li Avukatlar Günü Kutlaması 

Açıklamada, hukuk devleti olmanın önemine dikkat çeken Tufan Akçagöz, ‘Bağımsız yargı ve devleti yönetenleri de bağlayan hukuk, hukuk devletinin temelini teşkil ediyor. Hukuk devleti olabilmenin temel unsurlarından biri de savunma hakkıdır.’ dedi.
Savunma hakkının, Avukatlar eliyle yaşatıldığını ifade eden Akçagöz, “Bağımsız yargı, hukuk devleti derken, daha büyük hukuksuzlukların içine doğru sürükleniyoruz. Yasalara saygı duymayan, kendi koltuğunu sağlamlaştırmak için hukuku alet eden bir yönetim anlayışı hâkim. Bu yönetim anlayışı, yargıya saygı duymadığı gibi, kişilerin en temel haklarından olan savunma hakkına da saygı duymuyor. Oysa ki Avukatların olmadığı, Avukatlık mesleğinin layıkıyla icra edilemediği coğrafyaların, kabile hukuku ile idare edildiğini görmek gerekir. Türkiye’nin insan hakları, demokrasi, hukuk devleti sahalarında geldiği nokta, demokrasiye ve hukuk devletine inanmış tüm yurttaşları ürkütüyor. Uluslararası Af Örgütü, İnsan Hakları İzleme Örgütü, Özgürlük Evi, Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü gibi uluslararası alanda faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşlarının, Türkiye üzerinde yapmış oldukları çalışma sonucu ortaya çıkan raporlar da, Türkiye’de demokrasi, insan hakları, hukuk devleti alanlarında gözle görülür bir geriye gidişin varlığını işaret etmektedir. Basın özgürlüğü, neredeyse ortadan kalkmıştır. Basın, işini yapamaz hale gelmiş, muhalif basın her türlü baskıya maruz bırakılmıştır. İfade özgürlüğü, ceberut uygulamalarla baskı altına alınmıştır. OHAL uygulamaları, yasakçı uygulamalara dayanak olarak gösterilmektedir. Yolsuzluk iddialarının üzeri örtülmektedir. “ dedi. 
      5 Nisan Avukatlar gününün, sadece Avukatlar tarafından değil, adil bir yargı isteyen, savunmaya müdahale edilmemesi gerektiğini düşünen ve savunma hakkını, adil bir yargının ayrılmaz bir parçası olarak gören tüm yurttaşlar tarafından kutlanması gerektiğini söyleyen CHP Samsun İl Başkanı Tufan Akçagöz, “Mensubu olmaktan gurur duyduğum Avukatlık mesleğinin, ülkemde yaşadığı zorlukları gördükçe, ülkenin geleceği açısından büyük bir endişeye savruluyoruz. Ancak şunu da biliyoruz ki, hiç bir baskıcı dönem, sürgit devam etmemiştir. Bu dönem de elbette aşılacaktır. Avukatların, iş yerleri olan Adliyelerin, Avukat ’tan izole edilerek dizayn edilmeye çalışılması, bu çatı altında ve cübbeleri üzerlerinde olduğu halde yaka paça saldırıya uğradığına şahit olduk. Bunlar, hukuk devleti açısından üzücü olaylardan biri olarak karşımızda durmaktadır. Çok kısa süre önce, Avukatların bir kısmı Hâkimlik mesleğine geçiş yaptı ve aynı zamanda bir partinin genel Başkanı olan Erdoğan’ı ayakta alkışladılar. Avukatların siyasetle uğraşması normal ama siyasete bulaşmış Avukatların, Hâkimlik mesleğine kabulü, yargı bağımsızlığına elveda anlamını taşımaktadır. Bu Avukatların büyük kısmı, Ak Parti’nin yönetim kurulu üyeliği, belediye meclis üyeliği görevlerinde bulunmuşlar. Siyasi bir kimliği taşımışlar. Oysaki, şimdi bulundukları makam, bağımsız olmayı gerektiriyor. Bu nasıl olacak? Yaşadığımız baskıcı dönemin, özgürlüklere ulaşmak için uğraşan yurttaşlarımızın ve hukuk devletinin devamlılığına inanmış milyonların elinde demokratik bir sürece evrileceği de muhakkaktır. 5 Nisan Avukatlar gününde, tüm meslektaşlarımın bu anlamlı gününü kutluyorum.
Demokrasiye inanmış tüm yurttaşlarımıza ve hukuk devleti için mücadele eden Avukatlarımıza, aydınlık bir gelecek diliyorum ve tüm değerli meslektaşlarımın bu anlamlı gününü, Nazım Hikmet’in dizeleriyle kutlamak istiyorum.
İyi günlerimde çok eller uzanır ellerime, 
Resmimi, suratımı baş köşeye asarlar... 
Fakat demir kapıların her kapanışında üzerime, 
Ardında taş duvarların her kaldığım zaman, 
Ne arayan beni, ne soran... 

Eeeehh, daha iyi be, bunun böyle olduğu... 
Minnetim ve borçluluğum yalnız sana kalsın. 
İyi günlerimde benim unuttuğum insan eli 
Nasılsın?...