Sarı-lacivertli futbolcular Caner Erkin ve Milos Krasic, FB TV’de yayınlanan "Günün Röportajı" isimli programa katıldılar. Sözlerine ilk olarak Krasic ile olan arkadaşlığına değinerek başlayan Caner Erkin, "Krasic ile CSKA’da da beraber oynadık. İyi arkadaşız. Dostluğumuz devam ediyor. Ben bunun çok güzel bir şey olduğunu düşünüyorum. Yıllar sonra yine beraber olmamız güzel" şeklinde konuştu.
Süper Lig’in ilk yarısında yaşanan puan kayıplarını değerlendiren Caner Erkin, "İlk yarıyı az bir puanla bitirdik. Bize yakışmayan bir puanla bitirdik. Basit hatalardan basit puanlar kaybettik. Ama sonuç olarak hepsi geride kaldı. Baktığımızda 3 kulvarda da mücadele ediyoruz. Ligde geride gibi gözüksek de şampiyon olmamız için bir şans var. 6 puanlık fark çok fazla bir fark değil. Rakiplerimizle kendi sahamızda da oynayacağız. Biz bunu daha önce yaptık ve yine yapabiliriz. Fenerbahçe camiasının bu gücü var. Camiamızla, Yönetimimizle ve taraftarımızla her zaman bir arada olursak, yapamayacağımız şey yok diye düşünüyorum ve iddialıyız" açıklamasında bulundu.
Özellikle deplasmanlarda alınan mağlubiyetlere yönelik bir açıklama yapan Caner Erkin, "Aslında geçen seneden gelen bir şey bu. Herkes deplasmanda iyi oynamadığımızı söylüyor. Ben Türkiye’nin en iyi takımı olduğumuzu düşünüyorum. Ayrıca güçlü de bir takımız. Ama deplasmanlarda herkes kötü oynadığımızı söylüyor ve ben bunun bir baskı olduğunu düşünüyorum. Kayıplarımızda dış etkenler de etkili oldu. Bunlar için pek denecek bir şey yok" diye konuştu.
Caner Erkin, ikinci yarıda yaşanacak olan forma rekabetine ilişkin, "Burası Fenerbahçe ve herkes oynamak için geliyor. Rekabet her zaman var. 11 kişi sahaya çıkıyor, alternatifler olabilir ama sonuçta 1 kişi o bölgede oynuyor. Oynamadığımız zaman kendimize kızıyoruz. Ama sakin olmak da gerekir. Önemli olan yaşanılan her şeye rağmen takımdaki huzurun bozulmaması. Benim ya da bir başka futbolcunun iyi oynamam bir anlam ifade etmiyor. Önemli olan takımın kazanmasıdır" şeklinde konuştu.
Başarılı oyuncu, sosyal yaşamına yönelik de,"Öncelikle şunu belirtmek isterim; büyük bir camiadayız ve maçkaybettiğimizde bazı sıkıntılar yaşayabiliyoruz. Sosyal aktivite olarak da şunu belirtmek isterim; eğer ki dışarı çıkıyorsak, yemek yiyoruz. Zaman zaman Krasic ve ailesiyle vakit geçiriyoruz. Eşlerimiz bazen dil konusunda sıkıntı yaşayabiliyorlar. İngilizce konuşmaya çalışıyorlar. Ben de yeri geldiğinde yardımcı oluyorum" açıklamasını yaptı.
KRASİC: “YENEMEYECEĞİMİZ TAKIM VE ALAMAYACAĞIMIZ KUPA YOK”
Ligin ikinci yarısında her oyuncunun elinden gelenin fazlasını yapmasıyla bir ivme kazanacaklarını dile getiren Sırpyıldız Krasic ise, "İlk yarıda kendimize yakışır bir oyun oynamadık. Herkes 100’de 100’ünü verirse çok daha iyi olur. Yenemeyeceğimiz takım ve kazanamayacağımız kupa yok. Benimle birlikte takıma yeni oyuncular geldi. Bence herkes birbirine alıştı ve iyi bir Fenerbahçe olarak mücadele edeceğiz" ifadelerini kullandı.
Yaşadığı sakatlıkla ilgili de konuşan Milos Krasic, "Futbol hayatım boyunca ilk defa sakatlandım. Benim için de sakatlık yaşamam üzücü. Takım adına da üzüldüm. Sonuçta herkesin bildiği gibi büyük bir transfer olarak geldim ve oyunumun ne olduğunu da biliyorum. Bütün taraftarımızdan ve camiamızdan özür dilerim. Kendimi gösteremedim ama ikinci yarında itibaren her şeyimi verip, kendimi kanıtlamak istiyorum. Ben Fenerbahçe’nin futbolcusuyum. Bundan sonraki maçlarda elimden gelenin en iyisini yapmaya çalışacağım. Ben gerçek Krasic gibi oynayacağım ve herkes bunu görecek. İlk maçtan itibaren, takım olarak her şeyimizi verdiğimizde büyük Fenerbahçe’yi herkes görecek" ifadelerini kullandı.
Kariyerinde sürekli olarak sağ kanatta oynamasına yönelik soruya, "Kariyerim boyunca sağ tarafta oynadım. CSKA’da da forvet arkası gibi oynamıştım. Ama sol tarafta oynamam gerekirse de oynarım. Benim ya da bir başka oyuncunun oynaması bir şey ifade etmiyor, önemli olan takımın kazanmasıdır" cevabını verdi.
Takım içinde yaşanacak sıkıntıların, üstesinden gelinerek aşılacağını dile getiren Krasic, "Takımımızda kaliteli futbolcular var. Eğer ki, bir futbolcu oyuna küserse ya da takım arkadaşına... kazanma şansı azalıyor. Düşünüldüğünde genç futbolcuların belli sorunları olabilir ama onlara da yardımcı olmalıyız. Bizim gibi kariyerli oyuncular için yapmamamız gereken şeyler. Örnek vermek gerekirse son Karabükspor karşılaşması. Takımımız son derece güçlü ama biz rakibe göre daha az performans gösterdik. Sonuç olarak takımdaki yaşanan olumsuzluklar bir şekilde sahaya da yansıyor" dedi.
Şaka yapmayı seven bir mizaca sahip olduğunu da dile getiren Sırp yıldız, "Çok sert, sinirli ya da agresif bir kişiliğe sahip değilim. Antrenman içinde de çok gülen biri değilim. Belki sert görünebilirim ama dışarıda gülen biriyim. Şaka yapmayı seven bir insanım" açıklamasını yaptı.
İki oyuncu da Teknik Direktör Aykut Kocaman ile çalışmaktan memnun olduklarını ifade ederek, sezonun ikinci yarısı için taraftarlardan desteklerini sürdürmelerini istediler.