Boşanma davalarında 2 çeşit boşanma söz konusudur.
1)Anlaşmalı Boşanma
2)Çekişmeli Boşanma olarak kanunda yer almaktadır.
Anlaşmalı Boşanma: Türk Medeni Kanunu’nda düzenlenmiştir. Boşanma şartları genel ve mutlak boşanma şartlarıdır. Eşlerin boşanma konusundan anlaşmış olmaları boşanma kararının verilebilmesi için sebep sayılmaktadır çünkü kanun eşlerin anlaşmış olmalarına evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı sonucunu bağlamıştır.
Boşanma sürecinde anlaşmalı boşanabilmek için 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nda hükmedilen “anlaşmalı boşanma şartları” kişiler açısından yerine getirilmiş olmalıdır. Kanunun ilgili maddesinde yer alan anlaşmalı boşanma şartlarına sahip olmayan kişiler açısından anlaşmalı boşanma davası açılamaz.
4721 sayılı Türk Medeni Kanun’da yer alan anlaşmalı boşanabilme için şartları;
1- Evliliğini anlaşmalı boşanma yolu ile sonlandırmak isteyen eşlerin en az bir yıl evli kalmış olmaları gerekmektedir.
2- Anlaşmalı boşanmak için eşler, maddi ve manevi tüm hukuki sonuçlar üzerinde uzlaşma içerisinde olduklarını anlaşmalı boşanma protokolünde bildirmek durumundadırlar.
3- Anlaşmalı boşanmalarda eşlerin davaya katılmaları zorunlu bir şarttır. Bu zorunluluğun sebebi eşlerin, anlaşmalı boşanma protokolü içerisindeki isteklerini, hâkimin teyit etmesi gerekliliğidir.
Anlaşmalı boşanma davasında eşler mahkemeye bir boşanma sebebi göstermek zorunda değillerdir. 1 yıl evli kaldıktan sonra iki eşin de boşanmak istediklerini belirtmeleri yeterlidir. Böylelikle aile içerisinde yaşanan olaylar, dava dilekçelerine geçirilmeden boşanma süreci tamamlanmaktadır.
Anlaşmalı boşanma davası, eşlerin en kısa süre içerisinde boşanmalarına imkan tanıyan bir boşanma şeklidir. Anlaşmalı boşanma davası açılırken, hazırlanacak olan anlaşmalı boşanma dilekçesi ile yetkili mahkemeye başvuru yapılır. Bu davalarda görevli mahkemeler, Aile Mahkemeleridir. Aile Mahkemesi bulunmayan yerlerde ise; boşanma davası Asliye Hukuk Mahkemelerinde açılır. Boşanmak isteyen eş, evlilik birliği içerisinde son altı ay içerisinde ikamet ettiği yerde bulunan Aile Mahkemesine boşanma davası için başvurabilir.
Anlaşmalı boşanma protokolü içerisinde yer alması gereken şartlar:
1-) Tarafların boşanma kararı aldıklarına dair iradeleri bulunmalıdır
2-) Tarafların birbirinden nafaka talebi var mı yok mu, varsa miktarı yazılmalıdır. Anlaşmalı boşanma davasında taraflar birbirinden nafaka istemezse, hâkim nafakaya hükmedemez. Bu nedenle nafaka talebi yoksa protokolde açıkça belirtilmelidir. Eşlerden birinin nafaka talebi varsa, diğer eş de nafaka ödemeyi kabul ediyorsa bu da protokolde açıkça yazılmalıdır.Nafakayı belirleme konusunda tarafların iradeleri önemlidir. Taraflar istedikleri miktarı kendi aralarında belirleyebilirler.
3-) Müşterek çocuk/çocuklar varsa velayetin kime verileceği hususunda tarafların anlaşmış olması gerekmektedir. Velayet şarta bağlanamaz, şeffaf ve net bir şekilde düzenleme yapılmalıdır. Yine velayeti kendisine verilmeyen eşin, çocukları ile görüşmesi konusunda düzenleme yapılabilir. Velayet kamu düzenine ilişkindir bu nedenle hâkim tarafların hazırlayacağı protokolle bağlı değildir. Protokolde değişiklik veya düzenleme yapabilir. Taraflar hâkimce yapılacak düzenlemeleri kabul etmezse, dava çekişmeli boşanma davası olarak devam eder.
4-) Taraflar birbirinden maddi-manevi tazminat talep etmiyorlarsa; tazminat talebi olmadığı, talep ediyorlarsa; tazminat miktarı protokolde yazılmalıdır. Anlaşmalı boşanma davasında hâkim, taraflar için tazminat miktarı belirleyemez. Tazminat miktarı taraf iradelerine göre belirler.
-Taraflardan biri duruşmaya gelmezse, gelipte anlaşmalı boşanmak istemediğini beyan ederse veya taraflar arasında belirlenen şartlarda uyuşmazlık ortaya çıkarsa davaya çekişmeli boşanma davası olarak devam edilir. Örneğin; protokolde eş için aylık 1500-TL nafaka belirlenmişken, nafaka alacaklısı eş aylık 2000-TL nafaka isterse ve diğer eş de bu durumu kabul etmezse artık davaya çekişmeli boşanma davası olarak devam edecektir. Anlaşmalı boşanma davasında tarafların hazır bulunmaları gerekmektedir.
-Anlaşmalı boşanma davasında kendisi için nafaka istemeyen eş, sonradan nafaka isteminde bulunamaz. Müşterek çocuk/çocuklar için ise durum farklıdır. Velayet hakkı kendisinde olan eş, anlaşmalı boşanma davasında çocuklar için nafaka talep etmemiş olsa da sonradan dava açıp şartların değiştiğini ve çocuk/çocuklar için nafaka talebinde bulunabilir. Örneğin; velayet kendisinde olan anne, boşanma sırasında asgari ücretle çalışıyorsa ve anlaşmalı boşanma davası sonuçlandıktan kısa bir süre sonra işten çıkarılıp maddi anlamda zor duruma düşecek olursa, çocuklar için nafaka talep edebilir.
Sonuç olarak; anlaşmalı boşanma davası, yaşanan olayların dava dilekçelerinde yer almadığı, hazırlanan protokol ile en kısa sürede sonuç alınabilecek bir yoldur. Anlaşmalı boşanma davası açarak gerekli prosedürlerin etkin bir şekilde işletilmesi ile tek celsede boşanabilmek mümkündür.