Edinilen bilgiye göre, olay Çukurova ilçesine bağlı 100. Yıl Mahallesi'nde meydana geldi. İddiaya göre, daha önceden bilgilerine ulaştıkları kişinin sabit telefonlarını arayan telefon dolandırıcıları bu kez annesi Tekel bayii sahibi 10 yaşındaki Nehir Yurtsever'i aradı. Kız çocuğuna kendilerini 'Orhan komiser' ve savcı olarak tanıtan şahıslar annesi Döndü Tedik'in (45) banka hesaplarına girilerek örgüte para aktarıldığını söyledi. Bunun üzerine kız çocuğu "Böyle bir şey olmaz" dedi. Dolandırıcılar hemen "Bankada köstebek var annenin kimlik bilgileri ele geçirilmiş bu nedenle sıkıntı var, biz polis ve savcıyız bu işi çözeceğiz yoksa annen cezaevine girecek. Annen elimizde sen bizim dediklerimizi yap annen kurtulacak" dedi.
Kız çocuğu bunun üzerine korkup ağlamaya başladı. Dolandırıcılardan biri, kız çocuğunu teselli etmeye çalışarak "Benim de senin gibi iki tane kızım var korkma anneni koruyacağız bir şey olmayacak. Şimdi söyle evinizde kasa var mı" diye sordu. Kız çocuğu, evlerinde kasa olduğunu söyleyince, içindeki altınları bir poşete koymasını isteyen dolandırıcılar, daha sonra evde para olup olmadığını sordu. Kız çocuğu para olduğunu ancak dolabın üzerinde olduğu için ulaşamadığını söyledi. Bunun üzerine dolandırıcılar "Bir sandalye bul hemen onun üzerine çık oradan alırsın" dedi. Kız çocuğu dolandırıcıların söylediğini yapıp oradaki 35 bin lira ve 8 bin dolar parayı da alıp poşete koydu. 38 çeyrek altını da poşete koyan kız çocuğuna dolandırıcılar, "Şimdi yanına Orhan komiser gelecek ona poşeti ver, kapıyı da açık bırak zili çalmasın o zaman annen kurtulacak" dedi. Dolandırıcılar ayrıca, telefonu da kapatmayarak kız çocuğu ile sohbet etmeye devam ettiler. Bu arada anne Döndü Tedik ise Tekel bayiinde kızına ulaşmak için telefonla aradı ancak telefon sürekli meşgul çalıyordu.
Dolandırıcıların gönderdiği İlyas Z. (30) ise verilen adresi bulamadı. Tekel bayiine gelerek buradan kızın annesine ben bir adres arıyorum diye sokak numarasını ve apartman numarasını söyledi. Tedik, kızının dolandırıldığından haberi olmayarak oturdukları apartmanın adresini verdi. Bu arada bir taraftan da telefonla kızını arayarak ona ulaşmaya çalıştı ancak ulaşamadı. Zanlı annenin verdiği adrese gidip kız çocuğuna kendisinin Orhan komiser olduğunu söyleyerek içerisinde altın ve paraların bulunduğu poşeti alıp uzaklaştı.
Bir süre sonra Tekel bayiine kız kardeşi gelince anne Döndü Tedik eve gitti. Yerde poşetleri görünce kızına sorduğunda kız çocuğu "Anne senin için evdeki bütün paraları ve altınları polise verdim" dedi. Tedik, dolandırıldıklarını anlayarak hemen polisi aradı. Polis olay yerine gelip güvenlik kamerasını da inceleyerek parayı alan İlyas Z.'yi yakaladı. Zanlı, sorgulanıp çıkartıldığı adliyede tutuklanıp cezaevine gönderildi.
"2 SAAT AĞLADIM ÇOK KORKTUM"
10 yaşındaki kız çocuğu Nehir Yurtsever, evi arayan telefondaki kişinin polis olduğunu, annesinin kimlik bilgilerini bazı bankaların ele geçirdiklerini söylediğini belirterek, "Ben de bankaların bilgileri vermeyeceğini söyledim. Bankada köstebek olduğunu söyledi. Ben de korktum ve ağlamaya başladım. Beni teselli etmeye ve sohbet etmeye başladılar. Sanırsam 4 ya da 5 kişiydiler beni konuşturup oyaladılar, savcı, polis olarak tanıttılar. Benim bile bazen unuttuğum babaannemin ismini söylediler, en iyi dersimi söylediler ben de inandım" dedi.
Nehir Yurtsever, daha sonra kasa olup olmadığını sorduklarını belirterek, "Kasanın olduğu oda kilitli dedim. O anahtarı bulup kapıyı açmamı söylediler. Ben de kolumun önceden kırık olduğunu ve açamadığımı söyledim onlar da tekrar denememi söylediler ben de denedim ve açıldı. Parayı almamı söyledi paranın olduğu yere boyumun yetmediğini söyledim. Bana sandalyeyle denememi söyledi ve onların dediğini yapıp denedim ve parayı aldım. Bana parayı saydırdılar ve bana paraları bir poşetin içine koymamı söylediler ben de koydum. Sonra bir kişi gelip kapıyı bile çalmadı sadece kapıyı açmamı söyledi. 'Ben polis memuru Orhan anneni sana getireceğim' dedi ve ben ona parayı verdim. Annemin yanlarında olduklarını söylediler sanki kadın kahkahaları geliyordu annemin sesine benzettim. Telsiz sesleri falan geliyordu polis ofisi mizanseni yaratmışlardı. Ben de yani çok korktum annem söz konusu olunca kalbim duracaktı neredeyse o yüzden parayı verdim. Annemi çok seviyorum" diye konuştu.
"VİCDANSIZLARA VİCDAN DİLİYORUM"
Anne Döndü Tedik ise dolandırıcıların evin adresini de kendisinden aldıklarını ifade ederek, "Kızımı arayıp annenin kimlik bilgileri hesabını ele geçirdiler demişler çocuğa çocukta kanıyor tabi. Ben işyerindeydim. Birisi oturduğum evin bloğunu sordu 93 blok nerede diye ben de saf saf sağda son blok dedim ama nereden bileyim eve gelip de parayı alabileceğini. Dolandırıcı gelip adresi ilk bana soruyor. Adresin 50 metre ötede büfemiz. Çocuğumun üzerinde müthiş bir baskı yapmışlar saatlerce ağlatmışlar, 2 saat boyunca kafasını karıştırarak dolaylı olarak tehdit ederek almışlar parayı. Bu şeylerden hepsinden şikayetçiyim ben gerekli cezaları almalarını istiyorum" dedi.
Tedik, aynı gün mahalleden çok kişiyi aradıklarının altını çizerek şöyle devam etti:
"Nehir'i arıyorum telefon meşgul ama çocuk dedim. Acaba açık mı bıraktı diye ama aklıma gelmiyor yani evi aramış olabileceklerini, böyle bir şeyle karşılaşacağımı, en az 5 defa aradım ve sürekli telefon meşguldü. Sonra kız kardeşim gel dedi eve koşarak eve geldim para çantası ortada Nehir 'ben parayı Orhan komisere verdim' dedi. Komiser kim demeye kalmadan gitti. 8 bin dolarımız vardı 38 çeyrek, 35 bin liramız gitti. O vicdansızlara vicdan diliyorum her şeyden önce kanserlilerin bile kanser ilaçlarını çalanlardan ne beklenir bunlar yola gelir mi, insanlığa gelir mi? Bir şey söyleyemeyeceğim artık bunlar için Ramazan fark etmiyor. Vicdan diliyorum, insanlık diliyorum."
Döndü Tedik, dolandırıcıların kredi kartlarını da boşaltmaya çalıştığını ancak cep telefonu olmadığı için bunu yapamadıklarını da kaydetti.