Enerji Bakanı Taner Yıldız, “12. Uluslararası Petrol, LPG ve Teknoloji Petroleum İstanbul” fuarına katıldı. Fuarda bir basıp toplantısı düzenleyen Yıldız, Türkiye genelinde geçtiğimiz gün yaşanan elektrik kesintisini değerlendirdi.
“86 BİNDE BİR İHTİMAL”
Önceki gün elektrik iletim sisteminde bir çökme yaşandığını söyleyen Yıldız “Arkadaşlarımızla yaptığımız seyahati yarıda kesip yaptığımız toplantılarda bir teşhis koyduk. Nereden kaynaklandığının teşhisini koyduk. Yaklaşık 51 bin 700 kilometrelik iletim hattının 126 bin envalık trafo gücüyle beraber, 70 bin megavatlık bir üretim santrallerinin enterkonneksiyonunu yapıyor. Birer saniye arayla Atatürk Barajı’ndan, Çukurova bölgesinden ve Elbistan’dan çıkan hatların aştığını görüyoruz. Çukurova bölgesinin izole bölgesinin izole bir yapı haline gelmesiyle beraber batıdaki İzmir Aliağa bölgesindeki santrallerin peş peşe çıkması böyle bir çöküşün tetiklemesine sebep oldu. Vakayı okuyoruz ama hangi sebeplerden olabileceği ile ilgili araştırmalar devam ediyor. Bir kısım olasılıklar var. Bir dakika 60 saniye, bir saat 3 bin 600 saniye, bir günde 86 bin 400 saniye var. Bütün üç olumsuzluğun aynı ana rasgelebilmesinin ihtimali 86 bin 400’de bir” diye konuştu.
Konuyu uzmanlarıyla tartıştıklarını belirten Taner Yıldız, “Böyle bir olasılığın şu ana kadar gerçekleşmediğinden bahsettiler. 1999’da hepimizi derinden yaralayan depremle fiziken bir kısım çökmeler oldu. Onu ayrı tutuyorum. Bu sistem Avrupa’nın 2. Büyük şebekesidir. Toplam 1.2 milyon kilometrelik iletim ve dağıtım hattı olan bir işletme. Biz başında da sunu söyledik; ister teknik gerekçelerle, ister başka gerekçelerle olsun ne olursa olsun bunu saniye saniye görüntüleme imkanımız var geriye dönük detaylara baktığımızda. Bir iletim hattının 17 salise sonrası açtığını görüyoruz. Sistem kendini korumak için gerekirse frekans seviyelerini, gerekirse gerilim dalgalanmalarını tek tek gözlemliyor” ifadelerini kullandı.
“TEKNİK GEREKÇE Mİ, MÜDAHALE Mİ, MANİPİLASYON MU, SÖYLEMEK İÇİN ERKEN”
Elektrik iletim sistemindeki çöküntünün sebebini araştırmaya devam ettiklerini vurgulayan Yıldız, “Bunu tetikleyen sebebin ne olduğunu, bir müdahale mi ? teknik gerekçelerle mi? yoksa bir manipülasyon mu? Şu anda nihai cümleli kullanmıyoruz. Bununla alakalı ayrı bir ekiple çalışıyoruz” dedi.
“SİSTEME GÜVENİYORUZ, EKİBİMİZE GÜVENİYORUZ, SEBEBİNİ NET BİR ŞEKLİDE PAYLAŞACAĞIZ”
Yıldız, Türkiye’nin enerji iletim sisteminin, AB üyesi ülkeleri tarafından da kabul görmüş bir sistem olduğuna dikkat çekerek, “Burada kullanılan roleler hepsi batı standartlarında rolelerdir. Sistemimize güveniyoruz, ekibimize güveniyoruz ama bunun sebebini net olarak tüm detayları ile kamuoyu ile paylaşacağız. 10.36’da başlayan sıkıntı saniyeler içinde sistemin çökmesine sebep oldu. 14.00 itibariyi yüzde 50, 16.30 itibariyle yüzde 90, 20.00 itibariyle yüzde 100’ü devreye alınmıştır. Bu açıdan sanayicilerimiz vatandaşlarımızın bunun tesiri altında kaldığını biliyorum. Bütün sistem adına, arkadaşlarım adına bunun bir kez daha tekrarlanmayacağını söylemem lazım” açıklamalarında bulundu.
“SİBER SALDIRI İHTİMAL HARİCİNDE DEĞİL”
Taner Yıldız, bir siber saldır ihtimalinin bulunup bulunmadığının sorulması üzerine şunları söyledi;
“Bu ihtimal dahilinde midir, ihtimal haricinde değildir. Türkiye’de bir şifreleme yaptığınızda bunun deşifresinin hemen yanıbaşında olduğunu biliyoruz. Sistemin siber bir saldırıya açık olup olmadığın böyle açıklayabiliriz. Bir yerde şifre varsa özellikle 17 - 25 Aralık sürecinde bunların nasıl delik deşik edildiğini gördük. Biz sistemin korum altına alınması ile alakalı ayrı bir ekip çalışıyor. Ama bunu siber saldırı demem için şu an erken. Sonuç böyle çıkmayabilir. Bizler ne varsa bunu bütün açıklığı ile paylaşacağız. Bunu söylersem kamuoyunu yanlış yönlendirmiş olurum. Bu teknik bir gerekçe de olabilir. Ama bu kadar 3 büyük arızanın ve üretim santrallerini devreden çıması, bunun birer saniye arayla 3 büyük şebeke hattını devreden çıkmasını tetikleyen sebebin, manipülasyon mu? teknik gerekçeler mi? yoksa siber saldırı mı? Bunu söylemem için erken”
“BATILI ÜLKELERDE DE KARŞILAŞABİLİNEN BİR DURUM”
Taner Yıldız benzer durumların gelişmiş ülkelerde de yaşandığına dikkat çekerek, “Şimdi biz başka ülkelerden örnek vermiyoruz ama bunun yalnızca Türkiye’de olmuşçasına bilgi verilmesin doğru bulmuyorum. 2003’te ABD’de 36 saatlik bir kesinti oldu. Onlarda oldu bizde de olması normal demiyorum ama bu atmosfere açık işletmelerde olabileceğini söylüyorum. İtalya, İsviçre, Avusturya, Slovenya ve Hırvatistan’da 55 milyon insan 18 saat enerjisiz kaldı. Bu batılı ülkelerde karşılaşabilinen bir durum” şeklinde konuştu.
“TÜRKİYE’DE ENERJİ ARZI, TÜKETİMDEN FAZLADIR”
Elektrik iletim sistemini eski terazilere benzeten Bakan Yıldız, “Tüketim kadar üretim olması lazım. Türkiye’de son 3 yılda arz tüketimden daha fazladır. Üretim santralleri son 3 yılda 12 bin megavat daha fazla üretime sahip olmuştur. Bu sistem çöküşünün üretim arzı ile yakından uzaktan alakası yoktur. Arz talepten fazladır. Bu terazinin değende tutulması lazım. Üzerinde kilo aldığınızda tersine bir işlem gerçekleşiyor. Sebepleri netleşti ama tetikleyen yapı üzerinde konuşuyoruz” dedi.
“SOSYAL MEDYADAKİ SÖYLENTİLERİN ASLI YOK”
Bakan Yıldız TBMM Genel Kurulu’nda kabul edilen nükleer santral anlaşması ile ilgili değerlendirmelerde de bulunarak şunları söyledi;
“Bunun Türkiye’nin enerji arzı güvenliğine katkısı büyük olacak. Sosyal medyadaki söylentilerin aslı yok. Nükleer güç santralini makul hale getirmek için, ‘enerji ihtiyacı var’ demek için böyle bir arıza gerçekleştiğini söylüyorlar. Bunu savunmak için böyle bir hasarlı işlem yapmaya gerek yok. Biz siyasi olarak nükleer güç santrallerinin kurulabileceğini savunuyoruz. Bu doğru bir işlem. Türkiye’de enerji azlığı değil fazlalığı var. Üretici şirketler özel sektör ve kamu bunu çok iyi koordine etti. Özel sektörün payı kamu ile yer değiştirdi. Nükleer güç santrallerinin anlaşmalarla beraber Türkiye’nin hazine garantisi vermeden önemli bir projedir”