Partisinin grup toplantısında konuşan Başbakan Yıldırım, "Millet kime ne iş vereceğini iyi biliyor. Muhalefete konuşma görevi veriyor AK Parti'ye çalışma görevi veriyor. Kabul etmek lazım konuşma konusunda uzmanlıklarına saygı duyuyoruz. Bizim onların konuşma ustalığına erişmemiz çok kolay değil" dedi.
Binali Yıldırım, toprağı gelecek olarak gördüklerini vurgulayarak, "Tarım arazilerinin miras yoluyla bölünerek parçalanmasının önüne geçen düzenlemeleri AK Parti iktidarında biz gerçekleştirdik. Şimdi yeni bir uygulamaya daha geçeceğiz 6,5 milyon hektar büyüklüğündeki 184 ovamızı tarımsal sit alanı ilan ediyoruz. Buralara tohum atılacak, hiçbir çivi çakılmayacak, tarım arazisi olarak kalmaya devam edecek. Göç, hisse ve parçalanma nedeniyle ekilemeyen arazilerimizi atıl olmaktan çıkarıyoruz. Şahsa veya kamu kuruluşlarına ait olupta ekilmeyen arazileri sahipleri namına değerlendireceğiz, kiraya vereceğiz. Ekilmedik bir karış toprağımız kalmayacak. Bu topraklar milli servetimiz, ekilmeyen 2 milyon hektar tarım arazisinden 17 milyar liralık yıllık tarımsal hasıla hedefliyoruz" diye konuştu.
"KONU VİZYON OLUNCA ANAMUHALEFETİN GENEL BAŞKANININ BU DURUMU ANLAMAMASI MAZUR GÖRÜLEBİLİR"
Yıldırım, yurt dışından toprak kiralama meselesinin vizyon meselesi olduğunu belirterek, "Konu vizyon olunca Anamuhalefetin Genel Başkanı'nın bu durumu anlamaması mazur görülebilir. Devletler ve uluslararası şirketler dünyada 200 milyon hektar tarım alanını değişik ülkelerde ya satın aldı ya kiraladı. Muhalefet ülkemize toprak kazandırmanın nesinden rahatsız olur anlamak mümkün değil. Evet biz vizyon sahibiyiz, biz nüfusumuzun 100 milyon, 150 milyona ulaşacağı dönemleri düşünerek adımlarımızı buna göre atıyoruz. Muhalaefet, milli gelirin yüzde 1'inin çiftçiye destek olarak ödenmediğini sürekli iddia ediyor. Be kardeşim tarımsal desteklemelerin milli gelirin yüzde 1'inden az olamayacağını yasa haline getiren biziz. 2015'in milli geliri 1 trilyon 953 milyar lira. Tarıma doğrudan verilen destek ise 10 milyar liranın üzerinde. Ofisin ürün alımları içinde 1 milyar 60 milyon destek değil de nedir Sayın Kılıçdaroğlu? Tarımsal kredilerin sübvansiyonlarına verdiğimiz 1 milyar 400 milyon liralık destek de cabası. Tarımsal ürün ihracatçılığına desteğimiz 456 milyon. Bütün bunları üst üste koyduğumuzda tarım sektörüne desteğimizin boyutunu daha iyi görüyoruz. Bu desteklerin 2015 yılı sonunda eriştiği mebla 19 milyar 590 milyondur" ifadelerini kullandı.
"ŞİMDİ MEŞHUR HESAP UZMANI HESAPLA BAKALIM TARIMA DESTEK NE KADAR?"
"Desteksiz atmakla bu işler olmuyor destek vermekle oluyor" diyen Başbakan Yıldırım şöyle devam etti:
"Şimdi meşhur hesap uzmanı hesapla bakalım tarıma destek ne kadar? Hesapla da görelim. Biz çiftçi, üretici, emekçi söz konusu olduğunda asla cimri olmayız. Kürsüden, masadan değil kasadan konuşuruz. Bazı tarım modellerini de uygulamaya koyuyoruz. En değerli ve gerekli ürünlerden başlamak suretiyle her bir ürünü en verimli olduğu alanlarda destekleyeceğiz. Çiftçimiz hangi ürünü nereye, ne zaman ekecek onu önceden bilecek toprağa rastgele tohum saçma dönemi artık geride kalacak. 930 ilçemizde havza bazlı üretim için çalışmalar tamamlanmak üzere. Ağustos ayı itibariyle ilçe ve yapılacak,ekilecek ürün listesini tek tek çiftçilerimizle paylaşacağız. Sulama yönetimindeki çok başlılığa son vereceğiz. Sulama birliklerinin beceriksizliklerini ortadan kaldıracağız. Her işletmeyi Tarım Bakanlığı'ndan 16 bin personele zimmetlemiş bulunuyoruz. Her işletmenin bir uzman sorumlusu olacak. Hayvan varlığımızı arttırmak için de ne gerekiyorsa çalışmaları yapıyoruz. Bu doğrultuda aile işletmelerini daha çok destekleyeceğiz, genç çiftiçilerimize 30 bin lira hibe desteği bunlardan sadece bir tanesi. Hayvancılıkta havza modelini geliştireceğiz. Yetiştirici bölgesi, süt üretim bölgesi şeklinde bölgelere ayıracağız. Doğu ve Güneydoğu Bölgesi yetiştiriciliğin merkezi haline gelecek. Buzağı desteğini de 550 liraya çıkarttık. Bunu daha da arttıracağız TİGEM'i Damızlıkçılar Birliği ve Özel Sektör işbirliği içinde Damızlık Üretim Merkezi haline dönüştürüyoruz. Hayvan Üretim Merkezleri şekline dönüşecek. Meraların kullanımını sağlamak için mera ıslah çalışmalarını daha da hızlandırıyoruz."
"PASAPORT VE EHLİYET İŞLERİ POLİSTEN ALINIYOR NÜFUS İDARELERİNE VERİLİYOR"
Başbakan Yıldırım ilk defa duyuracağını söylediği düzenlemeleri ise şöyle aktardı:
"Yapılan düzenleme ile evlenme, ölüm gibi nüfus olayları için artık nüfus müdürlüklerine gitmeye ihtiyaç kalmayacak. Böylece vatandaş acısını bir tarafa bırakıp bürokrasi ile uğraşmayacak. Vatandaş bundan böyle mahkeme kararına ihtiyaç duymadan sorunlu yazılım veya yanlış yazılımda olan ad ve soyadlarını değiştirme hakkına sahip olacak. Pasaport ve ehliyet işlerini bundan böyle nüfus idarelerinden yapılacak. Polisten alınıyor, nüfus idarelerine veriliyor. Böylece emniyetteki 5 bin polis, trafikte, güvenlikte daha etkin asli görevlerine dönmüş olacak. Adres değişikliklerini bildirme kolaylıkları getirirken bir değişiklikte evlendirme yetkisi ile ilgili olacak. Büyükşehir yasası ile mahalleye dönüştürülen köylerin muhtarlarına da evlendirme yetkisi veriyoruz. Ayrıca il ve ilçe müftüleri de resmi nikah kıyabilecek."
Başbakan Yıldırım, perşembe günü 30 Haziran'da Türkiye'nin gururu olan bir mega projeyi daha vatandaşların hizmetine sunacaklarını kaydederek, "Osman Gazi köprüsü, İzmit'i Yalova'ya bağlayan 50 yıllık hayal gerçek oluyor. Dünyanın dördüncü büyük köprüsü hizmete hazır perşembe günü Cumhurbaşkanı'nın huzurlarında Osman Gazi geçit vermeye başlıyor. 4 bin metreyi aşan boyuyla dünyanın dördüncü büyük harikası. İstanbul, İzmir yolunu, seyahatini 3 saatin altına düşürecek, Bursa ile İstanbul'u komşu kapısı yapacak, 45 dakikaya indirecek bu dev eser AK Parti iktidarının eseridir. Onlar konuşur AK Parti yapar, yapmaya da devam edecek. Millet kime ne iş vereceğini iyi biliyor. Muhalefete konuşma görevi veriyor AK Parti'ye çalışma görevi veriyor. Kabul etmek lazım konuşma konusunda uzmanlıklarına saygı duyuyoruz. Bizim onların konuşma ustalığına erişmemiz çok kolay değil. Otoyol bittiğinde toplam 25 milyon, 5 vilayetteki ilimize doğrudan hizmet verecek. İzmir'e 2 saat 50 dakika, Eskişehir'e 2 saatte gidilebilecek. Yol medeniyettir, medeniyetin gereğini yapmakta AK Parti'nin meziyetidir. Yılda diğer yollardan, yakıt ve zaman kaybından sağlanacak tasarruf 700 trilyon. AK Parti döneminde 3 şeye çok dikkat ettik az yakıt, az vakit, az nakit dedik yolları böldük milleti birleştirdik. Bayram trafiğinden en fazla etkilenen bu bölgedeki vatandaşlarımızın gidiş ve dönüşleri rahat olsun diye köprünün açılışını öne aldık. Dedik ki bayram eziyete dönüşmesin Vatandaşlarımız sevdiklerine kavuşmak için daha rahat seyahat etsin. Bu nedenle de köprüyü bayramdan önce açıyoruz. Siz siz olun kurallara uyun sevdiklerinizi üzmeyin. Bayramınız zehir olmasın, dikkatli olalım" şeklinde konuştu.
“İÇ TURİZMDEKİ HAREKETLENME SONUCU DOLULUK ORANLARI YÜZDE 80’İN ÜZERİNE ÇIKMIŞ BULUNUYOR”
Yıldırım, “İkili sorunlarımızdan dolayı turizmde bu sene beklediğimiz bir gelişme olmadı. Ancak bayram tatilinin erken açıklanması ve uzun tutulmasıyla buradaki boşluğun bir nebze dolduğunu görüyoruz. İç turizmdeki hareketlenme sonucu doluluk oranları yüzde 80’nin üzerine çıkmış bulunuyor. Rusya ve İsrail’le vardığımız mutabakatın semeresinin ilk önce göreceğimiz alanı da turizm olduğunu düşünüyoruz. Burada da iyi gelişmeleri bekliyoruz. Böylece turizmde yaşanan olumsuzluklar senenin geri kalan kısmında giderilmiş olacak. Antalya’da geçtiğimiz iki gün içerisinde büyük bir yangın felaketi oldu. Orman ve Su İşleri Bakanlığımız belediyelerimiz çok büyük olağanüstü gayretler göstererek bu yangını kontrol altına aldılar. Allah’tan can kaybı olmadı. Giden mal geri gelir ama giden can geri gelmez” dedi.
Önemli kanunların görüşüldüğüne de değinen Yıldırım, özellikle Danıştay, Yargıtay’ın istinaf mahkemelerinin kurulmasıyla birlikte yeniden yapılanmasını ele alan reform niteliğindeki düzenlemenin bu hafta içerisinde Meclis’te yasalaşmasını beklediklerini ifade etti.