Sevgili okurlar,
Ülkenin gündemi o kadar hızlı değişiyor ki, en güncel ve en çok tartışılan sorunlar bile 24 saat geçmeden “eski” oluyor. Bir ülkenin gündeminin bu kadar hızlı değişmesi sağlık alameti değil tabi. Hangi sorunu neresinden tutup tartışacağımıza karar veremeden yeni bir gündem oluşuyor ve bunun dışındaki tüm sorunlar güncelliğini kaybediyor. Bu nedenle de biz herhangi bir konuda bir yazı yazmayı düşünüp karar verinceye kadar o konu gündemden düşmüş oluyor. Biz de o (eski) konuyu yazmaktan vaz geçiyoruz. Sırf bu yüzden de sizinle bu köşede sık sık buluşmamız mümkün olmuyor..
Ama bu kez, 2 hafta kadar önce yaşadığımız, ama sayın Başbakanımızın çok öfkelenmesi nedeniyle hala gündemden düşmeyen (ESKİ) bir konuyu ısrarla yazmaya karar verdim. Evet, bu da eskidi, gündemden düştü. Ama tekrar yaşanma ihtimali çok yüksek. Ayrıca Sayın Başbakanımızın “BUNLAR ÖĞRENCİ DEĞİL. BUNLARI OKUTAN HOCALAR HOCA DEĞİL. BUNLARI DERHAL OKULDAN ATIN” diye ferman buyurmasına rağmen hala bu yönde bir ilerleme olmadığından benim nazarımda güncelliğini koruyor.
Olay şu:
Sayın Başbakanımız ODTÜ ye gidecek ve orada, Çin’den uzaya fırlatılacak olan GÖKTÜRK-2 adlı uydumuzun fırlatılış törenini izleyecek. Törende yapacağı konuşmalarda AKEPE’nin ülkemize bilimde ve teknolojide nasıl çağ atlattığını anlatacak. Bu vesile ile biz de uzayda GÖKTÜRK-1 adlı bir uydumuzun bulunduğunu öğrenmiş olacağız, ikincisi ile gururlanacağız. Göktürk-1 demişken.. Sahi siz biliyor muydunuz? Var mıymış böyle bir uydu? Varsa nerede? Ne iş yapar?
Bu hususta elimizde resmi bilgi yok. Sadece beyin jimnastiği yaparak “Göktürk-1 olmasaydı bunun adı Göktürk-2 olmazdı. Demek ki Göktürk 1 var” sonucuna ulaşıyoruz. Ama gerçeğin böyle olmadığını muhalif bir muzır yazar, basınımızın Amiral Gemisindeki köşesinden fısıldıyor ve biz de öğreniyoruz: “Göktürk-1 Fransız İtalyan ortaklığı bir firmaya sipariş edilmiş. Program’a göre tamamlanıp 2011 yılında uzaya gönderilecekmiş ama, bu uydunun en önemli parçası olan KAMERASINI İsrail üretiyormuş. İsrail bu kameranın Türk uydusuna takılacağını öğrenince görebileceği alanları kısıtlamış. Dünyanın her yerini görmesi istenen kamera İsrail’i göremiyormuş. Bu yüzden tartışma çıkmış, proje yatmış. Yani GÖKTÜRK-1 (söylemesi ayıp) doğmadan ölmüş.
Neyse, olan olmuş. Biz dünyanın 7. büyük ekonomisiyiz. 2023 te Ya Allah Bismillah deyip ilk üçe gireceğiz. Bize engel mi dayanır? Emir salınmış ve Göktürk -2 yapılmış, Rampaya yerleştirilmiş. Tarih boyu Göktürk’lerle Çinlilerin savaşıp durduğu topraklardan Göktürk -2 adı ile Çinliler tarafından uzaya fırlatılma zamanı gelmiş. İşte Sayın Başbakanımız o töreni izlemek için ODTÜ’ne gidecek.
ODTÜ’nün sağ siyasetçilere karşı alerjik davrandığı, özellikle AKEPE li siyasetçilerin Üniversiteye girmesinden hiç hazzetmediği biliniyor. Ama Başbakanımızın da tek kişilik cılız sesle bile aleyhine birinin bağırması halinde çok celallendiği herkesin malumu.
Allaha şükür ki Ankara’da Alaettin YÜKSEL adlı bir valimiz var..
Bir devirde 28 Şubat’ın (ve tabi 28 Şubatçıların) efsane Emniyet Genel Müdürü, bu devirde ise 28 Şubat mağdurlarının efsane Ankara Valisi emir buyurmuş, Ankara Emniyeti, (Başbakan daha ODTÜ ye gitmeden) mübalağa olmasın, 3.600 polis, 8 TOMA (açılımı: Terör olayları ile mücadele aracı), 200 zırhlı araçla ODTÜ kampusuna baskın yapmış. Bir de ne görsünler? Birkaç yüz kişilik öğrenci gurubu, üniversitelerine gelecek olan başbakanımıza “AKEPE ODTÜ’DEN DEFOL” diye bağırmaya hazırlanmıyorlar mı? Bağırmaları yetmezmiş gibi bir de bir sürü PANKART hazırlamışlar. Pankartlarda bir sürü muzır yazı.. Neymiş efendim, üniversite onlarınmış, Başbakanı burada istemiyorlarmış falan filan… Tam Başbakan gelirken BAĞIRACAKLAR… BELKİDE ALLAH KORUSUN, YUMURTA ATACAKLAR…
Kahraman polisimiz bir girmiş kampusa, darmadağın etmiş bunları… Tam 600 gaz bombası, bir o kadar ses bombası, binlerce cop, gözüne gözüne biber gazı.. Yer misin, yemez misin..
Sonucu tam bilmiyorum ama, yarım yamalak bilgilerime göre 30 – 40 kadar çocuk yaralanmış. Bunlardan birinin de durumu ciddiymiş. Hayati tehlikesi devam ediyormuş. Ama çok şükür ki kahraman polisimiz 1 e 15 lik güç üstünlüğünü, biber gazı TOMA gücü, tazyikli su, ve COPLARLA da takviye ederek kahramanca kullanmış ve bu öğrencilerin Başbakanımıza SENİ BURADA İSTEMİYORUZ diye bağırmalarını önlemiş…
Oh.. İyi olmuş. Gerçi bu Kahraman Polisimiz aynı şeyi Hakkari, Şırnak, Siirt, Diyarbakır gibi illerimizde ÜSTÜN KÜRT SOYUNDAN GELME VATANDAŞLARIMIZIN DEVLETE BAŞKALDIRDIKLARI İSYAN ANLARINDA gösteremiyor, onların önünden kaçıp saklanacak delik arıyor ama olsun. Ankara’da da kaçacak değil ya…
Sen misin Kocaaaa Başbakanı eleştirmeye kalkan..
Sür TOMA’ları üzerine…
Vur COPU…
Sık BİBER GAZINI gözüne gözüne…
Yağdır GAZ BOMBALARINI üzerine…
Kafa, kol, kelle kulak…
Darmadağın et…
Dök dişlerini…
At zindanlara, yıllarca çürüsünler..
Akıllansınlar..
Bir daha bağıracaklarsa adam gibi bağırsınlar..
BAŞBAKANIM ÇOK YAŞAAAA!!...