Samsun Cumhuriyet Başsavcısı Ahmet Yavuz önceki gün enteresan, enteresan olduğu kadar ciddi ve dikkat çeken bir açıklama yapmış!
Başsavcı Yavuz, "Türkiye'de yargıya olan güvenin yüzde 20’ye kadar düştüğünü, amaçlarının yargıya olan güveni eski seviyesine getirmek" demiş.
Bu açıklamaya benzer yada iddiaları inanın Gazeteci olarak bizler ya da vatandaşlar yapsak olay olurdu!
Bu açıklama, herkesi fena şekilde şaşırttı! Şaşırttığı kadar da korkutmadı dersek yalan olmaz.
İşin aslı bu açıklamayı cesaretle ve açık yüreklilikle bir başsavcının açıklaması...
Durumun vahameti daha net ortaya koymaya yetti de arttı bile!
Demek ki Samsun ve Çarşamba' da bazı gazetecilerin, yayınladıkları bazı haberler için adeta açık arttırmaya çıkartırcasına; "Haberimiz, köşe yazımız kaç saatte yayımdan kaldırılacak!? anket ve iddiaları yargının töhmet altına alınması değil, güven sorunu olduğu artık aşikar...
Diğer bir deyişle, Başsavcı Yavuz'un tabiri ile yargıya güven % 20'lere düştüğünün resmi dille açıklamasıdır.
Satır aralarında Başsavcı Yavuz FETÖ konusuna da dikkat çekiyor. Diyor ki; "Geciken adalet adalet değildir. İstinaf mahkemelerinin de adaletin hızlı sağlanması için oluşturuldu" Bu lafların üzerine söyleyecek laf bulamıyorum.
Yavuz açıklamasının devamında diyor ki; Samsun' da şimdiye kadar FETÖ davalarının yüzde 65'inin tamamlandı diyerek enteresan başka sayısal rakamlar vererek, FETÖ ile irtibatlı olduğu gerekçesiyle 9 bin 517 şüpheli hakkında, adli işlem yapıldığını, bin 955 adet iddianame hazırlandı. FETÖ PDY soruşturmaları kapsamında şüpheli olarak adli işlem yapılan hakim ve savcı sayısının 308, vali sayısının 5, kaymakam ve vali yardımcısı sayısının ise 62 olduğunu kaydeden Yavuz, 123 asker, 1284 polis, 130 öğretim görevlisi, 3 bin 299 memur, 4 bin 306 sivilin şüpheli olarak soruşturmalarda yer aldığını kaydederken kısa net şunları da dile getiriyor.
İtirafçı sayısı beklediğimiz kadar değil!
Yeni cezaevinde atık su sorunu yaşıyoruz!
Amacımız cezaevi değil fabrika !
Sayın Başsavcı Allah için harika açıklama yapmış yapmasına da...
Açıklamasında dikkat ettiğim nokta şu!?
Yargıya neden ve kimler yüzünden güven % 20 lere kadar düşmüş?
Yargının bağımsız karar vermesi için hangi işlemleri yapmayı düşünüyorlar?
Yargıda verilen hatalı kanunsuz kararlara maruz kalanların hak ve hukukları gözetilecek mi?
Valla anladığım bu açıklama önümüzde ki günlerde Vali ve İl Emniyet Müdürleri ve HSK atamaları öncesi ince mesaj sanırım.
Yargıda ki keşmekeşliği, siyasallaşmayı sağır sultan bağırıyor.
Beklerdik ki; Başsavcı Yavuz mesela bu açıklama öncesi, Samsun' da Savcı - Hakimler hakkında gazetecilerin de içinde olduğu kimler, neden şikayetçi olmuş, hangilerinin incelendiği olmalıydı.
Kaç kişi mağdur edilmiş açıklanmalıydı. Güvensizliğe neden olan konular açıklanmalıydı.
Yargının bağımsızlığı için çözüm yollarını ve güven tesisi için ilk adımları atmalıydı.
Bu söylemler sanırım; Devlet dili ile yargı elinin kalemini konuşturmak, yargıya güvenin Ülke genelinde % 20 kere düştüğünü söylemektir.
Tıpkı ramazan da oruç tutmaya kalkacaklar için kulağın dibinde davul çalmak gibi. Aslında açıklamadan kimse bir şey anlamamış ama herkese çok şey hissettirilmiş.
Sonuç, "Kimine sivri sinek saz, kimine davul zurna az"
Dedim kim ne anladıysa o der gibi. Gider ayak yargıda sarsıntısını söylemek gibi bir açıklama...
Yolunuz, mücadeleniz hayırlı olsun Sayın Başsavcım.
Biz hep buradayız.
Mutlu ve (sağ)-lıcakla kalın...