Gerçek lider yalnız bir insanı değil, bir geleceği, bir toplumu etkiler.
Lider; adil olmaktır, dürüst olmaktır, ahlaklı olmaktır, erdemli olmaktır. Liderlik sadece uzağı görmek değildir, aynada kendini görmektir. Adaletsizliğe sessiz kalmaktan, kibirden, güç zehirlemesinden korkmaktır.
Mütevazi liderler; araya filtre koymazlar, ulaşılabilir olurlar ve şekle değil içeriğe odaklanırlar.
Hafızalarda yerini alan gerçek bir lider;
• Çalışmanızı önemserler
• Gelişme imkanı tanırlar
• Takdir eder, ödüllendirirler
• Yükselmek için ilham verirler
Stres, koşuşturmacalar, işler güçler o ekip için bir gün bitecek. Başka ekiplerle başka insanlarla yola devam edeceksiniz. Önemli olan sizi iyi anımsayan, iyi anılara sahip olan, iyi anlatan ekip arkadaşları bırakabilmek. İdare olarak size bağlı olmasa bile sizinle kahve içmek istiyorsa, sizinle paylaşımda bulunmak istiyorsa evet siz başarılı bir lidersiniz.
Sırf kıdemli diye veya teknik olarak işine hakim diye liderlik özelliklerine sahip olmayan birini yönetici yapmak en büyük hatalardan biridir. Elbette ki kişinin yaptığı işte iyi olması, uzun yıllar emek vermesi çok önemli fakat; ekip yönetmek, motive etmek, stratejik düşünmek ayrı bir yetkinliktir.
Zayıf yönlerinize odaklanan, dedikodu yapan, yeteneklerinizi parlatmayan, ufku göstermeyen, adil olmayan, inan bana lider değildir.
İşyerinde pimi çekilmiş bomlar;
• Saygı yoksunluğu
• Birbirinin kuyusunu kazmak
• Birbirini şikayet etmek
• Geri bildirim vermemek
• Yetki ve sorumluluk karmaşası
• Aidiyet eksikliği
Huzur ve güvenin olduğu bir işyerinde çalışanlar; çözüm ve müşteri odaklı olmaya, ekip arkadaşlarının eksikliklerini gidermeye, çözümün parçası olmaya, şirket çıkarlarını korumaya, özverili çalışmaya özen gösterirler.
Bir yaşamın değeri, dokunduğu hayatlarla, başka hayatları ne kadar zenginleştirdiği ile ölçülür.
Çünkü; günün 8 saatini 10 saatini mutsuz bir işyerinde geçiren kişi ailesine, arkadaşlarına, dostlarına o negatif enerjiyi yansıtacaktır.
Çünkü; iş ortamında sürekli eleştirilen, öz güveni ezilen kişi, kendine güvenen nesil yetiştirmesi mümkün değildir.
Çünkü; her gün eve bezgin ve stresli gelen kişi, kendisiyle, ailesiyle ne güzel anılar biriktirebilecek ne de güzel bir gelecek için planlar yapacaktır.
Çünkü; ebeveynlerin hal ve tutumları çocukların ömürleri boyunca taşıyacakları düşünce ve davranışlara sebep olacaktır. Hep olumsuz, hep hüzün, hep şikayet dolu ebeveyn belki de küçük masumların içinde derin yaralara yol açacaktır. Ve nesilden nesile…
Çünkü; dokunulan her insan, bir gelecek demektir.
Eğer gerçek bir liderseniz domino etkisine sahip olduğunuzu asla unutmayın.
30 Ekim günü İzmir’in Seferihisar ilçesi açıklarında meydana gelen 6,6 büyüklüğünde depremde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, yakınlarına başsağlığı diliyorum. Geçmiş olsun güzel İzmir. Gönüllerimiz dualarımız sizinle.