Bu gün 30 Ağustos. Savaş Meydanlarında kazanılan mücadelenin kutlanması anlamına gelen
30 Ağustos Zafer Bayramı günü.
Ülkemize, insanlarımıza bir kere daha Zafer Bayramı kutlu olsun.
Ancak resmi törenlerde değişim devam ediyor biliyorsunuz. Bu Zafer Bayramı da farklı şekilde kutlanacak. Biz artık törenler şöyle kutlanırdı, böyle kutlanırdı demiyoruz. Ama Zafer Bayramımız şanına ve amacına bağlı olarak kutlanmalıdır.
Ancak görüyoruz ki kim gelirse gelsin basma kalıp kutlamaların dışında sadece birazcık şekil değiştiriliyor o kadar. Yani eskiden askeri erkan başkanlığında kutlanırdı, şimdi artık hükümetin başkanlığında, Cumhurbaşkanının başkanlığında kutlanıyor.
Bizim için askeri erkan veya ülkenin bir numarası olan Cumhurbaşkanı tarafından kutlansın önemi çok yok. Çünkü bu mücadele ne futbol sahalarında, ne Konaklarda, ne köşklerde ve ne de saraylarda kazanılmadı.
Bu Zafer savaş meydanlarında aç, susuz canını bile düşünmeden düşman mermilerine göğsünü çamurda, karda siper ederek kazma, küreklerle mücadele eden halkla kazanıldı.,
Bana göre geçmişte nasıl ki askeri erkan kutlarken yanlış idi ise şimdi de Cumhurbaşkanlığı köşkünde veya futbol sahalarında kutlanması da o kadar beni cezb etmiyor.
Bu zaferin kazanılması için var olan halk işin içinde olmadıktan sonra; Askeri erkan, Siyaset, bürokrat ve zengin iş adamlarının Köşke çağrılarak tokalaşıp merhaba deyip akabinde yemekler yenilerek kutlanılması kabul edilebilir değil.
O Köşkte veya resmi tören alanlarında zaferin kazanılması değil sadece yenilip içilip bu vatan için can veren, gazi olan Şehit ve Gazilerimizin hatıralarına, amaçlarına, mücadelelerine karşı büyük saygısızlıktır.
Yıllardır halktan kopuk kutlanan böylesi kutlamalarda şekil de değiştirilse umurumda değil. Bu zaferi Türk Halkı yek vücut halinde kazma kürekle meydanlarda yaparak kazandılar ise; Bu memleketin insanları, yöneticileri ZAFER BAYRAMLARINI halktan neden kopuk kutlarlar Anlayan Bana Da Anlatsın.
Amaç üzüm yemek mi, bağcıyı dövmek mi. Önce buna TÜRKİYE CUMHURİYETİ KARAR VERMELİDİR.
ZAFERLER İNSANIN İÇİNDEN HEYECAN VE SEVGİ İLE DE KUTLANIR.
Elin gavuru 4 Temmuz bağımsızlık gününü halkla içi içe kutlarken, bizim dünyaya ders verdiğimiz zaferlerimiz neden halktan kopartılır. Anlayabilen biri bana da anlatsın.
Ne diyebiliriz ki.
Halk gerçekten düşünülene kadar aynı zihniyetteyim. Bu Zafer Bayramı ve diğer resmi bayramlarımızın mimarları halk (millet) ve bu bayramlar halkımızın bayramları, devletimizin bayramı ise; onlar da bu törenlerde yöneticilerle bir araya gelene kadar kutladığınız bayramlar sizin olsun.
Bizim Şehitlerimizin, kalan Gazilerimizin, o duygu ve düşünce, heyecanla bu bayramlarımızı yüreğinden hisseden, yaşayan ve heyecanlanarak anımsayan halkımızın Zafer bayramı kutlu olsun diyorum.
Mutlu ve (sağ)-lıcakla kalın...