Hani olmazdı, olmayacaktı, herkes gibi o da HAYAL KURUYORDU, her gelen gideni aratırdı, önüne gelene şirin gözükme adına mavi boncuk dağıtıyordu?
Bakın isteyince, mücadele edince, amaç ve hedefi koyunca neler oluyormuş iyi görün… Kimden bahsediyorum… Ya da ne oldu da konuyu bağlamaya çalışıyorum merak ettiniz değil mi?
O 29 Ağustos 2011 tarih ve 28040 (mükerrer) sayılı Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren Kararname ile Çarşamba Kaymakamlığına atanan ve ilk günden itibaren kendisini acayip şekilde sevdiren gönül ve sevgi timsali ismi Kaymakam Caner Yıldız…
O gittiği her yere adeta güneş gibi doğup, etrafına neşe, sevinç ve başarı getiren isim. Geldiği yerde ki problemlerini öğrendiğimde şunu demiştim. “İşte tam istediğim gibi bir Kaymakam. Bizi sevsin sevmesin ama Çarşamba şimdi ayağa kalkacaktır”
Bakın eleştiri yapacaksak böyle yaparız. Çalıştığı ve gerçekleştirdiği güzellikleri över, yanlış, eksik ve hataları da eleştiririz. Yıldız’ın eleştirilecek şimdilik bir yanı yok. Göremiyorum. Hatası varsa da duymadım. Eleştirilerin dozu bazen arttı ama umursamadı, umursamadık.
Bu güne gelene kadar kimseden korkmadan, kimseyi başka birine takmaya çalışmadan, Şükür bu güne kadar yüzüne diyemediğimiz lafı kimsenin arkasından söylemedik.
Konu Çarşamba ve istihdam yaratacak, iş alanları oluşturacak ve kimsenin hayal bile edemeyeceği çalışmalara imza atacak projelerden bahsediyorum. Mesela herkes 2004 yılından bu yana Adapark ve bilmem nerelere yapılan ot, çiçek böcek ve birkaç belli kesimlere hizmet eden, yemeklerin yenildiği, birilerinin karargahı olarak yapılan birkaç bina dışında hiçbir şey yapılmayan Çarşamba’yı öve öve bitiremiyor ya!: Biz hiçbir şey yapılmadı demedik. Çok iş yapıldı. Ama asıl yapılması gereken neydi?.
Her seçim döneminde KONSERVE, SALÇA FABRİKASI, BİLMEM NE FABRİKALARI YAPACAĞIZ DİYEN YEREL SİYASETÇİLERİMİZ VAR YA!. Bana kalırsa ONLARA BU MÜKEMMEL BİR DERS VE AYNI ZAMANDA TOKAT GİBİ BİR SONUÇ OLUR UMUDUNDAYIM.
Çarşamba kulağının üstüne yatmayı seven, çalışmadan kazanmayı seven bir yapıya büründü. Eskiden tarım alanında Türkiye’nin hatırı sayılı ilçesi son yıllarda armut piş, ağzıma düş misali haline getirildi. Ama ya o öyle mi?. Hiç olmadığının henüz gelmeden sinyallerini verdi. Bende o gün demiştik ki; BU ADAMI BİRİSİ DURDURSUN…
Şükür kimse durduramadı. O inandı, çalıştı, mücadele etti ve sonuçta çalışmayan siyasetçilerin aksine siyasetçileri de çalıştırarak sonunda HEDEFİNE ULAŞTI. Gerisini yapıp yapmamak, mücadele edip etmemek Belediye Başkanlarına ve yerel siyasetçilerimize kalmış.
Bu noktada bu işe emek veren, zaman harcayan ve kimsenin hiçbir şeye yani etliye sütlüye karışmadığını iddia ettikleri REİS Lakaplı AK Parti Samsun Milletvekili Cemal Yılmaz Demir’ e teşekkürler. O da bu projeye inandı ve sonuna kadar destek verdi ve hatta bu işin baş mimarlarından oldu.
Bu isim dışında asıl bu konuyu gündeme getiren ve adeta tırnakları ile kazıyan kimdi? Elbette ki Caner Yıldız. Jeotermal yani halkın deyimi ile sıcak su var bulacağız dediğinde, Kaymakam hayal kuruyor, burada doğalgaz, petrol ve sıcak su olmaz. Millete mavi boncuk dağıtıyor hesabı siyaset” diyenler alın size TOKAT gibi cevap. Hele bu TPAO ile yapılan sözleşme hayata geçip sıcak su çıkartılsın siz o zaman görün HAYALLERİ…
Yavaş gelin. Sizin adamlarınız, Liderleriniz sizin olsun. Bazılarının çalışmasına hiiiiç lafım yok. Oda çalıştı ama iş ve istihdam alanı yaratamadı. Halk ile ve toplumla uyuşamadı, kopuk, küslükleri, teşkilatı ile ters düşmeler, teşkilatı küçük düşürmelerle yine de hatırı sayılır işlere imza attı. Ama benim derdim iş ve istihdam alanı yaratmadı, yaratmak istemedi tepkim o noktaya. Küsmüş, dargınmış onlar aramızda. Ama ilçeye çiçek böcek, lokantalar dışında iş ve istihdam yaratacak, geleceğe yönelik Fabrika ve Jeotermal gibi iş lazım. Yapmadı, yapamadı ona kızıyor ondan eleştiriyorum. Ama onun yaptıklarını da asla görmezden gelmiyorum. Şimdi laf ebeleri istediğiniz eleştiriyi bana yapabilirsiniz. Umurumda bile değil. Siz oturup gelecek için ne yaptık onu düşünün…
Konu İlçe kaymakamı Caner Yıldız…
Yıldız’ı soyadı gibi parlamaya devam ediyor. Hem de eskisinden daha fazla. Umarım Nazil’ liler bu değerli ismi, çalışkan Kaymakamı elimizden çekip almazlar. Eğer Nazilli’lier ona olan sevgi, saygı ve sadakatini, bizim kendi içimizde ki bazı kendini bilmezler gibi kravat, yaka mendili takıyor diyerek kendini bir halt sanıp ardından konuşanlara inat kopartamazlarsa…
Çarşamba geleceğin Yıldızı parlayan şehri olması kaçınılmaz olacaktır. Şimdiden bir kere daha dile getiriyorum. Ben Kaymakam Caner Yıldız’a bir kere daha hislerim, tahminlerin ve duygularımla yanıltmadığı ve onu sevmemin boşa olmadığını gösterdiği, ispatladığı için çok ama çok teşekkür ediyorum. Başarılarının devamını diliyorum. İnşallah Çarşamba’ da Yıldız’ a ayak uydurabilir artık.
Mutlu ve (sağ)-lıcakla kalın…