OMÜ Tıp Fakültesi ve Samsun Tabip Odası işbirliğiyle düzenlenen, “14 Mart Tıp Bayramı Kutlama Töreni” OMÜ Tıp Fakültesi Dekanlığı Pembe Salon’da yapıldı. Etkinliğe; Samsun Valisi Hüseyin Aksoy, Rektör Prof. Dr. Hüseyin Akan ve eşi Uzman Dr. Ayşen Akan, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Hakan Leblebicioğlu, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mahmut Aydın, Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ali Haydar Şahinoğlu, Tıp Fakültesi Başhekimi Prof. Dr. Mustafa Bekir Selçuk, Samsun Tabip Odası Başkanı Yrd. Doç. Dr. Mithat Günaydın, İl Emniyet Müdürü İsmail Türkmenli, İl Sağlık Müdürü, dekanlar, öğretim üyeleri, öğrenciler ve davetliler katıldı.
Açılış konuşmasını yapan Samsun Tabip Odası Başkanı Yrd. Doç. Dr. Mithat Günaydın, “Bugüne bayram diyebilmek için kutlayanların mutlu ve huzurlu olması gerekir. Hekimler tarih boyunca dünyanın her yerinde toplumun ileri geleni, sözlerine kulak verilen kişileri olmuştur. Ancak günümüzde hekimlik bir sanat olmaktan çıkarılmıştır. Bunda teknolojinin, hekimlerin, hastaların ve yöneticilerin payı vardır. Hastalar hekimi kendisine her an hizmet etmekle yükümlü bir köle gibi görmeye başlamıştır. Samsun Tabip Odası olarak bütün hekimlerin sorunlarını dile getiren çalıştaylar düzenledik ve ilgili makamlara gönderdik. Samsun Milletvekili Prof. Dr. Tülay Bakır, ‘Sağlıkta Dönüşümün 2023 Hedefleri Raporu’ isimli 400 sayfalık kitabının yaklaşık 40 sayfasını çalıştaylarımızın sonuçlarını alarak hazırlamış ve bu rapor başbakanımıza, sağlık bakanımıza ve sağlık komisyonuna sunulmuştur. Kendisine güvenilen, maddi ve manevi kaygıları olmayan, mesleğinde en kaliteli hizmeti vermesi için önündeki engellerin yok edildiği hekimler görmek dileğiyle” ifadelerini kullandı.
Tıp Fakültesi Öğrenci Temsilcisi Stajyer Doktor Mehmet Tugay Yumuk, “Sadece böyle törenlerde değil, her gün ve her saat öğrencilerle iç içe olan hocalarıma ve Samsun Tabip Odası Başkanı’na bizlere verdikleri desteklerden dolayı teşekkür ediyorum. Öğrenci gözüyle bakmak gerekirse bizler mezun olduktan sonra hekimliğin birinci kuralı olan hastaya zarar vermeme ilkesiyle yolumuza devam etmek istiyoruz. Bizler, hocalarımızdan hastalara anne ve babamızmış gibi davranmamız gerektiğini öğrendik. Fakültemiz, TUS sınavına göre konuşacak olursak ülkemizde 11. sırada. Ben de OMÜ Tıp Fakültesi öğrencisi olmaktan gurur duyuyorum ve bütün sağlık çalışanlarının Tıp Bayramı’nı kutluyorum” diye konuştu.
Sözlerine, “Sorunların konuşulmayacağı bir 14 Mart Töreni diliyorum” diyerek başlayan Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ali haydar Şahinoğlu, “Türk hekimliğinin 186. yıl dönümü hepimize hayırlı olsun. 14 Mart 1827 tıp eğitiminin bilimselliğe yönelişinin tarihidir. Sorunlarımız bitmeyecek gibi. Sağlık adına son 3-4 yıldır çok önemli değişiklikler ve gelişmeler yaşandı. Sorunlarımız kısmen görülüyor ve bu sorunlara müdahale ediliyor. Part-time çalışan hekimler istedikleri zaman pratik yapamayacaklar. Bu bizim için önemli bir sorun. Hekimliğin, böyle bir anlayışla 6 yıllık tıp eğitimi ve sonrasındaki uzmanlık eğitiminin ardından zarar görmeyeceği düşünülemez. Ancak bunun düzeltilebileceğini düşünüyorum. Tıp fakültelerinin hızlı bir şekilde çoğalması da çok üzücüdür. OMÜ Tıp Fakültesi Dekanı olarak, ben bile hala mükemmel bir tıp eğitiminden söz ederken tedirgin oluyorum. Tıp fakültelerinin sırf hekim açığını kapatmak için açılması yanlış bir yaklaşımdır” şeklinde konuştu.
“TEKNİSYEN DÜZEYİNE İNDİ”
Rektör Prof. Dr. Rektör Akan ise şunları söyledi: “ ‘Sorunsuz bir 14 Mart’ deniyor ama hayat sorunsuz değildir ve sağlık konusu hiçbir zaman sorunsuz olmayacaktır. Sorun olmasa bile tıp eğitimini nasıl iyi hale getireceğiz diye konuşmaya devam edeceğiz. Sorunlar konuşarak çözülür. Konuşmak iyidir, hayattayız ve bir şeyleri çözebiliyoruz demektir. Hekimlik, şamanlıktan başlayan bir süreç. Hekim, Allah ve insan arasında aracı bir düzeydeyken doktor oldu ve şimdi teknisyen düzeyine indi. Hastaya dokunmadan filmlerle tedavi eden bir hekimlik anlayışı var. Performans çok fazla yorucu oldu. Bir üniversite hocasının puan hesaplaması çok üzücü. Tıp fakültesinin asıl amacı eğitimdir. Tabip ve uzman yetiştirmektir. ‘Bizim işimiz hasta bakmak değil, eğitim vermektir’ diyen hocalarımız ayda 45 dakika dersle yetiniyor. İşimize gelince ‘bizim işimiz hasta bakmak değil, eğitimdir’ diyoruz. Eğitim ver dendiğinde ise yine yokuz. Genelleme yapmayalım. Türkiye’de hastaların hekimleri eskisinden daha değersiz görmesine sebep olan küçük bir yüzdedir. Ancak o hekimler çok göze batıyor. Başka meslekte göze batmayacak hatalar hekimlikte en ön planda oluyor, çünkü hekimler insanın en değerli şeyi olan canıyla ilgilenmektedirler. Asistan sayısının azalmasını eleştiriyoruz. Şu an dünyada en çok sağlık kurumuna en rahat ulaşan milletiz. Hastanelerimiz bununla övünüyor. Bu hızla giderse şehirlerde kalp anjiyosu çekilmemiş hasta kalmayacak. Medyada antibiyotiklerle ilgili yapılan şeyler yer aldı. Bu konuların üstüne gidilmesi gerektiğini düşünüyorum. Bir yandan hekim olarak bakarken, bir yandan da yönetici olarak bakarak kaliteyi artırmak için çabalıyorum. Sorunları açıkça dile getirebiliyoruz, bunu yapamadığımız zamanlar oldu. O yüzden bugünümüze, hayatta olduğumuzu gösterebildiğimiz için şükredelim diyorum. Katılımınız için teşekkür ediyorum.”
“SALDIRILAR KABUL EDİLEMEZ”
Samsun Valisi Hüseyin Aksoy ise yaptığı konuşmada şunları kaydetti: “14 Mart’la ilgili şeyler paylaşıldı. Hekimler çok önemli bir görev yapıyor. Belirli meslekler vardır ki bu mesleklerde mesai içi, mesai dışı, tatil, bayram gibi bir takım gerekçelerle o hizmetin sunumunda gecikme gösteremezsiniz. Bunlardan ilk akla gelenler güvenlik ve sağlık hizmetleridir. Bu bakımdan bu görevleri yapan bütün çalışanlar büyük bir özveri içinde görevlerini sürdürüyorlar. Bu meslek gruplarında çalışanlara onlardan yararlanan vatandaşlar olarak teşekkür etmeliyiz. Türkiye’de sağlık alanında büyük değişim ve dönüşümler gerçekleştiriliyor. Görüşler oldukça fazla, bugünde konu taraflarının bu tür sorunları dile getirmesi gayet doğal. Tartışılıp çözüm getirilmesi adına oldukça yararlı olduğunu düşünüyorum. Samsun’u sağlık hizmetleri bakımından Türkiye’nin diğer kentleriyle kıyasladığımızda iyi bir konumda olduğunu ve Türkiye ortalamasının üstünde olduğunu ve daha iyi bir noktaya gelinmesi için bütün kurum ve kuruluşların çalışmalarını sürdürdüğünü söylemek istiyorum. Sağlık hizmeti veren kurumlara baktığımızda ilimizde sağlık alanında toplam 12 bin 366 çalışan hizmet yürütüyor. Hastanelerimizin yatak doluluk oranı yüzde 90 gibi bir oranla üniversite hastanesinindir. Özellikle ifade etmek isterim ki hangi gerekçeyle olursa olsun izah edilemeyen hekimlere olan şiddeti, titizlikle takip ediyor ve şiddetle kınıyoruz. Sağlık çalışanlarına yapılan bu saygısızlığı kabul edebilmemiz mümkün değildir. Gerekli bütün kurum ve kuruluşlarca bu olayları takip ediyor ve bu tür olayların tekrarlanmasını temenni ediyoruz. Bu tür sorunların yaşanmadığı, hekimlerin gerekli saygıyı gördüğü 14 Mart’lar diliyor, hepinizi sevgi ve saygıyla selamlıyorum.”
Açılış konuşmalarının ardından hekimlik mesleğinde 30, 40, 55 ve 60. yıllarını dolduran hekimlere plaket takdim edildi. Meslekte 30 yılını doldurmuş olan Rektör Prof. Dr. Hüseyin Akan ve eşi Uzman Dr. Ayşen Akan da plaketlerini Vali Hüseyin Aksoy’dan aldılar.
Tören, Samsun Tabip Odası tarafından düzenlenen, “Çocuk Gözüyle Hekim” başlıklı kompozisyon ve resim yarışmasında dereceye giren öğrencilere ödüllerinin verilmesinin ardından çekilen hatıra fotoğrafıyla sona erdi.