Haziran'ın 7 sinde gerçekleştirilecek milletvekili seçimi öncesi çok adaylık süreci sancılıydı. 9 Kişilik aday listesinde de sancı bir kat daha arttı. Adaylar açıklanır açıklanmaz destekler kadar hiç olmadığı kadar tepkiler de gelmeye başladı. Bu tepkilerin tabandan gelmesi daha da dikkat çekici bir durum. Tabandan gelen Samsun kökenli aday çıkmamasının yanı sıra Adaletli, demokratik şekilde neden aday belirlenmiyor aksine tepeden inme adaylar belirleniyor, ya da Samsun'lu olmamasına, memleketi hiç tanımamasına rağmen neden bu isimler dayatma usulü bize gönderiliyor tepkileri aldı başını gidiyor.
Bunun yanında elbette çok sevilen isimler de listede var. Onların listeye alınmasına sevinenler de çok. Ama o noktada da Samsun'lu ama seçilmesi zor yerlere koyulmuş tepkisi geliyor hemen. AK Parti belki de yıllar sonra hiç olmadığı kadar eski siyasi partilerin durumuna düşürülmüş oldu. Peki bunları yapanlar nerelerde? Onu açıklamadan şu ayrıntıyı da dile getirelim: AK Parti hala tabanın, halkın mı, yoksa elit zümrenin partisi mi?. Biz halkın biliyorduk ama artık elit parti olmuş eleştirileri de ardından geliyor. Peki listeyi hazırladığı iddia edilen isimler nerelerden aday: Numan Kurtulmuş Ordu, Süleyman Soylu Trabzon, Hasan Karal Rize'den. Hani Süleyman Soylu Samsun'lu idi. Neden Samsun' a değil de Trabzon' a gönderildi. Falan filan. Biz bunları yazınca eleştiriyor ve AK Partiyi karalıyor diyorlar.
Ey aklı evvel sevdiceklerim... Siz tabanı yani halkı, teşkilatları unutursanız, kendinizi darı ambarında görmeye başlarsanız her söyleneni eleştiri, karalama görürsünüz. Daha ilerisi de var ama onu şimdilik söylemeyelim. Her neyse hepsi yola birer birer çıkıyorlar. AK Parti Genel Merkezde 15 Nisan' da yapılacak tanıtım programı ile sahaya inecek. CHP programlarını hazırladı ve sahaya yavaş yavaş ama emin adımlarla inmeye başladı. MHP, "KORKMA ve BİSMİLLAH" diyerek hep birlikte yola çıkıyoruz" dedi bile...
Bu ortam da AK Parti İl Başkanı Muharrem Göksel 9 milletvekilini Ankara'ya göndereceğiz derken muhalefet il başkanları cevabı yapıştırdı: "Siz hele bir üçünü alın sonra 9 u düşlersiniz" veya "Aç tavuk kendini darı ambarında görür" cevapları anında yapıştırıldı.
Yani AK Parti her ne kadar seçim çalışmalarını 40 günden aşağıya çekerek avantaj elde etmeyi hedeflese dahi muhalefet bu defa işi çok daha sıkı tutuyor. Bu defa avantaj sanırım muhalefette. Çünkü onların tabanı eleştirmiyor, ön yargı veya çekimserlikleri yok. AK Partinin durumu bu kez çok zor görünüyor. Neden demeye hiç gerek yok. Çünkü AK Parti içten içe kaynıyor. Bu defa ne mitingler, ne de konvoylar milleti kendilerine çekemeyecek gibi. STK Başkanlarının serzenişini dün haber ve köşe yazımda dile getirdiğim de düşünülürse...
Aklıma ilçe başkanlık seçimlerinde 2008 yılını hatırlattı. Birileri seçimlere son model lüks ötesi araçlarla köylere delege avına giderken birileri mütevazi şekilde giderek seçimi kazanmıştı. Çünkü onlar seçmenin kalbine, gönlüne hitap etmişlerdi.
Bu gün tabanı unuttuğu söylenen, son model lüks ötesi herkesin hayal edip yaşamı boyunca alamayacağı araçlarla, zengin ve şatafatlı seçime girenlere karşılık mütevazi, sadece basın ve tabanda halkı kucaklayanların seçimi olacak bu seçim göreceksiniz.
Artık bir torba kömür, bir paket yağ, makarna devri bitti. Milletin en fakirinde tablet, ipohene, led tv, internetler var. Sizin cebinizdeki, yaşamınızda ki her şeyi çok net görüyor biliyor. Bundan sonra Milletin beynini uyuşturmadığınız sürece işler çok zor. Yani bu ne demek oluyor: "Aç ayının gözü açıldı." Bundan sonra seçilecekler kendileri düşünsün. Halkın gözünü boyayıp, kalbini kandırıp, hayaller kurdurarak sandıktan başarı çıkmayacak. Başarı halkın sevdiği, benimsediği, istediği, halkı canı gönülden kucaklayan, onların sesi olacak, onlara güven verecek, yanında olacak isimlere oy verecek. Bu seçim parti mefhumundan çıkıp, şahıs endeksli bir seçim havasına girdi bile...
Bu da demektir ki: Hangi parti olursa olsun bu defa halk kendini halk olarak gösterip, halkın içinde kalmaya söz veren, garanti eden adayını seçecek. Kandırmaca, yalan, hayal ürünleri, Lider sultası sona erdi. Şimdi uyanma vakti. Halk kendi gibi gördüğü isimleri seçerken, tepeden paraşütle indirme adayları yakışıklı, güzel, zengin, Liderine bağlı partisine, davasına ölümüne sadakatli olanı değil, kendisini gördüğü adaya oy verecek.
8 Nisan sabahı bambaşka bir Türkiye'de gözleri açarsanız hiç şaşırmayın. Bunun adı AK Parti, CHP, MHP, HDP değil bence "HALKIN SANDIKTA SEÇİM SAVAŞI OLACAK..." Hele hele bu arenada AK Parti bu kaynayan kazanın altındaki ateşi söndüremezse işler daha da vahim olacaktır...
Seçim sonucunda Yeni mi, eski mi, Milliyetçi, Vatan, Özgür, Toprak bütünlüğü ile Vatan olan TÜRKİYE Mİ kazanacak hep birlikte göreceğiz...
Mutlu ve (sağ)-lıcakla kalın...