Çağımızın hastalığı: Obezite

Aşırı şişmanlık ya da obezite çağımızın en sinsi ve en tehlikeli kronik hastalığı.

Obezite ve Genel Cerrahi Uzmanı Doç.Dr.Osman Yıldırım, obezitenin tehlikelerini, tedavisini ve hangi hastalara obezite cerrahisini önerdiklerini tüm detayları ile açıkladı.

Obezite ve Genel Cerrahi Uzmanı Doç.Dr. Osman Yıldırım, Dünya Sağlık Örgütü'nün (WHO) obeziteyi ‘Vücutta hastalıklara neden olacak biçim ve oranda anormal, fazla miktarda yağ birikmesi’ olarak" tanımladığını belirterek, "Morbid Obeziteyi ise ortaya çıkardığı ölümcül sorunlar nedeniyle, yaşamı ciddi olarak tehdit eden ileri derecede şişmanlık olarak tanımladı ve Vücut Kitle İndeksi (VKİ) 40'ın üstünde olanlar morbid obez olarak kabul edilir. vücutta yağ oranı ortalama olarak kadınlarda yüzde 25-30, erkeklerde ise yüzde 15-20 olmalıdır" dedi.
Osman Yıldırım, obezitenin vücudun tüm sistemlerinde bozukluğa yol açtığını ve uzmanların obez kişilerin yaşıtlarına göre 12-15 yıl daha az yaşadığını ifade ederek, obezitenin, Tip 2 Diabetes Mellitus (Şeker hastalığı), hipertansiyon, kalp ve damar hastalıkları, yağ metabolizması bozuklukları, uyku apnesi, reflü, cinsel bozukluklar, kemik ve eklem sorunları, solunum sistemi bozuklukları gibi birçok hastalığa neden olduğunu da belirtti. "Obez hastaların dış görünümleri bozulduğu için bu hastaların sosyal yaşam ve ruh sağlığı da bozulmakta, depresyon gibi birçok sorunlar ortaya çıkmaktadır" diyen Dr.Yıldırım, obez hastalarda meme ve kalın barsak kanserleri gibi bazı kanser türlerinin daha çok görüldüğünü de sözlerine ekledi.

OBEZİTE TEDAVİSİ NASIL OLMALIDIR?

Dr. Yıldırım, obezite tedavisinde diyet, egzersiz, ilaç tedavisi ve cerrahi tedavi seçenekleri gibi seçenekler olduğunu belirterek, tedavide diyet ve egzersizin büyük rolü olduğunu da sözlerine ekledi. Dr.Yıldırım, “Öncelikle hastalar yaşam tarzını değiştirmelidir. Hastalar iyi bir beslenme eğitimi almalı, bu konudaki yanlışları öğrenmelidir. Egzersiz mutlaka hayatın içinde yer almalıdır diye tavsiyelerde bulundu”. Tüm bunlar yetersiz kaldığında belli grup hastalarda ilaçlar denenebilir diyen Dr.Yıldırım, “Ancak bunların da çoğunun ciddi yan etkileri tespit edilmiş olup, günümüzde hala çok etkili, yan etkisi az bir ilaç yoktur. Yapılan çalışmalar göstermiştir ki morbid obezite tedavisinde cerrahi dışı yöntemlerle kalıcı kilo verme oranı yüzde 2 civarındadır. Günümüzde morbid obezitenin kalıcı ve etkin tedavisi cerrahidir” dedi. Obezite tedavisi tamamen bir ekip işidir diyen Dr.Yıldırım, endokrinoloji, genel cerrahi, psikiyatri, beslenme ve diyet uzmanlarından oluşan bir ekip hastayı değerlendirmeli, tedavi yöntemini belirlemelidir” dedi.

HANGİ OBEZ HASTALARA CERRAHİ TEDAVİ ÖNERİLİR?

Dr.Yıldırım, “Vücut Kitle İndeksi (VKİ)= 40 kg /m2 ve üzeri olan morbid obez hastalarda ek bir yandaş hastalık olmasa bile ve Vücut Kitle İndeksi (VKİ) =35-40 kg/m2 arasındaki obez hastalarda hipertansiyon, kalp ve damar hastalıkları, Tip 2 Diabetes Mellitus (Şeker hastalığı), hiperlipidemi, uyku apne sendromu vb. hastalıklardan en az birinin varlığında cerrahi tedavi endikasyonu vardır” dedi.
Ameliyat ile her şeyin bitemediğinin altını çizen Dr.Yıldırım “Ameliyat hastaya büyük bir şans sunuyor. Hasta mutlaka kontrollerini yaptırmalı, tavsiyelere uymalı, yeni bir yaşam tarzı benimsemelidir. Vitamin ve mineral takviyelerini unutmamalıdır. Diyet ve spor hayatın bir parçası olmalıdır” dedi. 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Sağlık Haberleri