Samsun’da bir otelde, Türkiye’nin farklı üniversite ve hastanelerinde görev yapan alanlarında uzman hekimlerin katılımıyla “Ürolojide 3. Boyut” başlıklı bir toplantı düzenlendi. Düzenlenen toplantıda taş hastalıkları, prostat kanseri, ailt uriner sistem semptomları üzerinde duruldu. Bir moderatör eşliğinde ilerleyen toplantıda belirlenen kişilerin ve hastalıklarının çözümü üzerine konuşuldu.
Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Tıp Fakültesi ameliyathanesine canlı olarak bağlanıldı ve burada böbreğinde taş bulunan bir kişinin ameliyatı canlı olarak izlenerek üzerine tartışıldı.
“7-8 insandan biri taş hastası”
Böbrek hastalıları ile ilgili konuşma yapan OMÜ Tıp Fakültesi Tıp Bilimleri Bölümü Üroloji Uzmanı Prof. Dr. Ender Özden , “Böbrek taş hastalığı ülkemizin önemli bir sağlık problemine haline geldi. Ülkemizde yapılan çalışmalarda 7-8 insandan biri yaşam boyunca taş hastalığıyla bir şekilde karşı karşıya kalabilme riskine sahip. Bilinen en eski hastalıklardan bir tanesi olan taş hastalığı 7 bin yıllık bir geçmişe kadar gidiyor. Bazı durumlar taş hastalığa neden olabiliyor. Genetik hastalık durumu var. Eğer anne veya babada taş hastalığı var ise kişide de olma riski artıyor. Coğrafya ve cinsiyet önemli bir faktör. Erkeklerde, daha çok olgun kişilerde daha fazla olma durumu oluyor. Tıkanıkla ve enfeksiyonla olan taş tipleri var. Çağımızın önemli bir problemi olan şişmanlık taş açısından yine riski faktörü oluşturuyor. Taş haslığı olan hastalarda diyet ve su tüketimi önemli bir durumda az su tüketen diyetinde Akdeniz tipi diyete uymayanlar taş hastalığı daha fazla artabiliyor” dedi.
“Koyu renkte idrar böbrek hastalığının bir göstergesi”
Hastaların günde 2 litre su içmeleri gerektiğini söyleyen Dr. Özden, “Böbrek hastası olan hastalarımızın günde 2 litre sıvı tüketimlerini isteriz. İdrar çıkardıklarında, idrar renklerinin berrak olması gerekiyor. Aslında koyu sarı renkte idrar çıkarmalarını istemeyiz çünkü bu sıvının az alındığının ve böbrek hastalığının bir göstergesidir. Böbrek sağlığını korumak açısından tuzu azaltmak gerekiyor. Proteinden az Akdeniz tipi beslenmek gerekiyor. Daha fazla sebze ve meyve ağırlıklı beslenmek gerekiyor” diye konuştu.
“Farkındalığı artırmak bu tür toplantılar önemli”
Hastalıkların teşhis ve tedavi aşamasında daha iyi bir sağlık hizmeti sunmak adına bu tür toplantıların önemli olduğunu ifade eden Özden, “Özellikle onkolojik ve kanser dediğimiz hastalıklar son yıllarda artış olduğunu biliyoruz. Hem bu tür hastalıkların hem de böbrek hastalıklarının tedavi ve tanıyı koyma açısından toplantılar daha iyi oluyor. Özellikle referans merkezi iseniz daha belirgin hale geliyor. Bu tür toplantılar farkındalığı artırmak o hastalıkların bir şekilde ameliyat ve gelişim yapmaya engelleyecek aşamada önlenmesi açısından çok önemlidir” şeklinde konuştu.
Konferans bilimsel sunumlarla devam etti.
Canlı ameliyatlı üroloji konferansı
Samsun’da yapılan “Ürolojide 3. Boyut” başlıklı konferansta, böbrek taşı ameliyatı canlı olarak katılımcı hekimlere gösterildi.